Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi tarafından bugün 4 yıl hapis cezasına mahkûm edilen sanık Tekin Arhun aleyhine okunan kararda, ağırlaştırıcı ve hafifleştirici sebepler değerlendirildi.

‘Resmi evrakta sahteleme yapmak’ ve ‘Sahtelenmiş resmi evrağı tedavüle sürmek’ten suçlu bulunan ‘banka sahibi’ Tekin Arhun, açılan ceza davası nedeniyle bankasındaki hisselerini aile üyelerine devretmişti. 

Davada Başsavcılığı Kıdemli Savcı Mustafa İldeniz, sanık 2 Arhun’u diğerleri dışında, savunmayı yapan avukat Serhan Çınar temsil ediyordu.

Mahkeme Heyeti adına Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Füsun Cemaller tarafından okunan bugünkü kararda, sanık aleyhine ağırlaştırıcı sebepler ve sanık lehine hafifletici faktörler sıralandı.

Mahkeme, ‘Ceza takdir edilirken, tüm cezalandırma prensipleri ile ağırlaştırıcı ve hafifletici tüm faktörler değerlendirilmeli ve bu değerlendirmenin yapıldığı gösterilmelidir’ prensibinden hareket ederek, Fasıl 154 Ceza Yasası’na göre resmi belgeyi sahteleyenin 10 yıla kadar hapis cezasına çarptırılabileceğini kaydetti.

Heyet, Ceza/İstinaf 8/1973 sayılı dava kararına atıfta bulunarak, Mahkeme’nin ceza takdiri yaparken, kamu yararının korunması, cezanın işlenen suçun vahameti ile orantılı olması, cezanın sanığın ıslahını ve topluma yararlı bir insan haline gelmesini sağlaması, sanığın sosyal durumunu ve sanığın bakmakla yükümlü olduğu kişilere yapacağı etkiyi ve davada ortaya çıkan ve cezaya etki edebilecek diğer önemli faktörleri dikkate alması gerektiğini ifade etti.

Bu faktörler arasında “kamu yararının korunması” ilkesinin öncelikle, yaygın veya toplumu tehdit eden ciddi suçlar bağlamında değerlendirilmesi gereğine dikkat çeken Mahkeme, toplum içerisinde benzer suçlar işlemeye eğilimli kişilerin suç işlemesini önleyecek bir cezanın verilmesine vurgu yaptı. 

Ülkemizde yoğun işlenen bir suç olarak belge sahteleme suçuna önleyici, caydırıcı ve ibret verici bir ceza verilmesi gerekir

Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti, sanık Tekin Arhun’un çalışma raporunu sahteleyerek korkusuzca Mahkeme’ye sunduğuna, ülkemizde belge sahtelemenin yoğun işlenen bir suç olduğuna değindi ve amme/kamu menfaatini göz önünde bulundurarak, sanığın başkalarının aynı suçu işlemesini önleyici, caydırıcı ve ibret verici bir ceza alması gerektiğinin altını çizdi.

Sanık raporu sahteleyerek korkusuzca Mahkeme'ye sundu, önceden tasarlayarak adaleti yanıltmaya, Mahkeme’yi kandırmaya cesaret etti ve menfaat elde etmeye çalıştı

Sanığın önceden tasarlayarak adaleti yanıltmaya, Mahkeme’yi kandırmaya cesaret ettiği ve adaleti yanıltarak menfaat elde etmeye çalıştığı vurgulanan kararda, bu nedenle sanığın işlediği suçun vahameti ile orantılı bir ceza almasının kamu menfaati gereği olduğu belirtildi.

Heyet, sanığın Mahkeme’yi yanıltarak menfaat elde etmeye çalışmakla birlikte sonunda menfaat elde edememesini sanık lehine değerlendirdi. 

Hafifletici sebepler arasında, sanık Tekin Arhun’un daha önce sabıkası olmaması da lehte değerlendirildi. 

Sanığın suçu işlediği tarih ile adalet önüne getirildiği tarih arasındaki uzun süreli gecikme sanık lehinde değerlendirildi

Kararda, sanığın suçu işlediği tarih ile yargılanmak üzere adalet önüne getirildiği tarih arasındaki makul olmayan uzun süreli bir gecikme olmasının lehte kabul edildiği kaydedildi. Ve Arhun’un 10 sene kadar askıda dosyası olması ve bunun sanık üzerindeki etkileri hafifletici sebep olarak değerlendirildi. 

Heyet, Arhun’un 2 çocuğunun olması ve birçok çalışanı istihdam etmesini de ayrıca sanık lehinde faktörler arasında sıraladı.

Mahkeme ağırlaştırıcı ve hafifletici tüm faktörleri değerlendirdikten sonra, sanığın 26 Nisan 2024’ten bu yana cezaevinde olduğunu belirterek, Tekin Arhun’un 4 sene hapis cezası almasına karar verdi.