Bloomberg'de yayınlanan bir haberde, Türkiye'de yeni uygunlanmaya başlanacak dövize endeksli mevduat ve sonuçları ele alındı.

Haberde şu noktalar öne çıkarıldı: 

'Türkiye'nin eriyen TL’yi desteklemek için aldığı acil önlemler, aslında hükümet bütçesini gelecekteki kur şoklarına karşı daha savunmasız bırakan, kılık değiştirmiş bir faiz artırımıdır. 

Eylül ayından bu yana dolar karşısında değerinin %50'sinden fazlasını kaybeden TL’yi kurtarma planı, yatırımcılara para biriminin keskin dalgalanmalarından korunma sözü verdi ve liranın değer kazanmasına neden oldu. Bu da Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 2023 seçimleri öncesinde siyasi olarak zaman kazandırabilir. 

Liranın para birimleri karşısındaki sert düşüşü bankaların faiz oranlarını aşarsa, hükümet lira mevduat sahiplerine aradaki farkı ödeyecek. Ancak kurtarma planını eleştirenler, hükümetin bu şekilde liranın altına bir taban koyduğunu, lira sahiplerini avantajlardan mahrum ederek, zikretmeksizin faiz oranları artırdığını söylüyor.

Bloomberg'e konuşan Ankara'daki Bilkent Üniversitesi'nden ekonomi profesörü Refet Gürkaynak, "Adını zikretmeden büyük oranda faiz artırımı var. Döviz kurunda keskin bir artış olduğunda bütçeye büyük bir yük binecek. Bu tür bir yük genellikle para yaratılmasına, bu da daha yüksek döviz ve enflasyon oranlarına neden olur” dedi.

Prof. Dr. Refet Gürkaynak'ın oldukça açıklayıcı videosunu izleyebilirsiniz:

Plan, perakende yatırımcıların dolar talebini bastırmayı amaçlıyor, ancak resmi bir faiz artırımı yapmamanın bir bedeli var: Hazine, para biriminde başka bir düşüş olması durumunda artık yeni lira mevduatlarındaki zararları üstlenecek. 

Bu, Türkiye ekonomisinin kalan birkaç parlak noktasından biri olan mali durumu üzerinde baskı oluşturuyor ve politika yapıcılar arasında yanlış yönlendirilen politikaların maliyetini ödemek için kamu bütçesine yaslanma yönünde artan bir eğilimin altını çiziyor' denildi.

Kaynak: Bloomberg