Pakistan Başbakanı İmran Han, Parlamento'daki "güvensizlik" oylamasının defalarca ertelenmesini sağlamasına rağmen Pakistan Meclis’indeki oylama sonucu görevden alındı.

Han, iktidara tutunmak için son bir çaba olarak ABD'li yetkililerin Pakistan muhalefet partileri ile birlikte kendisine karşı komplo kurduğunu kanıtladığını söylediği bir belge üretti. Ancak sonunda Meclis'te gerekenken iki kat fazla oyla, 174 üye Han'ın görevden alınması için oy kullandı.

Karizmatik bir politikacı ve eski bir kriket yıldızı olan 69 yaşındaki Han, 2018'de iktidara geldi ve seçmenlere düzen karşıtı söylemi ve "yeni bir Pakistan" inşa etme vizyonuyla ilham verdi. Han 220 milyonluk yoksul Müslüman çoğunluklu Pakistan’da nükleer enerji için fırsat yaratacağını, adalet ve bağımsızlığa dayanan İslami bir refah devleti kuracağını söylemişti.

Ancak son aylarda, yaygın enflasyonla, artan dış borçla ve diğer ekonomik sıkıntılarla mücadele etti. Vadettiği reformlar ve sivil projeler özellikle genç Pakistanlılar arasında sadık bir takipçi kitlesi edinmesine neden olsa da kısa sürede yaldızı döküldü ve müttefiklerini kaybetti. 

Han iktidarını kurtarmak için agresif bir kampanya başlattı. Büyük mitingler düzenledi ve milliyetçi ve dini temaları harekete geçiren konuşmalar yaptı, hatta mücadelesini iyi ve kötü arasında bir mücadele olarak nitelendirdi. Ve muhaliflerinin kendisini görevden almak için yeterli oyu topladığı ortaya çıkar çıkmaz 3 Nisan'da yasama meclisini feshetti ve yasadışı bir yabancı komplo yapıldığını öne sürerek oylamanın aniden iptal edilmesini sağladı.

Yüksek Mahkeme kararı ile güvensizlik oylaması yapıldı

Şaşkına dönen ve öfkelenen muhalefet liderleri soluğu Yüksek Mahkeme'de aldı ve Mahkeme’den Han'ın eylemlerini anayasaya aykırı ve yasadışı oldukları gerekçesiyle bozmasını talep etti. Geçen perşembe günü, yargıçlar oybirliğiyle Han'ın manevralarının yasadışı olduğuna ve oylamanın yapılması gerektiğine karar verdi. 

İmran Han cuma günü ulusa sesleniş konuşmasında, Mahkeme’nin kararı kabul edeceğini söyledi. Ancak sadece bir gün sonra, zor durumdaki başbakan mahkemenin kararına meydan okudu.
Cumartesi sabahı, Parlamento oturuma girdikten sonra birkaç yerel gazeteciye dışarıdan baskıyla kurulacak yeni bir hükümeti kabul etmeyeceğini söyledi ve "yabancı komplo" belgesini Yüksek Mahkeme yargıçlarına ve diğer yetkililere göstermeyi planladığını kaydetti.

O ana kadar, Han belgeyi kamuoyuna açıklamayı reddetmiş, ‘belge’yi Washington'daki Pakistanlı büyükelçinin özel bir diplomatik mesajı olarak tanımlamış ve bir ABD yetkilisinin mart ayı başlarında yapılan bir toplantı sırasında hükümetini tehdit ettiğini söylemişti. ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, Han'ın suçlamasında "hiçbir gerçek" olmadığını açıkladı.

Gizli belgenin Yüksek Mahkeme'nin incelemesi için gece yarısı açılacağı haberleri arasında Pakistan Meclis’inde oylama yapıldı ve gece yarısından sonra sayım sonuçlarına göre İmran Han görevden alındı.

Han, iktidardaki görev süresini doldurmasına 18 ay kala görevden alındı. Pakistan'ın önceki başbakanları ile dolu bir siyasi arenaya aniden katılan hırslı bir politikacı olan Han’ın demokratik yollarla görevden alınması birçok Pakistanlı gözlemci açısından Pakistan'ın zayıf demokrasisi için olumlu bir adım olarak görülüyor.

Ülkenin 1947'de kurulmasından bu yana ilk kez, bir başbakan ne askeri darbeyle ne de başka hukuk dışı bir müdahale olmaksızın görevden alındı.  Aksine bu sefer yargı tarafından onaylanan, yaygın olarak alkışlanan dikkatli bir yasal kararla, yasal olarak yapılan bir oylama sonucu bir Pakistan başbakanı görevden alındı.

Pakistan'ın günlük gazetesi Dawn, cuma günkü başyazısında, mahkemenin kararıyla, "meselelerin kaosa doğru fırladığı" bir anda, "ülkenin demokratik düzenine yönelik korkunç bir saldırıyı" yenilgiye uğrattığını yazdı. Yazıda Han'ın istifa etmeyi inatla reddetmesinin "Pakistan'ın tüm demokrasisini bir komedi haline getirdiği" vurgulandı ve mahkeme kararının "ülkeyi uçurumdan geri çekeceği" umudu dile getirildi.

Çin'e yaklaştı. ABD üslerini reddetti. Afganistan'daki Taliban rejimini memnuniyetle karşıladı. Putin'le görüşüyordu...

Han, cuma gecesi televizyonda yayınlanan konuşmasında, Pakistan'ın siyasi sistemini, oyların "alınıp satıldığı "kötü" bir süreç olarak sert bir şekilde kınadı ve "muz cumhuriyetinden daha kötü" olarak nitelendirdi. Ayrıca, muhaliflerinin ABD hükümetiyle komplo kurduğunu ileri sürdü.

Göreve geldikten sonra Han, Pakistan'ın Çin'e yaklaşmasına neden olan politikalar üretti. ABD üslerine ev sahipliği yapmayı toptan reddetti. Geçen yıl Taliban'ın Afganistan'ı ele geçirmesini memnuniyetle karşıladı ve Ukrayna'nın işgalinin başlangıcında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmek üzere Moskova'ya gitti.

"İthal hükümeti asla kabul etmeyeceğim ve sokaklara döküleceğim" diyen Han, konuşmasında kendisini Pakistan'ın hakları ve bağımsızlığı için mücadele eden bir savaşçı olarak tanımladı. "İnsanlarla birlikte geldim ve insanlarla gideceğim" diyordu.
Kaynak: The Washington Post