Kıbrıs

Cengiz Erçağ: Vatandaş reçetesiyle gidiyor, devlet eczanelerinde 'ilaç yok’ deniyor

Kıbrıs Vakıflar Bankası eski Genel Müdürü Cengiz Erçağ, devlet eczanelerinde yaşanan “ilaç yokluğu” sorununa ilişkin yaptığı sosyal medya paylaşımında, meselenin artık geçici aksaklıklarla açıklanamayacak kadar kronikleştiğini belirterek, İlaç Eczacılık Dairesi'ni eleştirdi.

Cengiz Erçağ, paylaşımında sağlık hakkının devletin vatandaşına karşı en temel sorumluluklarından biri olduğunu vurgulayarak, bu sorumluluğun en somut göstergesinin hayati ilaçlara zamanında ve kesintisiz erişimin sağlanması olduğunu ifade etti. Buna karşın bugün gelinen noktada İlaç Eczacılık Dairesi’nde yaşanan ilaç yokluklarının ciddi bir sorun haline geldiğini kaydetti.

“Vatandaş reçetesiyle gidiyor, ‘ilaç yok’ deniyor”

Devlet eczanesine giden vatandaşların sık sık “ilaç yok” yanıtıyla karşılaştığını belirten Erçağ, bu iki kelimenin özellikle kronik hastalar, yaşlılar ve dar gelirli bireyler için yalnızca bir eksiklik değil; kaygı, belirsizlik ve çaresizlik anlamına geldiğini dile getirdi. Erçağ, “Devletin sağlamakla yükümlü olduğu ilaçlar piyasada bulunurken kamuda bulunamıyorsa burada açıkça bir planlama ve yönetim zafiyeti vardır.” ifadelerini kullandı.

“Gerekçeler yıllardır aynı, sorun artık sistemsel”

Yetkililerin çoğu zaman döviz kurları, ihale süreçleri veya tedarik zinciri sorunlarını gerekçe gösterdiğini hatırlatan Erçağ, “Sorun geçici olsaydı yıllardır aynı ilaçların tekrar tekrar yokluğundan söz etmiyor olurduk. Süreklilik kazanan bu durum, artık bir sistem sorunu olduğunu net biçimde ortaya koymaktadır.” dedi.

“Bedeli yine vatandaş ödüyor, sağlıkta eşitlik ilkesi zedeleniyor”

İlaç yokluğunun maliyetinin vatandaşa yüklendiğini savunan Erçağ, devlet eczanesinde bulamadığı ilacı özel eczaneden almak zorunda kalan hastaların yüksek fiyatlarla karşı karşıya kaldığını, alamayanların ise tedavilerini yarım bırakmak zorunda kaldığını belirtti. Bu tablonun sağlıkta eşitlik ilkesini açıkça zedelediğini ifade etti.

“İlaç Eczacılık Dairesi kamusal güvence için bel kemiği”

İlaç Eczacılık Dairesi’nin yalnızca bir depo veya dağıtım noktası olmadığını, kamusal sağlık güvencesinin bel kemiğini oluşturduğunu kaydeden Erçağ, “Buradaki her eksiklik doğrudan insan sağlığını etkiler. Bu nedenle ilaç yokluğu normalleştirilecek bir durum değil, acilen çözülmesi gereken ciddi bir kamusal sorundur.” değerlendirmesinde bulundu.

“Şeffaf stok yönetimi ve hesap verebilir yapı şart”

Erçağ, şeffaf bir stok yönetimi, öngörülü alım planlaması ve hesap verebilir bir idari yapı kurulmadığı sürece sorunun devam edeceğini savunarak, “Vatandaş devletten lütuf değil; hakkı olan ilacı istemektedir. Sağlık ertelenemez. İlaç yokluğu ise kabul edilemez.” ifadeleriyle çağrısını yineledi.

:
share
Siteyi Telegram'da Paylaşın
Siteyi WhatsApp'ta Paylaşın
Siteyi Twitter'da Paylaşın
Siteyi Facebook'ta Paylaşın