Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Birleşmiş Milletler’in (BM) Siyasi ve Barış İnşa İşlerinden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Rosemary DiCarlo’yla görüşmesi tamamlandı. 

Cumhurbaşkanlığı’ndaki görüşme bir buçuk saat sürdü. Görüşmenin ardından ilk olarak Dicarlo, sonra da Cumhurbaşkanı Tatar basına açıklama yaptı.

DiCarlo: “Geniş kapsamlı toplantıyı konuştuk” 

BM Genel Sekreter Yardımcısı Dicarlo, kısa açıklamasında, Cumhurbaşkanı Tatar’la gelecek ay yapılacak geniş kapsamlı toplantıyı ve bu toplantıda ele alınacakları konuştuklarını kaydetti.

DiCarlo, verimli bir toplantı olduğunu ve Tatar’la güzel bir sohbet gerçekleştirdiklerini belirterek, ilerleyen saatlerde Rum Lider Nikos Hristodulidis ile de görüşeceğini söyledi. 

“Adaya ikinci ziyaretim. Burada olmaktan çok memnunum” diyen Dicarlo, gün içerisinde İki Toplumlu Kıbrıs Kadın Koalisyonu, daha sonra da temsilcilerle görüşmesi olacağını vurguladı.

Cumhurbaşkanı Tatar, DiCarlo ile bir buçuk saatte çeşitli konularda görüşme yaptıklarını ve görüşmenin olumlu geçtiğini söyledi.

Görüşmede Mart ayında Cenevre’de yapılması öngörülen toplantının ele alındığını ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, tüm tarafların katılmasının öngörüldüğü gayri resmî buluşmanın faydalı olacağına inanç belirtti.

Fotoğraflar: UN Cyprus

Cumhurbaşkanı Tatar: "17-18 Mart tarihlerinde Cenevre’de yapılması öngörülen toplantıya onay verdik"

Cumhurbaşkanı Tatar, 17-18 Mart tarihlerinde Cenevre’de yapılması öngörülen toplantıya onay verdiklerini DiCarlo’ya söylediğini kaydetti.

Görüşme öncesi hazırlıkların devam edeceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, adada iki taraf, iki egemen halk ve iki devlet olduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı Tatar, yapıcı olarak çözüme yönelik adım atılacaksa Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünün kabul edilmesi gerektiğini söyledi.

“Kıbrıs’ta Kıbrıs Türk halkı asli unsurdur ve özden gelen egemenlik hakkı vardır” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk halkının yaşamsal öneme sahip haklarını toplantıda aktardığını kaydetti. İzolasyonların bu çağda insan haklarına aykırı ve haksız bir cezalandırma olduğunu anlattıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, “Hayatımızı zora sokarak zorladıkları bir anlaşmayı asla kabul etmiyoruz” dedi.

Adil, kalıcı, sürdürülebilir bir anlaşma için Kıbrıs Türk halkının hassasiyetlerine ve adada 60 yıldır yaşananlara önem verilmesi gerektiğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Rumların her anlaşmayı reddettiğini ama Kıbrıs Türk halkının ambargo altında yaşadığını ve bunun kabul edilebilir olmadığını belirtti. BM’nin artık bu konuda adım atması gerektiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, direkt uçuş direkt temas ve direkt ticaret konularında açılımın şart olduğunu kaydetti.

İki eşit tarafın birçok konuda iş birliği yapabileceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, enerji ve turizm başta olmak üzere geçiş kapıları konusunda iş birliği yapılabileceğini söyledi. New York’taki üçlü görüşmede de ele alınan yeni geçiş kapılarla ilgili iş birliği yapılabileceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, 9 kapı olduğunu ve ağırlığın yüzde 65 ile Metehan’da olduğunu belirtti.

Metehan’ın artık daha fazlasını kaldıramadığını ve iki tarafa da sıkıntı yarattığını ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, yeni geçiş kapılarının Haspolat ve Akıncılar’da açılması yönünde öneri yaptıklarını ancak yanıt alamadıklarını söyledi. Rum tarafının çerçeve dışına çıktığını ve transit geçiş istediğini ancak bunun kabul edilmesinin mümkün olmadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, Pile Yiğitler yolu konusunda yaşanan sıkıntıya değindi.

İki tarafın hayrına iş birliği yapabileceğini ancak karşı tarafın bunu kabul etmediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, kabul edilmek istenmeyen KKTC’nin var olduğunu ve olmaya devam edeceğini söyledi.

Anlaşmanın müzakere sonucu bulunabileceğine inanıp, desteklediklerini ancak bunun da şartlara bağlı olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye kökenli insanların güneye geçememesi konusunu görüşmede anlattıklarını ve rahatsızlığın karşı tarafa iletilmesini istediklerini belirtti. Kıbrıs konusunun özünü oluşturan sıkıntıları ifade ettiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, sonuç olarak Cenevre’de yapılması planlanan gayri resmî toplantıya 17-18 Mart tarihinde katılabileceklerine onay verdiklerini dile getirdiği görüşmenin yararlı bir görüşme olduğunu söyledi.

Kaynak: KKTC Cumhurbaşkanlığı