Cumhuriyet Meclisi'nin 25 Mart 2025 tarihli 33. Birleşimi’nde Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Lefkoşa Milletvekili Devrim Barçın “Güvenlik kamu emekçileri ile polisimizin kangrenleşen sorunları ve Kara para aklama yasa tasarısı” başlıklı bir konuşma yaptı.
Barçın, “Konu başlığıma geçmeden önce, her konuşmamda sorgulayacağımı ifade ettiğim ve hükümet yetkililerinin de her konuşmam sonrası “haftaya cevap vereceğiz” dedikleri yandaş, yasa dışı siyasi atamalara yine değinerek ve sorumu sorarak başlamak istiyorum. Sayın Özdemir Berova yaklaşık bir ay önce 'araştırıp döneceğiz', hatta en son yaptığım konuşmada 'Savcılığa sorduk, gelen cevap da şifahen sözlü olumludur' dendiydi. Hâlâ daha cevap gelmedi." diye sorguladı.
"Yasaya aykırı Din İşleri Dairesi Başkanı, Harita Dairesi Müdürü ataması yanında sosyal konutlara yapılan atama da yasaya aykırıdır. Muhaceret Dairesi Müdürlüğü hâlâ daha boş durmaktadır. Bu konularla ilgili izahat istiyoruz"
Devrim Barçın, "Din İşleri Dairesi Başkanı yasaya aykırı atanmıştır. Bunun yanında Muhaceret Dairesi Müdürlüğü hâlâ daha boş durmaktadır. Harita Dairesi Müdürü yasaya aykırı atanmıştır. Bunun yanında sosyal konutlara yapılan atama yasaya aykırıdır. Bu konularla ilgili izahat istiyoruz.
Hükümet yetkililerinin bir kişisi bile çıkıp 'Hayır arkadaş, yasa budur ve biz yasaya uygun atamaları gerçekleştirdik' diyemiyor. Bu, toplumdaki siyasetin güvenini de erozyona uğratmaktadır.
Burada benden çok daha eski olan Ulusal Birlik Partili milletvekilleri vardı. Hiçbir dönem olmamıştır ki bir muhalefet vekilinin yasa dışı bir siyasi atamayı gündeme getirdiğinde, buna 'Hayır, böyle değildir; yasaya uygundur, Savcılık görüşü vardır' diyerekten cevap vermesin veya yaptığı hatadan dönmesin.
İşte siyaset kurumuna güven, benim solumda oturan kişilerin yaptığı yasa dışı uygulamalara cevap vermemesiyle erozyona uğramaktadır.” dedi.
"Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nda 2011 sonrası işçiliğe geçen askerlerin kıdem tazminatının verilip verilmeyeceğiyle ilgili ne tür bir çalışma yapıyorsunuz?"
Maliye Bakanlığı’na “Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nda 2011 öncesi istihdam edilmiş, gerçekten kol ve bedenen işçilik yapan insanların formel olmasıyla ilgili sorunlara yönelik ne gibi bir açılım yapacaksınız?” diye sorduklarında da cevap alamadıklarını kaydeden CTP Milletvekili Devrim Barçın, “Biliyorsunuz Kamu-İş Sendikası'nın üyelerinin 2011 sonrası istihdam edilenlerle ilgili işçilerin kıdem tazminatı hakkını kazandığı bir dava oldu. Ve 2011 sonrası işçi olanlar da artık kamuda kıdem tazminatı alabiliyor. Peki Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nda 2011 sonrası gerek işçi olarak istihdam edilen, gerekse uzmanlıktan işçiliğe geçen veya 2011 sonrası uzmanlıktan işçiliğe geçen askerlerin kıdem tazminatının verilip verilmeyeceğiyle ilgili ne tür bir çalışma yapıyorsunuz? Görüş aldınız mı? Uygulama ne olacak? Maalesef ve maalesef cevap yok.” dedi.
"Sözleşmeli personele Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nda şu anda kademe ilerlemeleri verilmiyor"
“Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nda sözleşmeli personeller var. Ve bu sözleşmeli personellere uygulanan yasa diyor ki, 'kamu görevlilerine uygulanan haklar uygulanır.' Ama sözleşmeli personele Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nda şu anda kademe ilerlemeleri verilmiyor. Bu yasa değişikliği isteyen bir uygulama da değil. Oturacak, iki satır, idare bir karar alacak.
Yasa diyor ki: “Aynı görevi ifa edenlere verilen tahsisat, sözleşmeli personele de verilir.” Ama Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nda şu anda sözleşmeli olarak görev ifade eden birçok doktordan tutun da sivil işlerde çalışan sözleşmeli personele bu tahsisat hakkının verilmesiyle ilgili ne tür bir çalışma var?
Bu hakkın teslim edilip yasaya uyulması gerekir diyoruz. Herhangi bir cevap yok. Koltuklar boş kalıyor, kürsüler cevapsız kalıyor. İnsanlara çamur atmak kolay. Özdemir Bey buralara çıkıp “manipülasyon yapıyorsun” demekten başka bir şey söylemedi.” diyerek devam etti.
"Polis arkadaşlarımızın 36 yıl yıpranmayla askerlikle tamamladıklarında -ki sayıları çok azalmıştır- 55 yaş beklemeden emekliye sevk edilmesine yönelik tasarıda ilerleme kaydedilmedi"
Barçın, “Şimdi elimde bir yasa önerisi var. Sayın Sadık Gardiyanoğlu sunmuş. Ne zaman sunmuş? 25 Mayıs 2023. Neymiş bu değişiklik? Polis Örgütü Kuruluş Görev ve Yetkileri Değişiklik Yasa Önerisi. Ne diyor? Polis arkadaşlarımız 36 yıl yıpranmayla askerlikle tamamladıklarında — ki sayıları çok azalmıştır — bu arkadaşlarımızın 55 yaş beklemeden emekliye sevk edilmesi ve onlardan çok daha düşük maliyetle kamu maliyesini de olumlu etkileyecek bir şekilde emekli edilmelerine yönelik yasa önerisi.
Şimdi Sadık Bey'e sorduğunuzda, “Sen artık bir bakansın, Bakanlar Kurulu’nun bir üyesisin, hükümet partisi milletvekilisin, polisle ilgili sunduğun yasa önerisi ne aşamadadır?” Biz komite olarak bunları CTP milletvekilleri olarak ilerletmeye, yapmaya hazırız. Niye bunu ilerletmiyorsunuz? Bize verilen cevap: Sayın Özdemir Berova'nın onayı gerekiyor.
Çıkın bu topluma, polis emeklilerine dürüstçe bu yasa önerisini yapacağınızı veya yapmayacağınızı — yapmayacaksanız da neden yapmayacağınızı — lütfen kamuoyu önünde açıklayın. Polislerin umutlarıyla artık oynamayın.
Hem milletvekili olacak hükümet partisinin, hem bakanı olacak, yasa önerisi sunacak; diğer taraftan da polislere 'Ben yasayı verdim, Özdemir Bey ya da hükümetin bütünlüğü yok' diyerekten polis arkadaşlarına lütfen artık daha fazla umutlandırmayın.
Bu kürsüden bunun cevabını verin. 'Uygun değildir, yapmayacağız' veya 'Uygundur, çalışıyoruz, yapacağız.' Ama 'bakacağız, edeceğiz' yok. Üzerinden iki yıl geçti.
"Bütçe döneminde 'polislerin angarya çalışmamasına yönelik ek mesailerinin neyse, çalıştıkları ödeyeceğiz' dediniz. Bugün polis emeklisi dostlarımız hâlâ da angarya çalıştırılıyor"
Diğer taraftan, polis arkadaşlara siz bu kürsüden söz verdiniz. % 25 ek mesai çalışmaları noktasında yetki alınıyor ama % 25'in üzerinde çalıştırılıyor. Angarya çalışmalarıyla çalıştırılıyor.
Bakın ek mesai bir hak değildir. Asla bir kişinin ek mesai çalışmasını savunmamak da gerekir. Ama çalıştırıyorsan, yasa ve Anayasa'ya göre de ödeme zorunluluğun vardır.
Siz de bu kürsüden çıktınız ve dediniz ki: 'Bütçe döneminde polislerin angarya çalışmamasına yönelik ek mesailerinin neyse, çalıştıkları ödeyeceğiz.' Bugün polis emeklisi dostlarımız hâlâ da angarya çalıştırılıyor.
Görüşmelerde bize verdikleri cevap şu: '% 25'i de vermesinler. Bizim de ailemiz var. Biz de insanız. Biz para almak için bunu söylemiyoruz. Çalıştırmayın, ödemeyin. Ama çalıştırırsanız ödeyeceksiniz.'
Bu konuda bütçe döneminde verdiğiniz sözün hiçbir noktasını yerine getirmediniz. Bir genelge yayınladınız: Ek mesailerin %10 kesilmesi. Doğaldır, gayet normaldir. Siz dersiniz ki “Ben %25 yetki verdiydim A kişisine, bunu revize et kardeşim, ben buradan %10 tasarruf ediyorum, 22,5 vereceğim. Ama yirmi iki buçukluk çalıştıracağım.' Sağlık sisteminde, gümrüklerde bunu döndürebilecek bir sisteminiz var mı?” sorusunu sordu.
“Bu, kara para aklama yasa tasarısıdır”
Hükümetin ‘Yurt dışındaki İtibari Paraların Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Yasa Tasarısı’nı Meclis’e yolladığını belirten CTP Milletvekili Barçın, “Bu, kara para aklama yasa tasarısıdır” dedi.
Barçın devamında, "Bu yasa tasarısında, “gümrükte şu gördüğünüz nakit beyan formu ile bu yasaya göre hazırlanan beyannameyi dolduranlar, götürecek bankaya, parasını yatıracak, devlete de % 3 vergisini ödeyecek. Ama siz eğer dürüst bir işletmeyseniz, dürüst bir bireyseniz, bu ülkede çalışıyorsanız ve kazancınız kayıt içinde beyan edilip bir gelir elde ediyorsanız, siz yüzde otuz yediye kadar girecek vergi dilimlerinde gelir vergisi ödeyeceksiniz. Ama bu kişi bavuluyla kara parayı bu ülkeye limandan soktuğunda götürecek, bankaya yatıracak, yüzde üçünü devlete vergi olarak ödeyecek. Bu vergiyi de bankaya yatırdığı tarihte ödemeyecek. Bir ay sonra ödeyecek.
Bir de içine yazı yazmışlar maddeye. Demişler ki: 'Zamanında da ödemezse Kamu Alacakları Tahsili Usulü Yasası’ndan gerekli işlemler yapılacak.' Yani 'kara parayı getir, vergiyi sonra alırız. Vergiyi ödemezsen merak etme, zaten iki ayda bir af yaparız, kara paranın vergisine de af yapar, sana onu da bağışlarız' diyorlar. Yani şunu bile düşünemiyorlar: Paranın girdiği noktada bu para temiz ise neden kaynağından direkt kesip, bir stopaj gibi Merkez Bankası üzerinden bankaya yatırılarak yapılamıyor? Ya da bu para denetime tabi olacaksa, bizim bu ülkeye girecek olan paramız zaten sadece Türkiye'deki muhabir bankalar veyahut da buradaki şube bankaları üzerinden gelebilir. Zaten oradaki paranın denetimi yapılıyor. Neden bavulla para getirmeye izin veriyorsunuz? Ve neden %3?” diye sordu.
“Bugün 43.469 TL emekli maaşı alıp geçinemediği için çalışan bir emekli, sigortalı, asgari ücrete yine çalışıyor, maaşının %37’sini vergi veriyor”
Sözlerine sürdüren Barçın, “Şimdi burada sorarım size: Bugün 43.469 TL emekli maaşı alıp geçinemediği için çalışan bir emekli, sigortalı, asgari ücrete yine çalışıyor, maaşının %37’sini vergi veriyor. Bakın, 43.469 TL emekli maaşı alıyor, geçinemediği için çalışıyor, bunun çalıştığı maaştan da %37 vergi alınıyor. Neden? İşte ideolojiler ölmedi. Ulusal Birlik Partisi'nin ideolojisi budur: Halkını değil, kendi seçim dönemlerinde kendilerini finanse edenleri düşünüyorlar.” iddiasında bulundu.
“Bizim yurt dışındaki gençlerimizin veya burada öğrenimi tamamlayan gençlerimizin bedelli askerlik yaparak ülkede hayatlarını rahat idame etmesi için gereken yasayı geri çekiyorsunuz (…) Parayı bavuluyla getirip kara parasını burada aklayacak olana da ‘Gel, ne olursan ol gel,’ diyorsunuz”
Bedelli askerlik konusu hakkında konuşan CTP Milletvekili Devrim Barçın, “Bu kürsüden sen söz verdin. “Bedelli askerlik bir haftaya geçecek” dedin. İlgili yasadaki maddelerin güncellenmesi için söz verdiniz. Yasa önerisini Resmiye Hanım (Canaltay) sundu. Sonra bir baktık, bir ay önce yasa önerisi geri çekilmiş. Hiçbir şey açıklamıyorsunuz bu topluma. Bakın tutanaklardan yine bulurum Özdemir Bey, sen söz verdin.
Bedelli askerlikle ilgili hatta dedin ki: ‘Maliye'yedir. Askerî bir sorun yoktur. Biz hükümet olarak karar verdik. Asgari ücrete endekslenmesini döndüreceğiz, çevireceğiz bu konuyu.’ Yasa önerisini bile geri çektiniz! Bizim yurt dışındaki gençlerimizin veya burada öğrenimi tamamlayan gençlerimizin bedelli askerlik yaparak ülkede hayatlarını rahat idame etmesi için gereken yasayı geri çekiyorsunuz. Parayı bavuluyla getirip kara parasını burada aklayacak olana da, 'Gel, ne olursan ol gel,' diyorsunuz.
Temmuz’da celp var be arkadaşlar. Temmuz’da celp var. Ne zaman getireceksiniz bunu?
Ayrıyeten niye yasa önerisi geliyor? Özdemir Bey’in dediği gibi hükümet bu konuda adım atacaksa, yasa tasarısını iki dakikada getirin buraya, komitede konuşalım, geçirelim.
Hemen. Size açık çek. Biz gençlerimizi düşünüyoruz.
Ama sizin aklınız kara parayı bu memlekete nasıl sokacağınızı düşünüyor. Onunla ilgili yasa tasarısı ani ve seri Meclis'e geliyor. Komitede gündeme alınması için komiteye baskı yapılıyor.
Neden benim gençlerimin, bizim gençlerimizin burada bedelli askerlikle ilgili yasa önerisi geri çekiliyor ve yerine de hiçbir şey idame ettirilmiyor? Bu soruların cevaplarını istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
"Şu anda TL karşılığı olarak 762 milyon TL daha borçlanıyorlar. 7 milyon dolar, 10 milyon sterlin... Özdemir Bey çıkıp bu kürsüye açıklamak zorundadır. Bu borçlanma niye yapılıyor?"
Barçın sözlerini Maliye Bakanlığı bugün yine borçlanma yaptığına değinerek şöyle bitirdi:
“Nedir bu bütçe açığı dedik ama daha mart ayı çıkmadan borçlanma üzerine borçlanma... Şu anda TL karşılığı olarak 762 milyon TL daha borçlanıyorlar. 7 milyon dolar, 10 milyon sterlin... Özdemir Bey çıkıp bu kürsüye açıklamak zorundadır. Bu borçlanma niye yapılıyor? Bu borçlanma hastane yapımı için, okul yapımı için, yol yapımı için olsa hiç kimsenin diyecek bir şeyi yoktur. Ama artık borcu borçla kapatamaz bir noktaya geldik.
Dövizin fırladığı bir noktada, bu borçlanmanın faiz yükünü döviz olarak üstlenip kamu maliyesini içine düşürdükleri durum da ortadadır. İkinci söz hakkım saklı kalmak üzere bu soruların cevaplarını istiyoruz.”
Maliye Bakanı Özdemir Berova cevaben konuştu
Kürsüye gelen Ulusal Birlik Partisi (UBP) Girne Milletvekili ve Maliye Bakanı Özdemir Berova, “Sayın Devrim Barçın burada çıktı, konuşmasını yaptı, dinledik. Ve dinlediğimize göre de tabii cevaplarımızı vereceğiz. Sayın Devrim Barçın’a “manipülatör” diyoruz, ondan sonra bize kızıyor. Buradan da bunları ifade ediyor. Kendisi… Kendisi böyle çok da güzel yapıyor. Yani onu takdir ediyorum. Reels videoları yaparak, burada ona uygun da konuşmaları yapıyor. Tabii ki yapabilir, doğaldır.” iddiasında bulundu.
"Çıkaracağımız yasa, ‘Suç Gelirlerinin Önlenmesine İlişkin Yasa'nın hilafında yapılacak olan bir yasa değildir"
Yurt dışından gelecek itibari paralarla ilgili yasa tasarısı hakkında konuşan Bakan Berova, “Sayın Devrim Barçın burada sekiz kez, on kez, on beş kez ‘kara parayı getiriyorsunuz’ diye bir laf ifade etti. Şimdi değerli arkadaşlar, işte bunun nasıl bir manipülasyon olduğunu burada açıklamak istiyorum. Bizim ‘Suç Gelirlerini Önleme Yasası’ yürürlüktedir. Ve bu çıkaracağımız yasa, ‘Suç Gelirlerinin Önlenmesine İlişkin Yasa'nın hilafında yapılacak olan bir yasa değildir.
Yasanın temel ettiği murat; yurt dışında bulunan bu paraların ülkeye geldiği zaman, bunun % 3 olarak vergisinin alınması, getirilecek olan şirketlerin bunu sermaye paylarına eklemek suretiyle yatırımlarının artırılması dışında bir amaç gütmemektedir.
Zaten Sayın Devrim Barçın’ın, araştırmacı vekil sıfatıyla bunu araştırdığı zaman, sorduğu zaman bunun bu şekilde olacağı şeklinde de kendisine gerekli bilginin verildiğini bilmemekle beraber, tahmin de ediyorum açıkçası.
Ama burada reels videosu oluşturmak amacıyla tabii ki bunları gündeme getiriyor, getirebilir; hiçbir sıkıntı yoktur. Ama doğru bildiğimiz yoldan da vazgeçmeyeceğimizi buradan ifade etmek isterim.
Ve bu ilgili yasanın da kesinlikle ve kesinlikle Suç Gelirlerini Önleme Yasası hilafında yapılan bir yasa olmadığını da buradan açıkça belirtmek isterim.
Banka üzerinden de gelecek. Nasıl bugün ülkeye giriş yoluyla yapılabiliyorsa, bütün giriş yollarının aynı şekilde bugün kullanılabildiği gibi kullanılabilecek bir sistem olacak." dedi.
“Bugün itibariyle Ercan Devlet Havalimanı’na getirilen bir para nakit bir para bile olsa, beyan vermek usulüyle ülkeye sokulabiliyor”
"Yani günün sonunda, yani bugün itibariyle Ercan Devlet Havalimanı’na getirilen bir para nakit bir para bile olsa, beyan vermek usulüyle ülkeye sokulabiliyor. Bunda herhangi bir değişiklik kesinlikle yapılmamıştır. Usuller ve yollar aynıdır” diyerek yasa tasarısını savundu.
“Sadece ‘banka aracılığıyla’ diye mi sordu. Hayır. Bavulla da gelebilir para. Ercan’dan da bugün nasıl getirip de beyan edebiliyorlarsa, aynı şekilde gelecek dedim”
CTP milletvekili Devrim Barçın’ın tepkisi üzerine Berova, “Nerede yalan söylerim? Sadece 'banka aracılığıyla' diye mi sorusu soruldu. Hayır. Bavulla da gelebilir para. Tamam, ben öyle söyledim zaten, anlattım. Bugünkü usullerle dedim, nasıl geliyorsa, Ercan’dan da bugün nasıl getirip de beyan edebiliyorlarsa, aynı şekilde gelecek dedim. Yeni bir değişiklik, yeni bir açılım, herhangi bir şey yapmıyoruz.” dedi.
Devrim Barçın yerinden “Niye yasa yapıyoruz?” Bir şey sorayım: Ercan’dan gelen Türkiye’de nasıl çıkarıyor o parayı?” diye sordu.
Bakan Berova, “Yasayı şunun için yapıyoruz, değerli arkadaşlar. Ekonomik canlılığı artırabilme adına ve devletin de yurt dışında bulunan bu paralardan ki orada değerlendiriliyor bu paralar, ülkemizin faydalanması, değerlendirilmesi amacıyla yapıyoruz.” dedi.
Berova, güvenlik güçlerinin kıdem tazminatları konusunda, “Sayın Devrim Barçın’ın geçtiğimiz dönem içerisinde de çok kez ifade ettiği gibi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin güvenlik güçlerine duyduğu yakın ilgiden büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Yani bunu ifade edeyim çünkü her zaman söyleriz, güvenlik güçleri bizim için vazgeçilmezdir ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin de teminatıdır. Bu meseleyle tabii ki askerimizin özlük haklarındaki iyileştirmeler konusunda elbette ki Güvenlik Kuvvetleri Komutanımızla ve daha önce de defaatle belirttiğim üzere Türkiye Cumhuriyeti’nden, Anavatan’dan ilgililerle bu konular konusunda konuşuyoruz. Ve yapılan çalışmalar sonucunda da gelinen bir nokta olduğunda, buradan açıklamaktan çekinmeyeceğimi de ifade etmek isterim.” diye konuştu.
“Bedelli askerlik konusunda bir düzenleme yapılabilmesi için bugün Bakan arkadaşlarımızla elbette ki bu konuyu da tartışacağız”
Bedelli askerlik konusunda Barçın’ın yaptığı eleştirilerde ‘haklılık payı’ olduğunu söyleyen Özdemir Berova, “Bu vesileyle bugün Bakanlar Kurulu var, bu konuyu da bu vesileyle gündeme getireceğiz. Bu konuda biraz gecikme yaşadık. Bunun tabii neye bağlı olduğunu ortaya koyacağız çünkü ülkenin de gerçekten çok önemli sorunları vardır ve bu sorun da onlardan bir tanesidir.
Bu konuda bir düzenleme yapılabilmesi için bugün Bakan arkadaşlarımızla elbette ki bu konuyu da tartışacağız. Diğer konularda, özlük haklarıyla ilgili konularda ise tabii ki olabilecek olanlar vardır, olamayacak olanlar vardır.” dedi.
Bakan, “Reels video çekmek amacıyla burada yapılan konuşmaların kayıtlarını da alacağız. Yani bunları da koyacağız arşivimize. Biz elbette ki bu ülke için yapılması gereken ve yapılabilecek olan tüm işleri yapabilme adına kararlıyız. Bizim yapamadıklarımızı ise, ileride bir gün Allah korusun siz iktidara gelirseniz, buradan bu yaptığınız konuları da birebir gündeme getireceğim.” diyerek sözlerini bitirdi.
CTP Mağusa Milletvekili Teberrüken Uluçay: “Bedelli askerlikte bir süre önce yasa önerisi olarak sunulduğu için Meclis’e ve ülkemizde de böyle bir mesaj verildiği için gençlerin bu konudaki beklentisi büyüktür”
CTP Mağusa Milletvekili Teberrüken Uluçay oturduğu yerden söz alarak, “Sayın Bakan, bu bedelli askerlikle ilgili konu çok önemli. Dolayısıyla Bakanlar Kurulu’nda olumlu değerlendirilmesini temenni ederim. Şu açıdan: Bir süre önce yasa önerisi olarak sunulduğu için Meclis’e ve ülkemizde de böyle bir mesaj verildiği için gençlerin bu konudaki beklentisi büyüktür. Eğer başka hususlarda sıkıntı varsa, özellikle bedelli askerlik kapsamında bedelle ilgili kısmının ele alınması ve kısa sürede halledilmesi mantıklı olur diye düşünüyorum. Diğer hususlar daha sonra da üzerinde tartışılır ve çalışılır.” dedi.
Bakan Berova cevaben, “Bugün bakan arkadaşlarımızla bu konuyu da Bakanlar Kurulu’nun gündemine ben getireceğim. Ve buradan nedir pozisyonumuz, o daha da netleşecek. Şimdi tam bir şey yapmadan, yani burada açıklamalarda bulunmak doğru olmaz kanaatindeyim. Ama bugün bu konuyu Bakanlar Kurulu’nda gündeme getireceğim.” dedi.
CTP Milletvekili Devrim Barçın tekrar kürsüye çıktı: “Siz şimdi bu ülkedeki sermayeye şunu diyorsunuz ki Ticaret Odası da karşı çıktı bu yasaya, kayıt içinde olan paranızı devlete ödemeyin, bir şekilde bunu yurt dışına kaçırın, %10 kurumlar vergisi veya %37’ye varan gelir vergisi kazancından ödemeyin, bunu dışarıya çıkarın, içeriye bunu %3’ten sokun”
CTP Milletvekili Devrim Barçın kürsüde tekrar söz alarak, “Sayın Özdemir Berova, cevabımı alamadım şu kararnamenizle ilgili olan kısma. Onun da cevabını alırsam mutlu olurum. Savcılık görüşü alacaktınız, Personel Dairesi görüşü alacaktınız, bunlar yok.” diyerek tepki gösterdi.
İtibari paraların ülkeye getirilmesine yönelik yasa tasarısında Bakan’ın sözlerini sorgulayan Devrim Barçın, ‘Zaten şu anda herkes helal parayı bankalar aracılığıyla veya Özdemir Bey’in beyan ettiği gibi gümrükten sokamıyor mu? Ne gerek var bu yasayı yapmaya? Zaten siz gelirin nereden bulunduğunu gösterebiliyorsanız, kaynağını gösterebiliyorsanız, suç geliri olmadığı ortaya konabiliyorsa, zaten bu ülkeye para girebiliyor.
“Kendi ayağına kurşun sıkıp bu sene toplanacak olan, seneye toplanacak olan kurumlar vergisi ve gelir vergisi noktasında inanılmaz bir darboğaza sokacak Maliye’yi. (…) Ne hakkın var kamu maliyesini döviz cinsinden ha bire borçlandırasın? Ha bire borçlandırasın”
Ha, siz şimdi bu ülkedeki sermaye lunu diyorsunuz ki Ticaret Odası da karşı çıktı bu yasaya, kayıt içinde olan paranızı devlete ödemeyin, bir şekilde bunu yurt dışına kaçırın, %10 kurumlar vergisi veya %37’ye varan gelir vergisi kazancından ödemeyin, bunu dışarıya çıkarın, içeriye bunu %3’ten sokun. Kendi ayağına kurşun sıkıp bu sene toplanacak olan, seneye toplanacak olan kurumlar vergisi ve gelir vergisi noktasında inanılmaz bir darboğaza sokacak Maliye’yi!
Teşvik ediyor insanları: ‘31 Aralık 2025’e kadar,' diyor yasa tasarısı, 'yurt dışından paranı da getir, %3 vergi alacağım.' Yani ödeme, gelir vergisi beyan etme, ödeme % 10 kurumlar vergisi' diyor. Senin ondan sonra ne hakkın var kamu maliyesini döviz cinsinden ha bire borçlandırasın? Reels videosu yapıyormuşum. Ne oldu, incindin? İncindin yani?
‘Kayıt altına… Kayıt altına alacağız’ diyor. Konuşmalarımı alın lütfen, alın. Çünkü muhalefetin ana sorumluluğu, siyasilerin iktidarda söylediklerini yapıp yapmadıklarının takibini yapmaktır.
Yani Özdemir Bey aslında bize, hükümetin çok yakında Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin tek başına hükümet olacağını beyan ediyor, kayıt altına alıyorlarmış. Alın, hiçbir sorun yok. Biz yapamayacağımız bir şeyi söylemiyoruz veya yapılmasını doğru görmediğimiz bir şeyi popülizm adına söylemiyoruz.” iddiasında bulundu.
“Biz çıkıp buradan, kürsüden, sizin tutanaklara geçilecek şekilde verdiğiniz sözlerin hangi aşamada olduğunu soruyoruz. Mesela diyoruz ki: Din İşleri Dairesi Başkanı, Harita Dairesi Müdürü yasaya aykırı atandı. Sen de çıktın, ‘Savcılık görüşü alacağım’ dedin. Nerededir bu Savcılık görüşü diye soruyorum sana. Haftaya dedin, iki ay geçti üzerinden neredeyse. Bunlar yok.” ifadelerini kullandı.
“Bir gemi geldi, içi de full para dolu. Nasıl kaynağını sorgulayacaksın?”
Tekrar itibari paralar yasa tasarısına dönen Barçın sözlerini şöyle bitirdi:
"Normalde bankalar aracılığıyla nakit para girebiliyorsa, ne sıkıntı var da bu yasayı yapıyoruz? Bir gemi geldi, içi de full para dolu. Nasıl kaynağını sorgulayacaksın? Girişine izin verirsek bu paranın, kaynağını sorgulayamayacaksın. Nasıl sorgulayacaksın?
“Vergisi ödenmiş kazanç, Suç Gelirleri Yasası tahtında değerlendirilmez” diye madde var. Vergiyi o yüzden alıyorsun ki suç geliri kapsamında değerlendiremeyesin zaten. Sen vergilendirdiğinde yasallaşır mı?
‘Vergisi ödenmiş kazanç, Suç Gelirleri Yasası tahtında değerlendirilmez’ diye madde var. Vergiyi o yüzden alıyorsun ki suç geliri kapsamında değerlendiremeyesin zaten. Sen vergilendirdiğinde yasallaşır mı? Uydur gitsin. Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesine yönelik yasayı apar topar, ilk bütçe döneminde yaptınız. Neden? Türkiye Cumhuriyeti gri listeden çıkabilmesi için. Buranın arka bahçe gibi kullanıldığı noktada kara parayla ilgili yetkililer geldi, toplanıldı, doğru ve yerinde müdahaleler yapıldı ve oy birliğiyle bir yasa geçti.
"Buradan Türkiye Cumhuriyeti Devleti yetkililerine çağrıda bulunuyorum: Özdemir Bey’in beyanını dikkate alın, ülkenizdeki kara parayı nasıl aklayacağını burada ifade etti"
Şimdi buradan Türkiye Cumhuriyeti Devleti yetkililerine çağrıda bulunuyorum: Özdemir Bey’in beyanını dikkate alın, ülkenizdeki kara parayı nasıl aklayacağını burada ifade etti: 'Türkiye Cumhuriyeti’nden milyonlarca TL’yi bavulla çıkarabilirim,' dedi Özdemir Bey. Türkiye Cumhuriyeti’nden bu para bavulla nasıl çıkar? Niye bavullarla çıkıyor?
Neden bavulla para getiriliyor? Zaten bankalar aracılığıyla Türkiye Cumhuriyeti’nden bu para buraya girecekse, zaten Türkiye Cumhuriyeti’nde bu para MASAK kontrolünde, helal para mı, kara para mı bunun kısmen denetimi yapılmıştır. Bu olursa tartışma farklı tartışılabilir. Sen burada dedin ki: 'Sermayesine katacak.'
“Herhangi bir birey bu ülkeye bavulla para getirecek, ben bundan %3 vergisini alacağım diyorsun”
'Herhangi bir birey bu ülkeye bavulla para getirecek, ben bundan yüzde üç vergisini alacağım' diyorsun. Gerçek kişi hangi sermayesine ekleme yapacak? Ya da bu ülkede parayı hasbelkader bir şirket kaçırdıysa, bunu geri almak için benim enayi mi sermayem, burada kalsın da %10 kurumlar vergisi ödesin, %37 gelir vergisi ödesin? Neden aynı oranda değil? Bunların cevabını veremiyorsunuz.
“Türkiye Cumhuriyeti’nden bu ülkeye bavulla para çıkamaz. Ama sen Türkiye Cumhuriyeti yasalarına hilafen, bavulla bu ülkeye parayı Türkiye’den sokturacaksın ve Türkiye’yi tekrardan kara listeye aldıracaksın. Ve Türkiye Cumhuriyeti’nin tekrardan gri, sonra kara listeye girmesi, bu ülke ekonomisinin finans sistemini çökertecek”
Türkiye Cumhuriyeti’nden bu ülkeye bavulla para çıkamaz. Ama sen Türkiye Cumhuriyeti yasalarına hilafen, bavulla bu ülkeye parayı Türkiye’den sokturacaksın ve Türkiye’yi tekrardan kara listeye aldıracaksın.
“Bavulla getirin kara parayı, aklayın; benim buradaki iş insanım da % 10 kurumlar vergisi versin, asgari ücretli emeklim çalışsın % 37 gelir vergisi versin. Hadi oradan ya!”
Niye yazmadınız o zaman bu yasaya şöyle: 'Ben Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Yasası tahtında giren her parayı da denetleyeceğim,' diye neden yazmıyorsun da ihtilafta bırakıyorsun? Yaz bakalım! Hani sen dedin ya benim nasıl araştırdığımı biliyorsun. Ne olduğunu ben de biliyorum. Seninle kimlerin konuştuğunu ve sana kimlerin buraya “bu yasa maddesini atıf yaparak yaz” deyip yazmadığını da biliyorum. Niye yazmazsınız, ortak mısınız? Bunu mu söyleyelim? Bavulla getirin kara parayı, aklayın; benim buradaki iş insanım da % 10 kurumlar vergisi versin, asgari ücretli emeklim çalışsın % 37 gelir vergisi versin. Hadi oradan ya!”
Yorumunuz