Alagadi Özel Çevre Koruma Bölgesi’nde sahile çok yakın, Ekolojik Etki Değerlendirmesi kararı olumsuz, mühürlenen bir yapının inşaatına, Yüksek İdare Mahkemesi’nde açılan davaya rağmen devam edildiği ortaya çıktı.

Mikro-Makro geçen sene yaptığı özel haberle olayı kamuoyuna duyurmuştu. Haber sonrasında Kıbrıs Türk Şehir Plancıları Odası, Alagadi Özel Çevre Koruma Planı’na ve İmar Yasası’na aykırı olarak söz konusu gelişmenin planlama onayının yenilendiğini ve ruhsat çıkarıldığını tespit etmişti. Şehir Plancıları Odası, Şehir Planlama Dairesi, Girne Kaymakamlığı ile Çatalköy-Esentepe Belediyesi aleyhine dava açmıştı.

Mikro-Makro, salı günü fotoğrafladığı davalık yapıda, daha önce Çatalköy-Esentepe Belediye Başkanlığı tarafından mühürlenen yapının inşaatına devam edildiğini belgeledi.

Mühür Çatalköy-Esentepe Belediyesi tarafından kaldırılırken, dere yatağında ve kaplumbağa sahiline çok yakın olarak yükselen yapıda plakasız bir kepçeyle, muhtemelen havuz yapımı için alan açıldığı belirlendi.

Çevre Koruma Dairesi’nin inşaat izinlerini iptal ettirmesine karşılık Şehircilik Planlama Dairesi’nin Müdür Muavini Ali Öznur’un, gelişmenin sahile çok yakın olmasına ve planın yol hiyerarşisi kurallarına aykırı olmasına rağmen, 2006-2007 arasında alınan planlama onayını 16 sene sonra, 2022 yılında yenilediği öğrenilmişti.

Kıbrıs Türk Şehir Plancıları Odası, söz konusu inşaatın Yönetim Planı Uygulama Esasları’na aykırılıklarının yanında projenin Ekolojik Etki Değerlendirmesi kararının olumsuz olduğu gerekçesiyle, 23 Ağustos 2023’te Yüksek İdare Mahkemesi’ne projenin durdurulması için ara emri başvurusu yapmıştı.

Çatalköy-Esentepe Belediyesi davanın açıldığı gün inşaatı mühürlemişti. Kıbrıs Türk Şehir Plancıları Odası yaptığı açıklamayla, Alagadi ÖÇKB’de görevini kötüye kullananlar hakkında yasal işlem başlatacağını ayrıca duyurmuştu.

Çevre Koruma Dairesi'nin 17/11/2022'de verdiği karara göre, projenin bir kısmı 8'i endemik 152 bitki türü, aralarında nesli tükenmekte olan deniz kaplumbağasının yanı sıra fok, yarasa, Kıbrıs Ötleğeni gibi 16 hayvan türünün yaşadığı sıkı koruma bölgesinde; diğer kısmı ise yaşam alanlarının korunduğu tampon zonda bulunuyor. 

Bölgede daha önce gündeme getirdiğimiz toplam 3 inşaatın yanı sıra kırsal gelişme alanı olarak onay alabilecek bir başka yapıda da yeni bir inşaat yükseldiğini belgeledik.

Geçen yaz, kırsal alanda yer alan ve Ekolojik Etki Değerlendirme kararı olumsuz olan yeni inşaat Çatalköy-Esentepe Belediyesi tarafından mühürlenmişti. Mikro-Makro, 18 Haziran Salı günü söz konusu yerdeki inşaatın mührünün de Çatalköy-Esentepe Belediyesi tarafından söküldüğünü tespit etti.

İskele Belediyesi, Belediye Meclisi kararı ile izinsiz inşaatları yıkmaya başlamışken parti programında sürdürülebilir çevre politikalarını hayata geçireceğini savunan CTP’nin bir belediyesi olarak Çatalköy-Esentepe Belediyesi hukuksuzluğa ve çevre talanına arka mı çıkıyor?

Geçen ay 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde hükümeti “Orman arazilerinin peşkeş çekilmesi, dere yatakların tahrip edilmesi, kıyıların yapılaşmasına onay verilmesi, oyulan dağları görmezden gelmesi, atıkların denizlere boşaltılmasını sağlaması ve imar planlarına ihtiyaç duymadan betonlaşmayı hızlandırması’ ile haklı olarak eleştiren ana muhalefet partisi, kendi yönettiği belediyede dere yatağının tahrip edilmesine, kıyılarda yapılaşmaya ve betonlaşmaya nasıl izin veriyor?

Çatalköy-Esentepe Belediyesi süresiz olarak binayı mühürleme hakkında sahipken neden davalık olduğu bir gelişmede mührü kaldırdı ve inşaatın devam etmesine müsaade etti?

Şehir Planlama Dairesi’nde usulsüz izinler verdiği iddiasıyla birçok eleştiri alan Türkmen Yiğitcan’dan sonra Daire Müdür Muavini Ali Öznur’da mı usulsüz izinler veriyor?

Alagadi ÖÇKB halkın kullanımına açık nadir doğal güzelliklerden biriyken Şehir Planlama Dairesi Müdürü Yiğitcan, Müdür Muavini Ali Öznur ve Çatalköy-Esentepe Belediyesi Başkanı Ceyhun Kırok doğal güzelliklerimizden birini daha halkın kullanımına mı kapatacak? 

Koyun ve denizin hukuksuzca kirlenmesine izin mi verilecek? Alagadi ÖÇKB’deki eşsiz faunaya kıyılıp nesli tükenen canlılar doğal ortamlarından mı kovulacak?

Öyle değilse, bölgenin arka girişindeki yüksek maliyetli çitler neden metrelerce yükseliyor?