Kıbrıs

Gençlerin yüzde 37’sinin çevrimiçi bahis oynadığı Kıbrıs’ta bir babanın sarsıcı hikâyesi

Politis gazetesinden Katerina Nikolaou'nun haberi:

Kumar bağımlılığının mutlu sonu yok

Politis gazetesinden Katerina Nikolaou’nun haberine göre, Monte Carlo’nun rulet masalarından Las Vegas’ın ışıklı salonlarına kadar kumar, sinemada ve kitaplarda cazip bir eğlence gibi gösteriliyor. Ancak gerçek hayatta kumar, çoğu kez Dostoyevski’nin Kumarbaz’ındaki gibi takıntı ve bağımlılıkla birleşerek yıkıma yol açıyor.

Günümüzde elektronik oyunların ve algoritmaların hayatımıza girmesiyle bağımlılık daha da kontrolsüz bir hale geldi. Üstelik artık yalnızca yetişkinler değil, Kıbrıs’ta ve tüm Avrupa’da giderek daha genç yaştaki çocuklar da bu riskle karşı karşıya.

Bir babanın çığlığı

Politis gazetesine konuşan bir baba, oğlunun kumar bağımlılığı yüzünden ailenin yaşadığı sarsıntıyı anlattı. Anlattıkları, yalnızca rakamlarla değil, duygusal çöküşler, fiziksel ve ruhsal acı, ekonomik kayıplar ve aile bağlarının çözülmesiyle örülü.

Baba bağımlılığı, kırık bir kola benzetiyor: “Bir çocuğun kolu kırıldığında doktora gitmesi gerekir. Doğru tedavi edilmezse kötüleşir. Alçı çıktıktan sonra bile fizik tedavi gerekir. Ve bazen kol hiçbir zaman tam olarak iyileşmez. Kumar bağımlılığına da böyle bakmalıyız.”

“Masum” görünen başlangıç

Başarılı bir öğrenci ve sporcu olan oğul, lise yıllarında arkadaş çevresinde birkaç avroluk küçük bahislerle kumarla tanıştı. Aile fark etti ama önemsemedi. Üniversiteye başlamadan önceki ilk büyük olayda, yıllarca biriktirilen on bin euroluk eğitim bütçesinin yalnızca on sente düştüğü ortaya çıktı. 

Baba, “Banka tarafından gönderilen hesap ekstrelerini buldum. Hepimiz, biz, büyükbabalar, nineler, vaftiz ebeveynler, yıllardır onun eğitimi için birikim yapıyorduk. Okul hesabıyla birlikte en az on bin euro olması gerekirdi. Oysa yalnızca on sent vardı.” dedi.

Bundan sonra başlayan tartışmalarla birlikte aile, kontrolü artırmaya ve harcamalarını daha sıkı takip etmeye karar verdi.
Ama bu da yeterli olmadı. Babanın itirafına göre, bağımlı hale gelen çocuk yurt dışında okumaya gittiğinde sorun çözülmeden kaldı. Ve aile ikinci büyük olayla karşılaştı. Baba, “Ona kiraladığımız dairenin sahibi, kira ödemelerinin bazı aylarda yapılmadığını bize bildirdi. Oğlumuz ise bunu reddetti.” dedi.

Pandemiyle birlikte gencin eve dönmesi “son darbe” oldu. Aile evde güvende olduğunu düşünürken, yalnızlık ve izolasyon kumar bağımlılığını daha da körükledi.

Baba gazeteye şöyle konuştu: “Online kumar 24 saat, haftanın 7 günüdür. Ekran hep yanındadır. Üstelik seni kimse görmüyor. Kendi dünyandasın. Kolay ve kesintisiz erişim, adrenalin ise zirvede. Ne kadar dopamin salgılandığını anlamanız için söyleyeyim: Bir seferinde çok büyük bir miktar, sekiz bin avro kazandı ve bunu bir saat içinde bahislerde harcadı. Kumar bağımlısı olmayan biri böyle bir parayı kazansa alır gider. Online kumarda bunun imkânı yok. İkinci kez düşünmeden oynamaya devam edersin. Sistemin parçası budur.”

Dört yılda otuz bin eurodan fazla para ‘duman’ oldu; borçları da aile ödedi

Online bahis bağımlılığı kısa sürede aileyi çıkmaza soktu. Bir noktada genç psikoloğa gitmeyi kabul etse de, yalnızca iki seansın ardından vazgeçti. Akademik başarısı düştü, arkadaşları uzaklaştı, sevgilisinden ayrıldı. Hatta para göndermedikleri takdirde intihar edeceğini söyleyerek ailesini tehdit etti.

Babanın hesabına göre, dört yılda otuz bin eurodan fazla kaybetti. Üstelik arkadaş ve akrabalardan alınan borçları da aile ödemek zorunda kaldı.

Çocuk halen online kumara devam ediyor

Her şeye rağmen, genç bir kız arkadaşının ve güvendiği bir psikiyatristin desteğiyle toparlandı. Baba, “İşlevsel ve mutlu bir insan oldu” diyor. Gerçekten mi? Elbette hayır! "Bunu sadece bu hikâyelerde mutlu son olasılığının kazanmak kadar nadir olduğunu anlamanız için söylüyorum." diye ekliyor.

“Yemi atarlar ve arada bir kazanmana izin verirler. Ve işte o seferde ciddi bir miktar kazandığında, artık onların adamı olursun. Senin profilini bilirler, tam olarak ne kadar bahis oynayacağını hesaplarlar. Üstelik artık her şeye bahis yapabilirsin: Eurovision’u kimin kazanacağına, bir sonraki ABD başkanının kim olacağına… Gerçekten inanıyorum ki birkaç yıl içinde bütün çocuklar oynuyor olacak.” öngörüsünde bulunuyor.

Avrupa’da sıkı kurallar, Kıbrıs’ta alarm

Kıbrıs, gençlerin çevrimiçi bahis oranında %37 ile Avrupa’nın zirvesinde. İtalya’da kumar reklamları tamamen yasaklanırken, İspanya’da yalnızca gece saatlerinde izin veriliyor. Güney Kıbrıs’ta ise Ulusal Bahis Otoritesi sınırlamalar getirse de yeterli değil.

Baba, spor karşılaşmaları sırasında ekranı dolduran bahis reklamlarını “çocukları sigara ve alkol gibi zararlardan korumakla eşdeğer” görüyor ve ekliyor: “Bir yandan çocukları korumak istediğimizi söylüyoruz, öte yandan futbolcuların formalarında bahis reklamları görüyoruz. Bu çelişki kabul edilemez.”

Ailenin dağılması ve çocuğa değişmesi ya da yurt dışından dönmesi için verilen yeni ültimatoma rağmen, çocuk beşinci yıldır kabus gibi ve acı dolu bir bağımlılıkla hayatına devam ediyor. Babası son olarak, "Kol artık sadece çatlamış değil, kırıkları da var ve biz onu bir şekilde çalışır hale getirmek için sürekli uğraşıyoruz. Yara büyüyor, acıyı hafifletiyoruz ve her şey yeniden başlıyor. Çünkü her zaman, ya bahis oynayabilmek için yasaları çiğneme ya da kendine zarar verme tehlikesi var.”

Kaynak: Politis

:
share
Siteyi Telegram'da Paylaşın
Siteyi WhatsApp'ta Paylaşın
Siteyi Twitter'da Paylaşın
Siteyi Facebook'ta Paylaşın