Kıbrıslı Rum yönetmen, film yapımcısı ve belgesel yapımcısı Panikos Hrisanthou, 15 Temmuz 1974’te Yunan askeri cuntasının desteği ile EOKA-B komutanı Nikos Sampson’un Kıbrıs’ta darbe yaptığı günü ve ardından yaşadıklarını Politis Radyosu’na anlattı.
Darbe sabahı EDEK ofisinde olduğunu çünkü sabah saat 9.00'da cunta karşıtı girişimin temsilcisi olarak Kıbrıs Cumhurbaşkanı, Başpiskopos Makarios'la planlanmış bir toplantı olduğunu aktaran Hrisanthou, "Bir grup öğrenci, Kıbrıslı Öğrencilerin Manevi Hareketi adını verdiğimiz bir organizasyon kurmaya karar verdik. Kıbrıs'ta Cunta karşıtı etkinlikler yapmayı düşünüyorduk. Mikis Theodorakis'i yaz aylarında konser için Kıbrıs'a davet etmek istedik. Bunun üzerine dostumuz Monica Vassiliou, konsere sponsor olunması için Başpiskopos Makarios'tan randevu aldı. Sabah 8.30'da EDEK ofisinin girişinde randevumuz vardı ve Monica oradan gelip bizi Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na götürecekti. Makarios'la randevumuz sabah 9.00'daydı" dedi.
Makarios'la görüşmede kravat takılması ve Makarios'un elinin öpülmesi şart koşuldu
Vassiliou'nun Makarios’la görüşmeden önce kendilerine görüşmede ‘kravat takmaları’ ve ‘Makarios’un elini öpmeleri gerektiği’ni söylediğini ve ancak bu şekilde Theodorakis'in Kıbrıs'a getirilmesinin kabul edilebileceği inancıyla, bu konuda ‘uzlaştıkları’nı anlatan yönetmen, aynı gün görüşmeden önce saat 8.20'de darbe olduğunu belirtti.
[Bilgi Notu: Bu konser ünlü müzisyen Mikis Theodorakis tarafından Kıbrıs'ta bir sene sonra Temmuz 1975’de verildi.]
Hrisanthou, darbenin olduğunu öğrenince Başkanlık Sarayı’nın avlusunda bulunan Vasos Lyssaridis'in bahçesine gitmelerinin söylendiğini ve oraya gittiklerinde kapıların açık olduğunu gördüklerini, eve girip atılı vaziyetteki Kalaşnikoflardan bazılarını alıp geri döndüklerini aktardı.
Daha sonra Lyssaridis'in Suriye Büyükelçiliği’ne kaçtığını öğrendiklerini söyleyen yönetmen, EDEK partisi ofisine döndüklerinde oyuncu Nikos Siafkalis’in kendisine bir Kalaşnikof verdiğini ve birlikte yola çıktıklarını ve yolda arabadaki radyodan Makarios'un öldüğünü duyduklarını kaydetti.
Hrisantou, Makarios’un öldürüldüğünü duyunca ne yapacaklarını bilemediklerini, Metaxa Meydanı'na doğru yola çıktıklarını ancak ateş etme emri aldıkları için kendilerine yaklaşmamalarını söyleyen askerlerin sıraya dizili olduğunu anlattı.
[Bilgi Notu: Kıbrıs’ta 15 Temmuz 1974’te Yunanistan’da yönetimdeki askeri cuntanın desteği ile darbe yapan Nikos Sampson tarafından yaydırılan sahte bir haber sonucu Makarios’un öldürüldüğüne inanılmıştır. Makarios, geçirdiği kalp krizi sonucu 3 Ağustos 1977’de öldü.]
20 Temmuz'da 'Savaştığımızı göstermek için bizi savaşa götürüyorlardı'
Darbeden 5 gün sonra, 20 Temmuz'da Türkiye’nin Ada’ya müdahalesi üzerine yedek olarak 'savaş'a gittiğini kaydeden Panikos Hrisanthou, "Subay bize battaniye verilmesinin ve sürünerek tankların yakılmasının emredildiğini söyledi’ dedi ve subaylara "Sanki 400 kişiyi katliama götürüyorum" dediğini ve bağırdığını sözlerine ekledi.
Yönetmen sözlerini, ‘O an ihanetin ne kadar büyük olduğunu anladım, hiç hazırlıklı değillerdi, bir planları yoktu. Savaştığımızı göstermek için bizi savaşa götürüyorlardı" diyerek bitirdi.
Kaynak: Politis
Yorumunuz