Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rus diplomasisinin 2024'te elde ettiği sonuçlara ilişkin 14 Ocak’ta düzenlediği basın toplantısında, Batı’nın güney Kıbrıs üzerindeki baskısına ve bu baskının güney Kıbrıs’ın dış politika tercihleri üzerindeki etkisine yönelik açıklamalarda bulundu. 

Lavrov, Batılı ülkelerin güney Kıbrıs’a yönelik politikalarını eleştirerek, Kıbrıs’ın NATO üyeliği ve Rusya ile ekonomik bağların zayıflatılması konusunda telkinlerde bulunulduğunu belirtti.

Lavrov’un ifadelerine göre, Batılı ülkeler, Kıbrıs’ın gelecekteki siyasi yönelimi konusunda Kıbrıs yönetimine NATO’ya katılım ve Rusya ile ekonomik ilişkilerin kısıtlanması gibi belirli taleplerde bulunuyor.

Lavrov, Batılı ülkelerin Kıbrıs’a NATO’ya katılma yönünde baskı yaptığını belirtti. Kıbrıs’ın NATO üyeliği durumunda bölgedeki sorunların çözüleceği yönünde vaatlerde bulunulduğunu ileri sürdü.Kıbrıs bankalarındaki Rus sermayesinin azaltılması amacıyla Kıbrıs’ın iç yasalarında değişiklik yapılmasının da Batı’nın talepleri arasında olduğunu dile getirdi.

Lavrov, bu tür taleplerin Kıbrıs’ın egemenliğine müdahale niteliğinde olduğunu ve Kıbrıs’ın bağımsız karar alma hakkını kısıtladığını vurguladı.

Rusya Dışişleri Bakanı, “Kıbrıs'ın modern liderlerinin, yalnızca Kıbrıslıların olabildiğince çabuk karar vermelerini istemekle kalmayan, aynı zamanda Kıbrıslıların NATO'ya katılmak da dahil nasıl karar vermeleri gerektiğini söyleyen ortakları var” dedi ve bunun bankalara para aktaran Rusları “sinirlendirmek” amacıyla iç mevzuatını değiştirmeyi de içerdiğini ekledi.

Sözlerinin devamında, “Sırbistan'a Avrupa Birliği'ne üye olmanın bedelinin ne kadar olması gerektiği söylendiği gibi, Kıbrıs'a da şöyle deniyor: “NATO'ya katılalım, NATO'da hiçbir sorun olmayacak, çünkü hepimiz müttefik olacağız ve kuzeyle her şey yoluna girecek. Ancak ortak tarihinizi daha az hatırlamanız için burada daha az Rus olduğundan emin olmalıyız” dedi.

Lavrov, Kıbrıs sorununa ilişkin olarak Rusya’nın sihirli bir çözüm önerisi sunamayacağını belirtti. Ancak, çözüm sürecinde tarafların (Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar) çıkarlarının dengeli bir şekilde dikkate alınması gerektiğini vurguladı.

Lavrov, BM Güvenlik Konseyi’nin Daimi Üyelerinin, Kıbrıs sorununun çözüm sürecinde garantör olarak önemli bir rol üstlendiğini hatırlattı. Ancak son dönemde bu konudaki diplomatik görüşmelerin, Kıbrıs yönetiminin ABD ile iş birliği yapması nedeniyle durduğunu öne sürdü.

Lavrov, “İki milletin de çıkarları dikkate alınmalı. Ve BM Güvenlik Konseyi'nin Daimi Üyesi olan ülkeler bu sürecin garantörleri olarak görülürdü. Son zamanlarda, anladığım kadarıyla, Lefkoşa'nın da rızasıyla, ‘beşli’ bir araya gelmedi. Kıbrıs liderliği, şüphelendiğim gibi, ABD ile çalışıyor" dedi.

Kaynak: TASS