‘Büyük Kumar’ adlı Amerikan yapımı film, Princeton’da master yapan ancak üniversite harçlarını ödeyebilmek için kampus içinde öğrencilere, hatta hocalara bile internet üzerinden bahis oynatan Richie Furst’ün başına gelenleri anlatır. Filmin ilk sahnesinde, üniversitenin Dekanı Alex Monroe bir öğrenciyle babasının şikayeti üzerine Richie’yi yanına çağırır. Dekan Richie’yi öğrencileri internet üzerinden kumar oynatmaya teşvik etmekle suçlar ve şöyle konuşur: ‘Demek istediğim şu ki Bay Furst, Bay Arnold oğlunu 3.500 km. uzağa böyle kötü alışkanlıklar edinmesi için göndermedi… Siz burada bir tür sanal kumarhane işletiyorsunuz!’

Büyük Kumar’daki bazı sahnelerin artık KKTC üniversitelerinin kampuslarında da yaşandığını duymayan kalmadı. İnternet üzerinden bahis oynatan yasa dışı şirketler harçlarını ödeyemeyen öğrenciler aracılığıyla diğer öğrencileri internet üzerinden bahse teşvik ediyor. İddialara göre üniversitelerde internet üzerinden bet oynatan sitelerin acenteleri gibi çalışan öğrenciler var. Aracı öğrenciler diğer öğrencilere yemek ısmarlama jestiyle yaklaşıyor, gizliden çalıştıkları sitelerin tanıtımını yapıyor ve öğrencileri internet üzerinden bet oynayarak güya para kazanabileceklerine ikna ediyorlar. Elbette karşılığında sitelerden komisyon alıyorlar. Çocuklarının kredi kartı harcamalarını ekstrelerden inceleyen aileler kredi kartı üzerinden oynanan bahisleri görerek çocuklarını uyarıyor ya da Kıbrıs’taki üniversitelerden kaydını sildiriyor.

Üniversite adası olmaktan söz ederken devletin denetlemediği, polisin müdahale etmediği, yazılım şirketi kisvesine bürünmüş internet üzerinden yasa dışı bahis satan şirketlerin çoğalan varlıkları, böylelikle öğrencileri ve üniversite sektörünü tehdit eder konuma geldi.

Daha açık yazarsak üniversite yönetimlerinin ve öğrencilere ev kiralayan ev sahiplerinin belki gözü açılır: Kıbrıs’ta denetimsiz şekilde internet üzerinden bet oynatan şirketler yasal kontrol altına alınmazsa şikayetçi aileler çocuklarını KKTC’de okutmaya göndermezler. Azalan öğrenciler zaten birbirleri ile rekabet etme telaşıyla yeni yatırımlara yelken açan fakat zorlanmaya başlayan sektörü batmaya götürebilir. Ülkeye daha az öğrenci gelirse kiralar düşer ve ev sahipleri gelir kapılarından olabilirler.

Yasal bet şirketlerinin her birinden yılda 1.5 milyon Euro vergi, aylık 13 bin dolar imtiyaz ücreti alan devlet maaşları zor ödüyor. Aynı devletin vergi almadığı ve yasa dışı konumundaki internet betçilerine dokunmaması oldukça garip… Yasal olan denetlenip vergi verirken yasa dışı olanlarla rekabet edemeyeceği için devlet aldığı vergiyi alamaz hâle de gelebilir üstelik. Devlet, ortada dönen illegal parayı yasallaştırıp, denetim altına almadığı gibi üniversitelerdeki aracı öğrencilere karşı da önlem almıyor. Sanki anneler ve babalar çocuklarını 71 km. ilerideki Ada’ya internet üzerinden bet oynasınlar ve para kaybetsinler diye göndermiş gibi rahat yöneticilerimiz…

Polis Örgütü ise ‘yasa yok’ diyor ama iş polisteki derece yükseltmelerine ve kıdem notu hesaplamalarına gelince yasa tasarısı hemen İdari Komite’de yapılıveriyor... Polis Örgütü’ne olumlu motivasyon sağlayacak yasal değişiklikler yapılsın ancak toplumun bütününü ilgilendiren yasa tasarılarının meclis raflarında yıllarca bekletilmesine ne demeli?

Yasa dışı sanal bet piyasasının milyonlarca dolarlık büyük bir hacmi olduğu ileri sürülüyor. Bunca para küçücük ülkede polisin yerlerini eliyle koymuş gibi bulabileceği villalarda ve bazı kafe kılıklı yerlerde kazanılıyor. Türkiye bütçeye katkı koymasa ne teşvikleri ödeyecek parası ne de sigorta açıklarını kapatacak gücü olan bir devletten bahsediyoruz. İktidar partileri üniversitelere yasa dışı sanal bahisçilerin girmesi karşısında hiçbir şey yapmıyorsa milletin ağzı torba değil ki büzesin, bu tepkisizliğin altında başka nevaleler arayanlar şüpheleri besliyor.

Bilişim Suçları Yasa Tasarısı önceki gün Bakanlar Kurulu’ndan geçti. Nisap sağlanır da yapılırsa, Meclis’teki oturumlarda ve komisyonda tasarıya internet üzerinden bet oynatan yasa dışı şirketlere cezaî tedbirler getirilmesi eklenecek mi; iktidarın ve muhalefetin tavrını gözlemlemek gerekecek…