Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ve sanığın 2 sene hapis cezası almasına oybirliği ile karar verilen bir duruşmada, sanık Okan Bolatçıoğlu’nun avukatının verdiği bir detay, KKTC’nin nasıl bir ülke haline geldiği bir kez daha gösterdi.
Kıbrıs Gerçek haber portalının Genel Yayın Yönetmeni Çağlar Yüksel'in 2 Ağustos 2021’de beyzbol sopası ile başına vurulmak suretiyle ağır yaralanmasına ilişkin soruşturma kapsamında, 12 Ağustos 2021’de Girne’de Şehit Salih Şahin sokakta, sanık Bolatçıoğlu'nun kullanımındaki KS 400 plakalı Range Rover marka araçta Polis tarafından arama yapılmış, araçta bir adet 9 mm çapında ruhsatsız bir tabanca ve tabancaya ait 15 adet canlı mermi ile bir adet demir cop bulunmuştu.
Bolatçıoğlu’nun “Kanunsuz Patlayıcı Madde, Ateşli Silah, Taşıma, Tasarrufu ve Tecavüzü Alet Taşımak” suçlamaları ile 2 sene hapis cezası aldığı, geçen cuma günü görülen duruşmada avukatı, sanık Okan Bolatçıoğlu’nun SSK’da kayıtlı torna ustası olduğunu, bugüne dek birçok silahı tamir ettiğini Mahkeme’ye bildirdi.
Silah tamir eden bir torna ustasının aracında ruhsatsız silah bulunması son derece dikkat çekici bir detay değil midir?
Zira silah tamirinde uzmanlaşmış bir tornacı bir silahın seri numarasını silebilir, mermi yolunu bozarak merminin dönme hareketini sağlayan oyuklar olarak ‘yiv’leri ve ‘set’ denilen çıkıntıları kriminal açıdan temizleyebilir.
Bu durumda işlenecek bir suçta kullanılacak veya işlenmiş bir suçta kullanılmış bir silahın kriminal olayla bağlantısı kurulamaz. Çünkü mermi namludan çıktığında namludaki yivlere göre şekil alır.
Ruhsatlı silahlar sahibine verilmeden önce KKTC Polisi’nin Balistik biriminde aynı silahla iki kez ateş edilir. Ve iki mermi çekirdeği de emare olarak alınır. Kriminal bir olay olduğunda kullanılan tabanca ruhsatlı ise tabancanın kime ait olduğu bu şekilde tespit edilir.
Başkan Fadıl Aksun, Kıdemli Yargıç Vedia B. Barkın ve Yargıç Murat Soytaç’tan oluşan Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti, sanık Okan Bolatçıoğlu’nun silaha merakı olduğu, özel bir güvenlik işinde olduğu ve evinde 3 çocuğu olduğu için söz konusu ruhsatsız silahı araçta tuttuğu şeklindeki açıklamalarını uygun görmemiş ve aksine sanığın güvenlik işinde olması nedeniyle şarjörü dolu olan bir silahın aracında bulunulmasının bu silahı kullanma niyeti olduğunu gösterdiğine ve bunun ağırlaştırıcı bir unsur olduğuna dikkat çekmişti.
Okan Bolatçıoğlu
Sanık Bolatçıoğlu’nun suçlamaları kabul etmesi, pişman olması, askıda cezası bulunmaması gibi hafifletici unsurları da göz önünde bulunduran Mahkeme oybirliği ile sanığın 2 sene hapis cezası almasına karar vermişti.
Aynı gün görülen bir başka davada sanık Okan Bolatçıoğlu’nun kardeşi Ersin Bolatçıoğlu daha önce Kıbrıs Gerçek muhabiri Ayşe Açıkel’e şiddet tehdidinde bulunmaktan, muhabiri omuzuna vurmak suretiyle darp etmekten teminata bağlanmış ve tutuksuz yargılanmasına karar verilmişti.
Mikro-Makro bu detaylar doğrultusunda kamu yararını göz önünde bulundurarak şu soruları sorar:
►Okan Bolatçıoğlu, kullandığı araçta bulunan ruhsatsız silahın markasının olmadığı yönünde daha önce Mahkeme kayıtlarına giren Polis ifadesine rağmen neden Başsavcılık tarafından suçlanmadı?
►Okan Bolatçıoğlu bir torna ustası olduğu için mi aracındaki silahın markası silinmişti?
►Okan Bolatçıoğlu daha önce nerede çalıştı?
►Okan Bolatçıoğlu’nun kayıt dışı bir torna atölyesi mi var? Araştırıldı mı? Soruşturuldu mu?
►KS 400 plakalı aracın Tekin Arhun-Ömer Arhun kardeşlerden Ömer Arhun’un şirketi Özmerhan Ltd’ye kayıtlı olduğunun belirlenmesine, Çağlar Yüksel’in ağır yaralanması öncesinde Polis’e Tekin Arhun-Ömer Arhun kardeşler tarafından Mahmut Şimşekatan'a Çağlar Yüksel'in 'dövdürülmesi' işinin verildiği yönünde yüz yüze yapılan bir ihbara ve olayın hemen sonrasında Arhun kardeşler aleyhine Polis’e verilen bir ifadeye rağmen Polis Tekin Arhun-Ömer Arhun kardeşlerin ifadelerini neden almadı?
►Okan Bolatçıoğlu’nun kendisinin yetiştirdiği başka tornacılar var mı?
►Polisimiz ve Başsavcılığımız dünyada ve Türkiye’de torna atölyelerinde kurusıkı tabancaların namlularının değiştirilip gerçek silaha dönüştürüldüğünü bilmiyor mu?
►Polisimiz ve Başsavcılığımız torna atölyelerinde 3D yazıcılarla kaçak tabanca üretilebildiğini, bu tür suçların global düzeyde arttığını ve bu suçların büyük bir kısmının profesyonel hizmet veren tornacılar tarafından işlendiğinden haberli mi?
►Haberlidirler elbette, o halde neden Okan Bolatçıoğlu soruşturmasında Çağlar Yüksel olayı ile bağlantısı açısından potansiyel azmettiricilerin kimler olabileceğine yönelik daha detaylı araştırılma yapılmadı?
►Tornacısı da olan muhtemel bir organize bir suç örgütünün KKTC’de kök saldığı şüphesi Polisimizin ve Başsavcılığımızın daha kapsamlı bir soruşturma yürütmesini gerektirmiyor muydu?
►Şayet böyle bir suç örgütü varsa azmettirenler yakalanmaksızın bu organize suç örgütünün kanlı eylemlerine devam edeceğini Polisimiz ve Başsavcılığımız bilmiyor mu?
Yorumunuz