Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Mersin Taşucu Limanı'ndan Abdülhamid Han sondaj gemisi için düzenlenen törende, "Diğer gemilerden daha üst düzey teknolojiye sahip bu gemiyi ilk defa Türkiye olarak biz kullanacağız. Taşucu Limanı'mızda gemimizin sondaj öncesi tüm hazırlıkları bitirildi. Bugün Abdulhamid Han gemimizi mavi vatana, yeni sondaj rotamız Akdeniz'e yolcu ediyoruz" diye konuştu.

Abdülhamid Han sondaj gemisinin Türkiye'nin enerji alanındaki yeni vizyonunun sembolü olduğunu belirten Erdoğan, "Dört sondaj gemimiz, iki sismik araştırma gemimizle artık biz de bu alanda varız" dedi.

Kanuni, Yavuz ve Fatih'in ardından Türkiye'nin dördüncü sondaj gemisi olan Abdülhamid Han, 238 metre uzunluğunda, 42 metre genişliğinde ve 52 bin groston ağırlığında. Dokuz katlı, 12 bin 200 metre derinlikte sondaj kabiliyetiyle Abdülhamid Han'ın, dünyada yedinci nesil teknolojiye sahip beş sondaj gemisinden biri olduğu belirtiliyor.  

Yunanistan'da yayınlanan Kathimerini gazetesi, Navtex bildirimine dayanarak, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) tarafından işletilen son teknoloji ürünü Abdulhamid Han’ın 7 Ekim'e kadar bu bölgede kalacağını belirtti.

Gazete, Vassilis Nedos imzalı, ‘Daha yumuşak Doğu Akdeniz senaryosu’ başlıklı haberde, Atina'da, Erdoğan'ın gemiyi Doğu Akdeniz’e göndermesinin daha çok iç hesaplara yönelik olduğuna inanıldığı vurgulandı. 

Haberde, Washington ve Berlin'den Atina'ya ulaşan mesajlara göre Erdoğan'ın stratejik olarak dengeleri gözeteceği ileri sürüldü. 

Washington açısından, önceki dönem boyunca Ankara üzerindeki baskının yoğun olduğunu, ABD’nin Ukrayna'daki savaşın ortasında, İttifak'ın güvenilirliğinin test edildiği bir dönemde NATO birliğinin korunmasına çalıştığını kaydeden gazete, ‘Ancak Türkiye'nin dış politikasının uzun vadeli özellikleri göz önüne alındığında Atina'da bir rehavet duygusu yok’ yorumunu yaptı.
Kaynaklar: DW Türkçe – Kathimerini- SHOD Başkanlığı