Dünya

AKUT eski başkanı Nasuh Mahruki afet yönetimini eleştirdi

1999 depreminde Arama Kurtarma Derneği AKUT’un başkanı olarak sahada görev alan Nasuh Mahruki, 6 Şubat Depremi'nde afet yönetimini eleştirdi.

Nasuh Mahruki, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, 17 Ağustos'tan daha büyük 2 depremi 8 saat içinde yaşayan felaket bölgesi için topyekün seferberlik ilan edilmemiş olmasını ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin koordinasyonunu ile hava ve deniz gücünün tam kapasite kullanılmamasını eleştirdi.

Mahruki bir yayın kuruluşuna verdiği röportajda ise “İlk günden yiyecek sıkıntısı oluştu, insanlar açız diyorlar. 17 Ağustos’da yiyecek sıkıntısı minimum düzeydi” dedi.

Nasuk Mahruki Türkiye’de yayın yapan Çin devlet medyası kuruluşu CRI Türk’te, Gökhun Göçmen’in hazırlayıp sunduğu ‘Manşet’ programına katılarak, afet alanında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin görev alması gerektiğini söyledi.

Mahruki “17 Ağustos’u hatırlıyor musunuz? Gökyüzünde skorskyler vardı. Aynı anda havada beş, on tane helikopter görüyordunuz. Şimdi ben bir tane bile görmedim” ifadelerini kullandı. 
Mahruki, Hatay'da depremde yaralananların TCG Barbaros gemisi ile tahliye edilmesini ise 'harika haber' olarak yorumladı.

Böylesi bir felaketin yüzyılda bir yaşanabileceğini kaydeden Nasuh Mahruki “En büyük problem çok geniş bir alanda ve 12-13 milyon insanın yaşadığı büyük bir nüfus yoğunluğu olan bir yerde çok yıkıcı iki depremin üst üste yaşanmasıydı” dedi. 

Depreme yeteri kadar hızlı müdahale edilemediğinin altını çizen Mahruki, bu durumun nedenleri arasında havalimanı pistlerinin, belediye ve hastane gibi kamu kurumlarının ağır hasar almasını gösterdi.

“İlk günden yiyecek sıkıntısı oluştu, insanlar açız diyorlar. 17 Ağustos’da yiyecek sıkıntısı minimum düzeydi”

“Türkiye 4. Seviye ulusal afet ilan ederek uluslararası yardım çağrısında bulundu. Bugün çok sayıda kurtarma ekibini sahada göreceğimizi ve bu taze kuvvetle birlikte çok sayıda insanı kurtarabileceğimizi düşünüyorum. Buna karşın maalesef çok sayıda insan da kurtarılamayacak” diyen Mahruki konuşmasının devamında depremden sonra hayatta kalınacak tedbirleri içeren 72 saat teorisine dair şunları kaydetti:

“Bu yaşadığımız felakette ilk 72 saat teorisi biraz anlamını yitiriyor. İlk 72 saat dediğimiz husus depremden sağ olarak çıkan sokaktaki vatandaş için dile getirilir. Dışarıda bir kaos ortamı var, elektrik ve doğalgaz kesik gibi koşullarda sağ olan vatandaşların çekirdek ailesi birlikte dışarıda 72 saat kendi başınızın çaresine bakmakla yükümlüsünüz. Zira devlet aygıtı bu tür felaketlerde “ben sana üç gün ulaşamayabilirim” diyor. Devlet bütün gücüyle devreye giriyor ancak adı üstünde afet kapasite aşımı, örgütlü mücadelenin üstüne çıkan durumun adı. Bununla birlikte yaşadığımız durum bunun ötesinde çünkü ağır kış koşullarında ve çok geniş bir bölgede insani yardımın yetersiz olduğu koşullarda ortaya çıktı. İlk günden yiyecek sıkıntısı oluştu, insanlar açız diyorlar. 17 Ağustos’da yiyecek sıkıntısı minimum düzeydi.”

Kaynaklar: Nasuh Mahruki Twitter HesabıCRI Türk

:
share
Siteyi Telegram'da Paylaşın
Siteyi WhatsApp'ta Paylaşın
Siteyi Twitter'da Paylaşın
Siteyi Facebook'ta Paylaşın