Cumhuriyet Meclisi’nin Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nde yeni bir yasa tasarısı aylardır tartışılıyor.
Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Konseyi tarafından 20 Mayıs 2015’de kabul edilen 2015/849 numaralı direktif, 6 sene sonra bazı değişikliklerle bizde yeni ele alınıyor.
Kara paranın aklanmasının karşı temel yönetmelik olarak kabul edilen bu direktifin üzerinde Avrupa Birliği daha sonra, 2018 yılında değişiklikler yaptı ve 5’ncisi kabul edildi. 2021’de yeni eklemelerle 6. yönetmelik de yürürlüğe girecek. Bizlerse maalesef 4'ncüsünü tartışmanın bile Kıbrıs’ın kuzeyi için radikal bir değişim olduğunu düşünüyoruz.
Siyasi ve Nüfuz Sahibi Kişilerin, 1. dereceden yakın akrabalarının ve yakın iş ilişkisinde olanların ne aldığı ne harcadığı mercek altında tutulacak
Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Yasa Tasarısı, 14 Ocak 2008’de Meclis’te kabul edilen mevcut ve aynı isimdeki yasadan farklı olarak, çok daha geniş kapsamda kara paranın aklanmasını önlemeyi hedefliyor ve ilk defa yasamıza ‘Siyasi ve Nüfuz Sahibi Kişiler’ kavramı giriyor. Yasa tasarısında, Siyasi ve Nüfuz Sahibi Kişilerle, 1. dereceden yakın akrabaları ve yakın iş ilişkisinde olanların finansal işlemleri mercek altına alıyor.
Devlette yurttaş için çalışmakla yükümlü kim varsa, devlet başkanları, hükümet başkanları, milletvekilleri, hükümet yetkilileri, başkanlık danışmanları, bakanlar, müsteşarlar, koordinatörler, genel müdürler ve müdürler, Yüksek Mahkeme Başkanı ve üyeleri, yargıçlar, Başsavcı ve savcılar, Sayıştay, Ombudsman ve farklı ülkelerde bu işlevi yürüten kurumların başkan ve üyeleri, Merkez Bankası Başkanı ve Yönetim Kurulu üyeleri, büyükelçiler, maslahatgüzarlar/temsilciler, polis ve askeri üst düzey yetkililer, devletin hissedar olduğu ve/veya yönetici atadığı şirketlerin yönetim ve denetim kurulu üyeleri, uluslararası kuruluşlarda yönetim kurulu başkan ve üyeleri, müdür, müdür yardımcısı veya eşdeğer mevkilere sahip kişiler artık Siyasi ve Nüfuz Sahibi Kişiler sınıfına girecek.
Yasa tasarısına göre, Siyasi ve Nüfuz Sahibi Kişiler, 1. dereceden akrabaları ve bu kişilerle yakın iş ilişkisi içinde kişiler ve tüzel kişiler ‘risk odaklı’ bir perspektifle ele alınacak ve yabancı bir ülkede ikamet ediyor olsalar bile şüpheli konumunda tüm finansal işlemleri ve yatırımları dikkatle ve müşterini tanı sistemine göre izlenecek.
Yükümlüler, Siyasi ve Nüfuz Sahibi Kişiler’in işlemlerinde gelir kaynaklarının belirlenmesi için önlemler almakta zorunlu kılınacak. Bu izleme, bu kişilerin görevden ayrılmasından 18 ay sonrasına kadar devam edecek.
Bankalar, sigorta ve reasürans şirketleri, muhasip ve murakıplar, avukatlar ve noterler, emlakçılar, bahis şirketleri, casinolar, kripto varlık sağlayıcıları ve sanat galerileri yükümlü kılınacak
Yasa tasarısında suç gelirinin önlenmesinde bankaların, finans kuruluşlarının, sigorta ve reasürans şirketlerinin, muhasip ve murakıpların yanı sıra avukatlar ve noterler, emlakçılar, bahis şirketleri, şans oyunları salonları olarak casinolar, kripto varlık hizmet sağlayıcıları, emanet cüzdan sağlayıcıları ve sanat galerileri de yükümlü kılınıyor.
Yükümlüler, kendi faaliyet alanlarında şüphe uyandıran müşteri profili ve şüpheli işlemlerin belirlenmesi amacıyla şüpheli işlem kriter tablosu oluşturacak ve tabloyu düzenli olarak güncelleyecek. Yetkili Birim ve/veya Yetkili Denetim Makamları tarafından herhangi bir gerçek veya tüzel kişi ile ilgili bilgi talep edilmesi durumunda, yükümlüler talep edilen tarihte veya geçmişte söz konusu müşteri ile bir iş ilişkisine sahip olup olmadıklarını ve varsa bu ilişkinin niteliğini ivedilikle ve eksiksiz olarak bildirmelerini sağlayacak bir bilgi sistemini oluşturacaklar.
Her yükümlü, kendi kurumunda bağımsız çalışacak, gerekli bütün belgelere ulaşabilecek ve üst yönetimle doğrudan iletişim sağlayabilecek şekilde, niteliklere uygun bir uyum görevlisi ve yardımcısı atamak zorunda olacak. Uyum görevlisi veya uyum görevlisi yardımcısının önerdiği alınması gerekli önlemler yönetim kurulu tarafından uygun süre içerisinde alınmazsa, uyum görevlisi veya uyum görevlisi yardımcısı görevlerinin yerine getirilmesini tehlikeye atmamak için hazırladığı raporu Birime ve/veya Yetkili Denetim Makamı’na gönderebilecek.
Bankalar, finansal kuruluşlar ve şans oyunları salonları diğer yükümlülerden farklı olarak, her müşteri için ayrı bir müşteri kabul politikası oluşturacak, müşterini tanı prensibi alanında çalışan personelin eğitimden sorumlu olacak. Ayrıca müşteri tanı prensibi prosedürleri yönetim kurullarında onaylandıktan sonra ilgili devlet birimine ve yetkili denetim makamlarına sunulacak.
Bet ofisleri ve casinolar 2 bin euro ve üzerinde; diğer yükümlüler 10 bin euro ve üzerindeki her işlemde yasada belirtilen önlemleri alacak
Şans oyunları salonları ve bet ofisleri 2 bin euro veya muadili üzerindeki ödemelerde, diğer yükümlüler ise 10 bin euronun veya muadili para biriminin üzerindeki her işlemde, suç gelirinin aklanmasına veya terörizmin finasanmanına dair bir şüphe oluşmuşsa veya müşterilerinin kimlik bilgilerinin doğruluğu ve yeterliliği ile ilgili şüphe doğmuşsa taslakta belirtilen önlemleri almak zorunda olacak ve bu müşterilerinin iş ilişkisi süresince işlemlerini takip edecek.
Yurtdışında yaşayan müşterilerde ise, bu kişilerin kendi ülkelerinde Siyasi ve Nüfuz Sahibi Kişiler olup olmadıklarına dair yükümlüler müşterilerine beyanname doldurtacak. Şüpheli işlemler devlet birimine bildirilecek. Şüpheli müşteriler için alınması zorunlu önlemler alınamadığı takdirde yükümlüler bu müşterilerle iş ilişkisini başlatamayacak veya sonlandırmak zorunda kalacak. Tüm müşterilerin kayıtları ve neden şüpheli işlem bildirim yapılmadığına dair izahatla ayrıca tutulacak ve gerektiğinde devletin birimine sunulacak.
Bir gerçek veya tüzel kişinin, profesyonel faaliyetleri çerçevesinde hareket eden muhasipler, murakıplar, vergi danışmaları ve avukatlardan, suç geliri aklama veya terörizmin finansmanı veya yaygınlaşmanın finansmanı önlemlerinden kaçınmak konusunda danışmanlık hizmeti alması halinde, bu yükümlülerin gerçek veya tüzel kişinin ilgili danışmanlığı talep ettiği tarihten sonraki ilk iş günü devletin birimine şüpheli işlem bildirimi göndermeleri zorunlu olacak.
Polis mahkeme emriyle gizli operasyon yürütebilecek, muhbir kullanabilecek; yabancı mali istihbarat birimleri ile bilgi paylaşılabilecek
Suç gelirlerinim soruşturulmasında Polis’e, Mahkeme emri alması durumunda gizli operasyon yürütmesine ve muhbir kullanmasına izin verilebilecek. Şüpheliler hakkında bilgi talebinde bulunan yabancı mali istihbarat birimleri ile mütekabiliyet esasına göre bilgi paylaşılabilecek..
Yasanın uygulandığını denetlemekte, her yükümlü bağlı olduğu yetkili denetim makamına bildirimde bulunacak.
Suç gelirlerini akladığı tespit edilenlerin mallarına el konacak
Mahkemenin yargılama neticesinde suç geliri aklama suçunun işlendiğine karar vermesi durumunda, suç faaliyetinden elde edildiği kanıtlanan mal varlığı müsadere edilebilecek.
Mahkeme, savunma tarafının olasılıklar ışığında aksini kanıtlayamaması durumunda, daha önce suç geliri aklama suçundan mahkum olan kişilerin tüm mal varlığının suç faaliyetinden elde edilmiş olduğunu varsayacak.
Suç geliri aklamak için kullanılan veya kullanılmasına teşebbüs edilen her türlü araçlar veya enstrümanlar da müsadereye tabi olacak.
Bu mallar üçüncü tarafa devredilmiş olsa bile müsadere edilecek
Suç faaliyetinden elde edildiği kanıtlanan mal varlığı üçüncü tarafa devredilmiş olsa bile, söz konusu mal varlığı aksi kanıtlanmadıkça müsadere edilebilecek.
Suç gelirinden elde edildiği Mahkeme kararı ile tespit edilen mal varlıkları kişi ölmüş olsa bile, firariyse, yurtdışında yaşıyor olsa da ülkedeki malları müsadere edilebilecek.
Miras kalanlar varislerden alınacak; ruhsal rahatsızlık, siyasi ve diplomatik dokunulmazlık işlemeyecek
Bu suçluların miras olarak kalan malları ise varislerinden alınabilecek. Kişinin ruhsal rahatsızlığı olması, siyasi veya diplomatik dokunulmazlığı bulunması suç gelirinden veya terörizmin finansmanından elde edildiği ispat edilen mallarına el konulmasına engel teşkil etmeyecek.
Para cezası ve hapis cezası da verilebilecek
Suç gelirini aklama suçunu veya terörizmin finansmanı veya yaygınlaşmanın finansmanı suçunu işleyen gerçek ve tüzel kişiler ayrıca 200 bin euroya kadar para cezasına, gerçek kişiler ise 15 yıla kadar hapisle veya her iki cezaya çarptırılabilecek.
Suçluların iş yapma izinleri ve iş ruhsatları kaldırılabilecek
Mahkum edilen kişilerin, mesleki statülerini kullanarak bu suçu işlemeleri durumunda ve suçlu bulunmaları halinde, Mahkeme söz konusu kişilerin iş ruhsatı, iş yapma izni veya diğer her türlü ilgili mesleki ayrıcalığının kaldırılması için uygun ve adil gördüğü bir emir verebilecek. Suçlulara yardımcı olduğu tespit edilen kişiler ve tüzel kişiler de 100 bin euroya kadar para cezasına veya 5 seneye kadar hapis cezasına veya işten menedilme cezasına veya her üç cezaya çarptırılabilecek.
Kısacası, suç gelirini aklama suçunu veya terörizmin finansmanı veya yaygınlaşmanın finansmanı suçunu işleyenlere, bu suçlularla çalışarak gelir elde edenlere rahat nefes aldırılmayacak ve mallarına el konulabilecek. Hayatta olmasalar bile varislerine geçen mallar müsadere edilebilecek.
Yasa taslağı KKTC için yeni görünse de dünyanın çok gerisinde… Avrupa Birliği’nin 2015’deki direktifinde para cezaları 5 milyon euroya kadar çıkıyordu; bizim taslakta ise para cezaları 200 bin euro ile sınırlandırılıyor. Suç işleyerek bazen bir günde, bazen bir iki saatte bu parayı elde edenler için 200 bin euroluk ceza büyük bir ceza mı?
AB’nin 2018/843 numaralı 10 Ocak 2020’de uygulamaya giren 5. Kara Paranın Aklanmasının Önlenmesi Direktifi’nde yurttaşlara, araştırmacı gazetecilere ve sivil toplum kuruluşlarına bir şirketin sahibinin ve esas faydalanıcısının kimler olduğu bilgisine ulaşma hakkı tanınıyor ki biz hâlen bu hakka sahip değiliz.
2018/1673 numaralı 6. Kara Paranın Aklanmasının Önlenmesi Direktifi’nde suç gelirini akladıkları tespit edilenlerin seçimlere katılması ve kamuda yönetici olması da engelleniyor. Bizde böyle bir madde bulunmuyor.
6. Direktif’de insan ticareti ve göçmen kaçakçılığı, cinsel sömürü, narkotik ve psikoaktif madde kaçakçılığı, yasadışı silah kaçakçılığı, çalıntı mal ticareti, yolsuzluk, cinayet ve ağır bedensel zarar, dolandırıcılık, sahte para basmak, ürün sahteciliği ve korsanlığı, çevre suçu, adam kaçırma ve rehin alma, hırsızlık, kaçakçılık, hem doğrudan hem de dolaylı vergilerle ilgili vergi suçu, gasp, sahtecilik, korsanlık, piyasa manipülasyonu, siber suç ve terörizm doğrudan suç gelirlerinin aklanması bağlamında ele alınıyor. Bizim yasa taslağında ise böyle ayrıntılara yer verilmiyor.
Yıllardır neredeyse her sektörde kendilerini akıllı, diğerlerini aptal yerine koyan sivri zekalılar türemişti biliyorsunuz. Çoğunun sonu hapiste bitiyor ama akıllanmıyorlar bir türlü. Fiyakalı arabalar sürmek, villalarda oturmak için mafyayı ülkeye getiren, uyuşturucu kaçakçılarıyla, mafyöz para babaları ile poz vermeye bayılan tipler bunlar. Para neredeyse kaynağına bakmadan paçasına yapışmaları ile tanınırlar. Daha fazlası için yapmayacakları çok az şey vardır. Bu zatlar kolaydan para yapmaya öyle bir alışmışlardı ki Avrupa fiyatlarından satış yapacak ama Avrupa kurallarından muaf tutulacaklarını sanıyorlardı. Hatta bunların siyasi akıl babaları da mevcuttur: % 10 komisyona her türlü yasa dışı işe, entrikaya girip, mafyözlerin siyasetteki aracılığını yaparlar utanmadan.
Pek zekilerimiz inanmasa da dünya kara paraya geçit vermemek konusunda ciddi adımlar atıyor. Dünyadan haberleri yoktur bu kişilerin, takip etmezler. İşleri güçleri KKTC’de pis işlerden nemalanmaktır. Dünyanın meslek sahibi, orta halli, düzgün yurttaşları her şeye vergi öderken kara paracıların hiçbir şey ödemeden başka ülkelerde cennet hayatı yaşamasını kesinlikle kabul etmiyor artık. Bu suçlular nereye giderse gitsin takip edilmesini ve yakalanmalarını istiyorlar haklı olarak. O nedenle dünyanın birçok yerinde bu yasaların çok daha ağırları geçiyor. KKTC’nin tanınmaması ona böyle bir ayrıcalık vermez. Yavaş yavaş bu sivri zekalılar da bizim gibi, varsa tabii o kapasiteleri, bilgi, birikim, uzmanlık gerektiren en zor işleri yaparak, mütevazı bir hayat sürmenin keyfini sürmeyi öğrenecek. Arabalarımız eski olabilir, üstümüze başımız da vasat sayılır ama mutluyuz ve huzurluyuz çünkü rahat uyuyoruz. Sizler suç gelirlerini aklayarak zenginleşmeye devam etmek istiyorsanız hâlâ, önceden de korkunuz yoktu hiçbir şeyden zaten, buyurun devam edin... Eh sonunda mallarınıza el konabilir, varisleriniz bile suç gelirleriyle elde edilmiş mal varlıklarını kaybedebilir, yıllarca hapishanede falan kalabilirsiniz ama bunları sorun etmezsiniz sanırım. Ne de olsa sizler çok güçlü ve çok akıllısınız...
Yorumunuz