Yazılar

Toprağı altın

Eski bir mücahit, 1964’deki Rum saldırıları sırasında Türk mevzisini korumak için diğer mücahitlerle dağa çıkar. Yıllarca dağda, günde en fazlasından 1 Kıbrıs Lirası’na mücahitlik yapar. Bir türlü terhis edilmediğini görünce mücahitlikten firar eder. Firar sonrasında Rum bölgesinde küçük bir restoran açar.
O zamanlar fakirlik çok... Bisikletlerin ana ulaşım aracı olduğu; toplu halde otobüslere binilip, Girne’de, liman arkasındaki Karakız bölgesinde denize girildiği yıllar... Hep anlatılır: Kale arkasında Kıbrıslı Rumların denize girdiği plaj başkaydı, Kıbrıslı Türklerin denize girdiği plaj ise başka... Varlıklı Kıbrıslı Türkler otobüse birkaç kuruş daha fazla ücret öder ve Acapulco civarındaki kumsallara giderdi.  ‘Varlıklı’ derken yanlış anlaşılmasın, henüz talan başlamadığı için 3-4 Kıbrıslı Türk aile dışında varlıklı aile yoktu. Nispeten cüzdanında 1-2 kuruş fazlası olanlar otobüse daha fazla ödeyebilir ve plajı daha güzel olan yerlere gidebilirdi. Şimdilerde, hayatında otobüse binmemiş gençlerin yaşadığı Kıbrıs’ta, 1974 öncesi bisiklet pedalı çevirmekten yorulanların tek çaresi otobüslerdi...
Hikâyemizin kahramanı, oldukça yoksul aileden gelen mücahit’e 1974 sonrasında en değerli Rum mallarından biri tahsis edilir. Kilise malı statüsündeki arazide işletme açan eski mücahit yeni iş insanı, yok denecek kadar cüzi bir meblağ karşılığında kiraladığı Vakıf malında çok yüklü para kazanır. İşletmede kendisi ile beraber ailesinin tüm üyeleri çalışır. Gel zaman git zaman eski mücahit yeni iş insanı yatırımlarını büyütür. İlk işletmesi geçtiğimiz aylarda milyonlarca dolar hava parasına bir başkasına devredilir.
Bu hikâyenin perde arkasında çok daha vahim olaylar yaşanır ancak hikâyenin ilk satırları bile KKTC gerçeğini yüzümüze vurur.
Kıbrıs Barış Harekâtı 43. yıl dönümünde Ada’ya ‘barış’ın yanı sıra eşi görülmemiş bir zenginlik bahşetmiştir. Ailesini ancak geçindirebilen, yoksul mu yoksul pek çok insan bugün milyonlarca sterlinlik malın sahibidir. Eski Rum mallarının talan edilmesi süreci sayesinde emek vermeden, bedelini ödemeden el konulan mallar üzerinden muazzam miktarlarda haksız kazanç edinilmiş ve eşine rastlanmaz şekilde havadan sermaye sahibi olunmuştur.
Bedel ödemeden el koyma alışkanlığı toplum içine öyle bir nüfuz etmiştir ki taşınmaz mallar için Kıbrıslı Rum hak sahiplerine ödenmesi gereken tazminatların bir kısmını ödemeye dahi kimse yanaşmamaktadır. Türkiye ‘işgal’ etti, Türkiye ödeyecek diyenlerin, suya sabuna dokunmadan el koydukları mülklerin getirdiği zenginlik içinde yaşayanların çözüm müzakerelerinde bedel ödemeye karşı çıkmaları gayet anlaşılırdır.
Anlaşılmaz olan ise har vurulup harman savrulan malların satılmasına ve sermayenin el değiştirmesine müsaade edilmesi ve 1974 sonrası kurulan düzeni devam ettirme çabasıdır. Böyle giderse, torunların çocuklarının hayatı daha da zorlaşacak, yaşama sarılmayan, çalışmadan geçinmeye alışanların kaderi 1974 öncesi yoksul dönemle kesişecektir.
1974’ün getirdiği zenginlik yavaş yavaş yerini yoksulluğa terk etmeye başladıysa, tam da bugün insan itiraf etmekten çekinmemeli: Neymiş? Uluslararası hukuka aykırı olarak savaş sonrası özel mülkiyete el koymak hayır getirmezmiş. Kendisi dışında herkesi suçlayarak gerçeklerden kaçılamazmış. Çok haklı olan toplumsal bir davada adaleti ve hukuku gözetmezsen haksız duruma düşermişsin. Haksız taraf sonradan yaptıkların sayesinde dünyaya kendisini mağdur toplum olarak kabul ettirebilirmiş. Savaş sonrası ekonomisi yerle bir olan Rum toplumu bugün dünyanın en zengin 40 ülkesi arasında yer alırken sense Türkiye’nin yardımları olmasa yol yaptırıp, maaş bile ödeyemezmişsin.
1974 Kıbrıs Barış Harekâtı yapılmak zorundaydı. Sonrasında yapılanların bedeli ise daha yeni ödenmeye başlandı. Bu başlangıç, sırada bekleyen ağır bedellerin sadece görünen ucudur. Toprağın altın kabul edildiği son senelerin ardından kalaya razı olmak için her şeyi yaptığımıza göre, gelecekten de bizden başka kimse sorumlu olmayacaktır.
 

 

Can Sarvan’a cansarvan@mikro-makro.net’den doğrudan ulaşabilirsiniz.
:

Yorumunuz

share
Siteyi Telegram'da Paylaşın
Siteyi WhatsApp'ta Paylaşın
Siteyi Twitter'da Paylaşın
Siteyi Facebook'ta Paylaşın