Bizim gibi arabasını alışveriş yapacağı mağazanın tam önüne park etmek isteyen, detaylarda boğulmaktan kesinkes kaçınan bir toplum için Meclis’ten geçen Seçim ve Halkoylaması Değişiklik Yasası’na uygun olarak seçim yapmak vakit alıcı...
Seçmen oy verme paravanında dikkatli sayım yapmadan oy verecek olursa 1 eksik, 1 fazla ile adaylara verdiği oyların tümünün geçersiz sayılma riski ise yüksek.
Bu seneki baskın erken seçimin detaylı seçeneklerden oluşacak pusulası uzun mu uzun, kitapçık olursa sayfa sayfa... İnsan çevirmeye yorulur. Restoranda rahat rahat koltuğunuza oturmuş, Akdeniz salatası mı yesem rejime kıyıp tavuklu penne mi alsam diye düşünmüyorsunuz ki... Anca bir insanın sığacağı oy paravanına tıkılmış, geçen seçimdeki sayıyla 257 isim arasından en az hangi 24’ü ya da en fazla hangi 50’yi seçsem diye strese giriyorsunuz.
Seçmenin ortalama 5 dakikasını paravanda geçirmesini gerektiren oy verme işleminin ilk etabı kolay: Ya desteklediğiniz parti amblemi üzerine mühür vuruyorsunuz ya da karma seçiminizi yapıyorsunuz. Facia sonra başlıyor. Seçmen, oyunu karma olarak kullanmak isterse; ‘toplamda en fazla 50, en az ise her ilçenin çıkaracağı milletvekili sayısının yarısının toplamı kadar adaya oy vermek zorunda’.
Yani karma tercihlerde en az 24; en fazla 50 kişi için oy kullanabiliyoruz. 23 kişiyi veya 51 kişiyi işaretlemiş olursak harcadığımız tüm efor boşa gidecek, oylar geçersiz sayılacak. Eskisi gibi mesela Girne’de en az 5; en fazla 10 tik değil, en az 24; en fazla 50... Paravanda işaretle de işaretle...
Seçimi ciddiye alacak her vatandaş için desteklediği bir vekili pusula veya kitapçıkta bulmasının 5 saniye olacağını varsaydığımızda seçmen en az 24 kişiyi seçmek için 2 dakikaya; 50 hakkının tamamını kullanmak isteyen bir yuttaş ise seçme işlemini bitirmek üzere 4 dakikadan fazla bir zamana ihtiyaç duyacak. Seçimini sadece bir parti içinde yapacak vatandaşlar içinse parti bölümüne mührü vurması yeterli. Ancak mührü basmanın yanı sıra yurttaş ekstra tercih hakkını da kullanabiliyor.
Fakat mühürü vurduktan sonra ekstra 49 oyu sempati duyduğumuz partiye, kalan 1 oy hakkımızı başka partiye bağlı veya bağımsız bir adaya verirsek oylarımızın tümü geçersiz sayılacak.
İşin bam teli ise şurada bozuk ses vermeye başlıyor: Mührü bastıktan sonra parti içi tercih haklarımızı kullandığımız takdirde aslında seçim yaptığımız kişileri yukarıya taşımıyoruz. En az 24 tercih beklentisi olduğundan geriye kalan vekil adaylarını bir güzel aşağıya çekiyoruz. Her partiye bağlı tüm vekilleri yukarıya çıkaran esasen karma oylarda yapılan seçimler. Diğer bir değişle, X partisini destekleyen kişilerden zaten destek alacak olan X partisinin bir vekil adayı, Y ve Z gibi diğer partilere ağırlıklı olarak oy kullanan seçmenlerden aldığı oy ile listelerde yükselebiliyor.
Bu durum da partiler içindeki rekabette, X ve Y partilerinin hiziplerinin birleşerek kendi partileri içinde güçsüzleştirmek istedikleri adayların önlerini kesme ihtimalini, seçim bölgeden çıkıp genele yayıldığı için eski yasaya kıyasla yükseltecek. Yani X partisindeki hizip Y partisindeki bir diğer hizible birleşerek isimler üzerinde anlaşırsa, karma oylarda ilçe ilçe yaratacakları manipülasyonla kendi partileri içinde sindirmek istedikleri adayların oy oranını düşürebilecek ve geçersiz oylardaki artışın da etkisiyle bu tür manipülasyonların önceki seçimlere göre ağırlığı yükselecek.
Zamanı pek kıymetli seçmenin harcayacağı vakit, sandık sorumlularının cetvellere oyları yazarken yapabilecekleri yüksek olasılıkta yanlışlıklar, oyların geçirileceği yazılımda 7 Ocak’a yetiştirme telaşından ortaya çıkabilecek algoritma hataları, rakip parti hiziplerinin birleşik liste oyunları derken ekonomik sorunlarla cebelleşen yurttaşın sandık protestosu da seçime eşlik ediverecek olursa... KKTC’deki siyasal sistemin iyiden iyiye iflasına neden olacak gelişmeler kapımızın önünde bekliyor diyebiliriz.
Yorumunuz