Girne Belediye Başkanı Murat Şenkul, takdir edilen birçok yönüne rağmen son dönemde sıkça yasal prosedürleri yerine getirmemekle eleştiriliyor. Özellikle, şu sıralar gündemde olan Girne Antik Limanı yamacındaki otopark ve oturma alanı projesi, büyük tartışmalara neden olmuş durumda. Girne Belediyesi’nin planlama onayı almadan başlattığı bu projeye karşı Şehir Plancıları Odası’nın belediyeye dava açması gündemin önemli başlıklarından biri.
Şehir Plancıları Odası, yamaçta planlama onayı alınmaksızın gelişme yapıldığını ileri sürerek Yüksek İdare Mahkemesi'nden gelişmenin durdurulması için Ara Emri aldı. Belediye Başkanı Murat Şenkul ise sosyal medyada yaptığı açıklamada, Taşınmaz Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu’nun Girne Belediyesi Sahil Yolu Projesi’yle ilgili olarak 26.06.2012 tarihinde prensip kararı aldığını öne sürüyor. Ancak burada önemli bir detay var: 13 sene önceki bu prensip kararı, ekindeki rapor kriterlerine uygunluk şartına bağlanmış. Karara ilişkin planlanma onayı var mı peki? Karar Resmi Gazete’de yayımlanmış mı?
Üstelik proje, bu prensip kararından sonra birden fazla kez değiştirildi. 2023'de planlama onayına sunulan proje değişmedi mi? Başkan Şenkul'un sosyal medya paylaşımına göre, proje yer altında 720 araçlık otoparkken yer üstünde 220 araçlık bir otoparka dönüştü. Planlama Onayı Tüzüğü’ne göre, projede önemli bir değişiklik yapıldığında ilgili kurumlar arasında yeniden görüş alışverişi yapılması zorunlu hale geliyor.
Girne Belediye Başkanı Murat Şenkul'un Facebook hesabı ekran görüntüsü
Dahası, Şenkul’un Girne Kalesi bitişiğindeki yamaçta toprak kayması olduğuna dair hazırlanmış uzman raporlarından haberdar olmama ihtimali var mı? ODTÜ Öğretim Üyesi, İnşaat Mühendisi ve KTMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Doç. Dr. Abdullah Ekinci’nin uluslararası kabul görmüş bir çalışmasında, 2008’den en azından 2020'ye kadar geçen sürede bu yamacın kaydığı net bir şekilde kanıtlanmış durumda. Şenkul, bu çalışmayı duymamış olabilir mi?
Ekinci’nin çalışması, Ocak 2018’den Aralık 2019’a kadar olan iki yıllık dönemde yamaçta ciddi hareketler yaşandığını ve ilk yıl içindeki hareketlerin iki yılın tamamına kıyasla daha fazla olduğunu ortaya koyuyor. Üstelik, yamaç sekiz yıl boyunca kaymaya devam ettikten sonra bile önemli ölçüde hareket etme potansiyeline sahip. Çalışma ayrıca, yamaca inşa edilen istinat duvarlarının aslında kayma sürecini hızlandırdığını ve kaymanın burnunun denizin içine doğru ilerlediğini vurguluyor. Yani, istinat duvarları düzgün tasarlansa bile kaymayı engellemekte yeterli değil.
Abdullah Ekinci’ye göre, bu yamaca otopark, yürüyüş yolu ve oturma alanları yapılacaksa mevcut durumun mutlaka yeniden incelenmesi gerekiyor. Çünkü yeni yapılan istinat duvarlarının değiştirdiği geometri dikkate alınarak, denizin içindeki kaymanın daha da ilerleyip ilerlemediği belirlenmeli. Ve önemli bir not: Bu tür bir çalışmayı yapmak çok uzun zaman almaz. İki haftadan bir aya kadar bir sürede net sonuçlar elde edilebilir.
Girne Belediye Başkanı, denizin içinde kayan bir alana 220 araçlık bir yük bindirmenin nasıl bir etki yaratacağını değerlendirmek için yeni bir çalışma yapılması gerektiğini düşünmedi mi? Kaldı ki Anıtlar Yüksek Kurulu’ndan proje için onay almadan böyle bir gelişmeye başlanması nasıl açıklanabilir? Onay alınmkasızın istinat duvarlarında nasıl keyfi tamirat yapılabilir? Eğer bu yasa tanımazlık değilse, nedir?
Başkan’ın, geçmişte aynı yamacın üzerindeki futbol sahalarının ve park yerinin erozyona uğradığını duymaması mümkün mü? Ekinci’nin çalışmasında, 2020 yılında çekilen son fotoğraf ile 2008 yılına ait fotoğraf karşılaştırıldığında, heyelan sürecinin otoparkın yarısının yıkılmasına neden olduğu açıkça ortaya konmuş.
Böylesine ciddi bir heyelan riskinin, hem insan hayatını hem de Girne Kalesi’ni tehdit edebileceği gerçeği göz ardı edilebilir mi? Bu şartlar altında, eleştiri yapanları veya dava açanları “ego” ve “kompleksten” “gözü körleşmiş” şahsiyetler olarak yaftalamak doğru mu?
Sonuç olarak, Girne Belediyesi yönetimi neden ülkenin uzmanlarını, meslek odalarını ve yasal süreçlerini dışlayarak bu kadar başına buyruk bir tavır sergiliyor? Ülkenin yasaları ortada, alınması gereken izinler belliyken, neden her defasında izinsiz ve onaysız işlere girişiliyor?
KTMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Doç. Dr. Abdullah Ekinci’nin Girne Kalesi’nin bitişiğindeki yamaçtaki kayma ile ilgili yaptığı kapsamlı İngilizce çalışmayı pencereden kaydırarak okuyabilirsiniz:
Yorumunuz