ABD’de iş piyasasında yavaşlama endişeleri, enflasyonla ilgili endişelerin önüne geçerek, yüzeysel bir faiz indirimi dizisine doğru bir dönüşe yeşil ışık yaktı.
Federal Rezerv çarşamba günü dokuz ay içinde ilk kez çeyrek puanlık bir faiz indirimini onayladı. Yetkililer, ABD'de son dönemde işgücü piyasasındaki zayıflığın enflasyondaki gerilemelerden daha ağır bastığını değerlendirdi.
Yetkililerin dar bir çoğunluğu bu yıl en az iki ek faiz indirimi öngörüyor; bu da Fed'in ekim ve aralık aylarındaki kalan iki toplantısında art arda hamleler yapılacağı anlamına geliyor.
İktisatçı Mahfi Eğilmez, bugünkü köşe yazısında, “Fed, faiz indirimine gittiğinde ABD ekonomisini resesyona girmekten kurtarmak için hedeflediği enflasyon oranından şimdilik vazgeçmiş olacaktır.
Fed’in 0,25 puanlık faiz indiriminin Türkiye’ye etkileri o kadar fazla olmayabilir ama bu indirimlere devam etmesi halinde (ki öyle olması bekleniyor) etkiler daha ciddi boyutlarda hissedilecektir. Fed’in faiz indirimi doların diğer paralara karşı değer kaybetmesine yol açacağı için Türk Lirası değer kazanabilir. Bu durumda carry trade gibi [Düşük faizli bir para biriminden borçlanıp, yüksek faizli bir para birimine yatırım yapmak] yollarla Türkiye’ye sıcak para girişi artar ve kur daha da gerileyebilir ve bunun sonucu olarak ithalat artarken ihracat gerileyebilir. Kurun gerilemesi dış borçların maliyetini düşürür. TCMB’nin faiz indirimi hızlanabilir bu da borsaya ve yatırımlara olumlu etki yapar, büyüme oranı tahminlerin üzerine çıkabilir.
Fed, faizi düşürerek enflasyon hedefini büyüme ve istihdamı koruyabilmek uğruna feda etmektedir (trade off.) Diğer ekonomilerin böyle bir seçimi olmasa bile, ABD’nin dünya ekonomisindeki yeri ve büyüklüğü, isteseler de istemeseler de onların da bundan etkilenmesi sonucunu getirecektir.” diye yazmıştı.
Kaynaklar: WSJ - Mahfi Eğilmez
Yorumunuz