Dünya

Türkiye’de uyuşturucu ölümlerinin çoğunda metamfetamin görüldü

Türkiye İçişleri Bakanlığı’na bağlı Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı’nın hazırladığı ‘2024 Türkiye Uyuşturucu Raporu’ yayımlandı.

2024 Türkiye Uyuşturucu Raporu’nda, uyuşturucu madde kullanımını önleme ve bilinçlendirme konusunda 2023 yılında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde üniversite çalışanları ile öğrencilerine yönelik düzenlenen seminer ile 1.000 kişiye ulaşıldığı kaydedildi.

1997’de kurulan Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı bünyesinde bulunan Köpek Eğitim Merkezi (KEM) Şube Müdürlüğü’nün yurt dışındaki polis teşkilatları arasında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Cezayir, Ürdün, Belarus, Bosna-Hersek, Filistin, Irak, Azerbaycan, Karadağ, Makedonya, Türkmenistan, Katar ve Afganistan Polis Teşkilatı’na14 farklı branşta eğitim verdiği belirtildi.

Raporda, ‘Suç organizasyonlarının yeni ticaret ve sevkiyat yöntemleri geliştirmesi, yasa dışı uyuşturucu pazarında sentetiklerin daha fazla yaygınlaşması, üretiminde yeni yöntemlerin ve kimyasalların kullanılması ile dinamik ve değişken bir hale gelen uyuşturucu suçlarıyla’ mücadeleyi zorlaştırdığı vurgulandı.

Türkiye’de madde bağlantılı tedavilerde en çok metamfetamin bağımlılığı tedavisi yapıldı

Türkiye’de 2023 yılı madde bağlantılı verilen tedavilerde, tedavi gören hastaların tedavi gördükleri madde türlerine göre dağılımları incelendiğinde,

%28’ i eroinden (2022 %37,4), 

%37,1’i metamfetaminden (2022 %37,8), 

%11,2’si esrardan (2022 %7,0), 

%4,9’u sentetik kannabinoidden (2022 %1,3), 

%4,2’si diğer opiyatlardan (2022 %7), 

%4’ü kokainden (2022 %2,9), 

%0,7’si ecstasyden (2022 %0,6), 

%1,1’i uçucu maddeden (2022 %0,7), 

%8,9’unun ise diğer maddelerden (2022 %5,4) tedavi olduğu görüldü.

Türkiye’de doğrudan madde bağlantılı ölümlerin çoğu metamfetaminden

Rapora göre 2023’de doğrudan madde bağlantılı ölümlerin (MBÖ) %61,6’sının sebebi çoklu madde kullanımından kaynaklandı. 

2023 yılında 185 çoklu madde kullanımından kaynaklı ölümün %53,5’inde metamfetamin görüldüğü, tekil madde kullanımından kaynaklı 49 ölüm içerisinde ise %42,6’sının metamfetamin kaynaklı olduğu kaydedildi.

Doğrudan madde bağlantılı 300 ölümün 148’inde metamfetamine rastlandığı, 300 doğrudan madde bağlantılı ölümden 278’nin Türk vatandaşlarından oluştuğu belirtildi.

Türkiye’den geçen uyuşturucunun önemli bir kısmı PKK/KCK terör örgütünün finansmanında kullanılıyor

Amerikan Dışişleri Bakanlığı’nın raporlarına göre dünyanın en büyük 25 terörist grubunun en az bir düzinesinin dünya çapındaki uyuşturucu ticareti ile bağları olduğu tespit edilmiştir. Yıllık küresel getirisi 350-400 milyar doları bulan uyuşturucu kaçakçılığı hem dünyada hem de Türkiye’de terör örgütleri için çok cazip bir ekonomik kaynaktır. 

Raporda, Türkiye’den ‘geçen uyuşturucunun önemli bir kısmı PKK/KCK terör örgütünün finansmanında kullanılmaktadır’ denildi ve ‘Dünya genelindeki terör örgütlerinde olduğu gibi ülkemiz sınırları ve dışında faaliyet gösteren PKK/KCK-PYD/YPG, DHKP/C, TKP/ ML ve Fetullahçı Terör Örgütü terör örgütlerinin de uyuşturucu kaçakçılığı ile yakın ilişkisi söz konusudur’ ifadelerine yer verildi.

Raporda, BM 2012 Dünya Uyuşturucu Raporu’na atıfta bulunularak, “Balkan Rotasının bazı bölgelerinde, organize suçların işlendiği yerler ile terörizm faaliyetlerinin yaşandığı yerler örtüşmektedir. Bu duruma örnek olarak İran’dan ve bazı duyumlara göre Irak’tan Türkiye’ye gelen uyuşturucu sevkiyatlarını PKK/KCK-PYD/YPG’nin vergilendirdiği bildirilmiştir. PKK/KCK-PYD/YPG’nin ayrıca Avrupa’daki Kürt eroin kaçakçılarından vergi topladığı bildirilmektedir. NATO istihbarat analistlerine göre PKK/KCK-PYD/YPG sadece eroin kaçakçılığından 50 milyon dolardan 100 milyon dolara kadar gelir elde etmektedir. PKK/KCK-PYD/YPG’nin bu ticarete dahil olması, 2008’de bazı üyelerinin Avrupa’da eroin kaçakçılığı suçundan tutuklanmasıyla daha da gözler önüne serilmiştir.” denildi.

EUROPOL tarafından 2023 yılında yayınlanan bir raporda, “PKK'nın yasa dışı finansman kaynakları arasında AB'de yürütülen uyuşturucu kaçakçılığı ve dolandırıcılık faaliyetleri yer almaktadır” ifadelerinin yer aldığına dikkat çekildi.

PKK/KCK-PYD/YPG’nin sadece uyuşturucu madde ticaretini yapan şahıslardan gelir elde etmekle kalmadığı, uyuşturucu madde ticaretinin tüm aşamalarında rol oynadığı vurgulandı.

PKK/KCK-PYD/YPG terör örgütünün,
Uyuşturucu ticaretini bizzat koordine ettiği, 
Türkiye sınırları üzerinden uyuşturucu madde nakliyesi yapan ve illegal giriş yapmaya çalışan, tüm şahıs ve organizasyonlardan sözde vergi adı altında haraç aldığı, 
Avrupa’da uyuşturucu dağıtımında etkin olduğu, 
PKK’ya haber vermeden uyuşturucu madde ticareti yapan şahıs veya organize gruplara ait uyuşturucu maddelere örgüt tarafından el konulduğu, 
Uyuşturucu imalatı yapan organizasyonlara yer temini ve koruma sağladığı, 
Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki yasa dışı kenevir ekiminde aktif rol oynadığı, 
PKK’nın uyuşturucu ticareti ile ilgili operasyonlarını örgüt içerisinde özel hücrelerin yürüttüğü ve diğer teröristlerin bu konuda bilgilendirilmediği tespit edildi.

Raporda, PKK/KCK-PYD/YPG, DHKP/C, TİKKO ve FETÖ'de uyuşturucu kaçakçılığı yakalamalarının verileri de yayınlandı.

Sentetik uyuşturucular, Skunk, Nederwiet gibi hibrit esrar türevleri ve Yeni Psikoaktif Maddeler yeni tehditler olarak sıralandı

“Klasik uyuşturucular” olarak adlandırılan eroin, esrar, kokain gibi maddelerin yanında metamfetamin ve fentanil başta olmak üzere sentetik uyuşturucuların, yüksek etkili hibrit esrar türevleri (Skunk, Nederwiet vb.) ve Yeni Psikoaktif Maddelerin (NPS) yeni tehditler olduğu ifade edildi.

Dünyada bölgesel çatışmaların ve istikrarsızlıkların artmasının uyuşturucu kaçakçılık trendlerine etkisi olduğu kaydedilen raporda, bu istikrarsızlar arasında, 

Suriye’de 2011 yılından bu yana devam eden istikrarsız ortamın Captagon başta olmak üzere amfetamin tipi uyarıcıların bölgesel uyuşturucu pazarlarına etkisine, 

2022 yılında Rusya Federasyonu ve Ukrayna arasında başlayan savaşın Kuzey Rotası başta olmak üzere geleneksel uyuşturucu rotalarına etkisine ve alternatif rota arayışlarına sebep olmasına, 

Ağustos 2021’de Taliban’ın Afganistan’da ülke idaresine el koyması, akabinde 2022 Nisan ayında ülke genelinde her türlü yasa dışı uyuşturucu ekimi ve üretimine yönelik ilan edilen yasağın küresel eroin pazar ve rotalarına etkisine dikkat çekildi.

Eroin: Avrupa’da eroin üretimi başladı

Avrupa’da eroin üretiminin başlamasına dikkat çekilen raporda, 2022’de Hollanda’da 2 eroin imalathanesi tespit edildiği, tespit edilen imalathanelerin yanı sıra aynı yıl toplam 3 olayda Almanya, Polonya ve İspanya tarafından 141 litre (2021 yılında 5.730 litre) asetik anhidrit ele geçirildiğine değinildi.

Raporda, ‘Asetik anhidrit üretiminin önemli boyutta Orta ve Batı Avrupa ülkelerinde gerçekleşmesi ve bu nedenle söz konusu kimyasala kaçakçıların daha rahat erişimi ve ucuza temin edebilmeleri Avrupa’da eroin üretiminin başlamasının temel nedenlerinden biri olarak değerlendirilmektedir. AB’ye yönelik eroin kaçakçılığı giderek artan bir şekilde deniz yollarına ve özellikle de küresel konteyner trafiğine dayanmaktadır. Konteyner taşımacılığı daha büyük miktarda eroinin tek bir sevkiyatta kaçırılmasına olanak sağlamaktadır. (…) Son dönemdeki düşüşe rağmen Balkan Rotası, AB’ye eroin kaçakçılığı için aktif bir koridor olmaya devam etmektedir. Ancak Türkiye ile Bulgaristan Eğilimler ve Gelişmeler 17 arasında yer alan karayolundaki sıkı denetimlere bağlı olarak rotanın deniz yolları kullanılarak güneye doğru kaydığı da görülmektedir.’ denildi.

Taliban yönetimindeki Afganistan kaynaklı, İran ve Pakistan üzerinden geçen ve yakalanan kaçak eroin ve morfinin toplam miktarı önemli ölçüde arttı

Rapora göre, İran İslam Cumhuriyeti, Türkiye ve Balkan ülkelerinden geçen Balkan Rotası, 2022 yılında da Afganistan'dan Orta ve Batı Avrupa'daki hedef pazarlara afyon kaçakçılığının ana rotası olmaya devam etti. 

Son yakalama verileri, Afganistan kaynaklı uyuşturucu kaçakçılığında İran İslam Cumhuriyeti ve Pakistan üzerinden geçen ve ardından deniz veya hava yoluyla doğrudan veya Güney Asya, Afrika veya Körfez üzerinden Avrupa'ya giden Güney Rotası boyunca önemli ölçüde artış olduğunu gösterdi. Güney Rotası’nda ele geçirilen Afganistan kaynaklı eroin ve morfinin toplam miktarı, artık Orta Asya'dan geçen ve öncelikle Rusya Federasyonu'ndaki pazarlara tedarik sağlayan Kuzey Rotası’nda yakalanan miktardan daha fazla olduğu kaydedildi.

Daralan eroin tedariği nedeniyle uyuşturucu kaçakçıları sentetik opioid türü olan fentanil kaçakçılığına yönlenlenebilir

Afganistan gelişmelerinden kaynaklı olarak daralan eroin tedariğinin, suç gruplarını bir sentetik opioid türü olan fentanil kaçakçılığına yönlendirmesi ihtimaline dikkat çekilirken, Meksikalı suç gruplarının ABD’ye hedefli yasa dışı fentanil ürettiğinin zaten bilindiğine işaret edildi.

Esrar: Farklı kenevir tohumlarının melezlenmesi ile üretilen Skunk maddesinin Türkiye’de yasa dışı olarak yetiştirilme eğiliminde artış

Esrar, dünya genelinde en yaygın kullanılan uyuşturucu olmaya devam ediyor. 2022 yılında dünya üzerinde yaklaşık 228 milyon kişinin son bir yıl içinde esrar kullandığı tahmin edilmektedir.

Sınırlı sayıda ülkede yoğunlaşan diğer bitkisel bazlı uyuşturucuların aksine, esrar dünyanın hemen hemen her bölgesinde üretilmekle birlikte yasa dışı ekimi ve kaçakçılığı da en çok yapılan uyuşturucu maddedir. Kubar esrar, toz esrar ve likit esrar yasa dışı uyuşturucu pazarlarında en fazla bulunan esrar ürünleridir. 

Skunk, farklı tür kenevir tohumlarının (Cannabis Sativa ve Cannabis Indica) melezlenmesi ile elde edilen, yüksek THC oranları içeren, Hibrid Esrar (Hybrid Cannabis), Sinsemilla, Nederwiet (Hollanda Esrarı) gibi isimlerle de anılan esrar türüdür. 

Piyasaya ilk çıktığı dönemde ülkemize genellikle Avrupa’dan gelen Skunk maddesinin son yıllarda Türkiye’de yetiştirilme eğiliminde artış gözlemlendiği kaydedilen raporda, Kubar esrar üretimi ve kaçakçılığı dünya genelinde birçok bölgede görülmekle birlikte toz esrar üretimi ve kaçakçılığı belli ülke ve bölgelerde daha fazla sıklıkta gerçekleşmeye devam ettiği belirtildi.

Kokain: Belçika, Hollanda ve İspanya en çok kokain yakalanan ülkeler… Avrupa’da 2021’de 34; 2022’de 39 kokain imalathanesi ve 2023’de İspanya’da bir imalathane imha edildi

Merkezi sinir sistemi üzerinde uyarıcı bir etki gösteren kokain, en fazla Kolombiya, Peru ve Bolivya’da yetişen Erythroxylon Coca isimli bitkinin yapraklarından elde edilir. 

Bolivya, Kolombiya ve Peru en fazla kokain imal edilen ülkeler olmaya devam etmektedir. Bu üç ülke kokain üretiminin yanı sıra, koka bitkisinin de en fazla yetiştirildiği ülkelerdir. Koka ekimi ve üretimi her ne kadar bölgesel olmakla birlikte, son dönemlerde kokain üreticisi ve dağıtıcısı grupların gözle görülür boyutlarda genişlemesinden dolayı kokain üretimi ve kaçakçılığına maruz kalan yeni bölgeler ortaya çıkmıştır.

2022 yılında Avrupa ülkelerinde rekor miktarda 323 ton kokain yakalaması gerçekleşmiştir (2021'de 303 ton). Belçika (111 ton), Hollanda (51,5 ton) ve İspanya (58,3 ton) Avrupa ülkeleri arasında en fazla miktarda kokain yakalaması gerçekleştiren ülkeler olmaya devam etmektedir. Bu üç ülkede ele geçirilen kokain miktarı Avrupa’da yakalanan toplam miktarın %68'ini oluşturmuştur.

2022 yılında birçok Avrupa ülkesinde toplam 39 adet kokain imalathanesi imha edilmiştir (2021’de 34). 2023 yılında İspanya'da imha edilen bir kokain imalathanesinin günlük 200 kilogram uyuşturucu üretim kapasitesine sahip olduğu bildirilmiştir.

Son birkaç yılda, konteyner taşımacılığında başta kokain olmak üzere büyük miktarlarda uyuşturucu yakalamaları devam etti. Örneğin, 2023 yılında İspanya, Ekvador menşeli muzların içine gizlenmiş tek seferde 9,5 ton kokain yakalayarak bugüne kadar ki en büyük yakalamasını gerçekleştirmiştir. 

Organize suç gruplarının uyuşturucu kaçakçılığı faaliyetleri, küresel ticarette yer alan meşru ticari altyapıyı giderek daha fazla hedef almaktadır. Belgelenmiş örnekler tedarik zincirlerine sızıldığını ve kilit personelin sindirme ve yolsuzluk yoluyla istismar edildiğini göstermektedir. 

Ayrıca yine 2022 yılında Fransa’da bir sevkiyatta 22 ton şeker içerisine gizlenmiş kokain ve Hırvatistan’a giden yüklü miktarda kömür taşınan bir sevkiyatta 100 kg. kömür içerisine gizlenmiş kokain tespit edilmiştir. 

Avrupa’da Belçika’nın Antwerp Limanı’nda yakalanan kokain her sene artıyor

Avrupa'nın en büyük ikinci limanı olan Antwerp'te yakalanan kokain miktarı 2022 yılında 110 ton iken 2023 yılında 116 tona yükselmiştir. Antwerp'te ele geçirilen kokain miktarı 2016 yılından bu yana her yıl artış göstermiştir İsveç, Finlandiya ve Norveç'in de aralarında bulunduğu bazı Kuzey Avrupa ülkeleri, 2023 yılında deniz limanlarında rekor düzeyde kokain yakaladığını bildirmiştir. 

Kokain saflığı giderek artırılıyor

2022 yılında Avrupa genelinde sokak düzeyindeki kokainin ortalama saflığı %52 ile %83 arasında değişirken, ülkelerin yarısı ortalama saflığın %64 ile %76 arasında olduğunu bildirmiştir. Sokak düzeyindeki kokain fiyatı son on yılda sabit kalırken, kokain saflığı artış eğiliminde olmuş ve 2022 yılında 2012 yılına göre %45 oranında daha yüksek bir seviyeye ulaşmıştır. 

2021 yılında İspanya tarafından 16 kokain laboratuvarı, Belçika tarafından 11 kokain işleme merkezi ve Hollanda tarafından bazıları büyük ölçekli olan 7 kokain ekstraksiyon laboratuvarı tespit edilmiştir. Ayrıca, Hollanda'da 14 paketleme yeri tespit edilmiştir. 

Tespit edilen bu merkezlerin yanı sıra 2021 yılında Hollanda tarafından 637 kg ve Belçika tarafından 387 kg kokain üretiminin temel öncü kimyasalı olan potasyum permanganat yakalamaları, Avrupa Bölgesinde de büyük ölçekli kokain üretiminin başladığını doğrulamaktadır.

2022 yılında ise Avrupa’da, imha edilen 39 kokain imalathanesinde ele geçirilen potasyum permanganat miktarlarına bakıldığında 2021 yılındaki yakalama miktarı (1.100 kg) 2022 yılı ile karşılaştırıldığında (173 kg) düşüş görülmesine rağmen kokain imalatı için gerekli ara kimyasallar Avrupa’da görülmeye devam edilmektedir. 

Dünyadaki gelişmelerle doğru orantılı olarak son yıllarda Türkiye’de kolluk birimlerinin gerçekleştirdiği kokain yakalamalarında kısmi bir artış söz konusudur.

MDMA/Ecstasy: Avrupa kaynaklı MDMA kaçakçılığında hedef ülkelerden biri Türkiye

Amfetamin tipi uyarıcılardan olan ecstasy, sentetik yollarla elde edilen bir maddedir. 

Avrupa (çoğunlukla Hollanda ve Belçika olmak üzere) küresel boyutta en büyük Methylenedioxymethamphetamine (MDMA) üretim bölgesi ve tedarikçisi olmaya devam etmektedir. MDMA üretiminin Avrupa’da yoğunlaşmasının nedenlerinin başında üretim için gerekli olan öncü ve diğer kimyasallar ile büyük çaplı üretim merkezlerini barındırması yer almaktadır. Mevcut bu durum yasa dışı uyuşturucu üreticilerinin gerekli olan kimyasallara daha ucuz ve rahat erişebilmelerine imkan sağlamaktadır. 

Avrupa dışında Türkiye dahil diğer bölgelerde ele geçirilen MDMA miktarları ile Avrupa’da ele geçirilen miktarlar karşılaştırıldığında ve kaçakçılık rotaları göz önüne alındığında Avrupa’da üretilen MDMA’nın genellikle Avrupa dışındaki pazarlara hedefli olduğu görülmektedir. 

Türkiye, Avrupa kaynaklı MDMA kaçakçılığında genellikle hedef olmakla birlikte, Türkiye üzerinden Orta ve Yakın Doğu Asya ve Körfez Ülkelerine hedefli kaçakçılıkta transit bölge olarak da kullanılmaktadır. 

Son ulusal anketler MDMA'nın kokainden sonra Avrupa'da en yaygın kullanılan yasa dışı uyarıcı olduğunu göstermektedir.

Captagon üretiminde Yakın ve Orta Doğu öne çıkıyor

Amfetaminin de yer aldığı phenethylamine sentetik uyuşturucu grubunda yer alan ve fenetylline içeren Captagon, ilk olarak 1960’larda Almanya’da bulunan bir ilaç firması tarafından tıbbi amaçlı üretilmiştir. Captagon adı aynı zamanda üretilen bu ilacın ticari ismidir.

Captagon kaçakçılığı ve üretimi küresel boyutta ele alındığında, üretimin genellikle Yakın ve Orta Doğu coğrafyasında yer alan Suriye, Lübnan ve bu ülkelere göre daha düşük oranda olmak üzere Ürdün’de yoğunlaştığı görülmektedir.

Captagon kaçakçılığında 2012-2022 yılları arasında yakalama rakamları incelendiğinde en büyük yakalamaların sırasıyla Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Ürdün, Lübnan ve Suriye Arap Cumhuriyeti’nde olduğu görülmektedir. Ayrıca Orta Doğuda imalatı gerçekleşen sentetik uyuşturucu türevlerinin kaçakçılık rotasının da Türkiye üzerinden Balkan rotası kullanılarak Avrupa’ya devam ettirilmeye çalışıldığı belirtilmektedir.

Metamfetamin: 2022 yılında dokuz Avrupa ülkesinde 242 metamfetamin imalathanesi imha edildi

Metamfetamin, bağımlılık yapma potansiyeli yüksek olan Captagon, amfetamin ve ecstasynin de yer aldığı ATS sınıfında yer alan sentetik bir uyarıcıdır. Yasa dışı uyuşturucu pazarlarında metamfetamin toz, kristal, sıvı ve tablet formunda bulunmaktadır.

Küresel boyutta başlıca metamfetamin kaynak bölgeleri olan Doğu ve Güney-Doğu Asya’da tablet formu yaygın olarak görülmekte ve “yaba” olarak anılmaktadır. Bunun yanı sıra “kristal met”, “ice” ya da “shabu” olarak anılan kristal metamfetaminin saflığı tablet formundan daha fazladır.

2020 yılında, Doğu ve Güney Doğu Asya’da rekor miktarda (171,5 ton) metamfetamin yakalaması gerçekleşmiştir. Avrupa’da 2012-2022 yılları arasında yapılan uyuşturucu yakalamalarında en yüksek artışlar arasında metamfetamin de bulunmaktadır. Geçmiş verilere göre %293’lük bir artışla dikkat çekmektedir. 

Avrupa’da 2022 yılında 1,4 ton (2021'de 1,2 ton) metamfetamin yakalanmıştır. Dokuz Avrupa ülkesinde 2022 yılında 242 metamfetamin imalathanesinin imha edildiği bildirilmiştir (2021'de 224): Çekya (202), Hollanda (14), Bulgaristan (12), Belçika (6), Polonya (4), Yunanistan (1), Slovenya (1) İspanya (1) ve İsveç (1). Ayrıca aynı yıl içinde 15 Avrupa ülkesi tarafından 352 kilogram (toz ve tablet formda) efedrin ve psödoefedrin öncü kimyasalları ele geçirilmiştir (2021 yılında 723 kilogram). 

İran, Meksika ve Nijerya gibi Avrupa dışı ülkelerden Avrupa’ya metamfetamin kaçakçılığı yapılıyor

Avrupa’da metamfetamin yakalamaları hem yerli üretime hem de İran, Meksika ve Nijerya gibi Avrupa dışı ülkelerden yapılan kaçakçılığa atfedilerek son yıllarda önemli ölçüde artmıştır. Afganistan'daki metamfetamin üretimi de yerleşik eroin yolları üzerinden Avrupa’ya yönelik potansiyel kaçakçılık nedeniyle bir tehdit oluşturmaktadır. 

Türkiye'de artan yakalama oranları böyle bir gelişmenin olabileceğine işaret etmektedir. Küresel boyutta metamfetamin üretiminde önemli bir role sahip olan Meksikalı suç gruplarının son dönemlerde Avrupa’da metamfetamin üretiminde de giderek artan bir rol aldıkları görülmektedir.

Afganistan otoritesinin haşhaş ekim yasağı kararının ardından ülkede haşhaş ekiminden gelir elde edenlerin metamfetamin gibi laboratuvar ortamında üretilebilen sentetik uyuşturucu türlerinin üretimine geçebileceği ve Afganistan kaynaklı metamfetamin yakalama sayılarında artış gözleneceği tahmin edilmektedir. Afganistan'da metamfetamin üretimi son yıllarda artmaktadır ve Afganistan kaynaklı metamfetamin artık Güney-Batı Asya, Doğu ve Güney-Doğu Asya, Güney Asya, Orta Asya ve Güney Kafkasya, Afrika, Avrupa ve Okyanusya'daki pazarlara ulaşmaktadır. Güney-Batı Asya'da da metamfetamin kullanımında bir artış gözlemlenmiştir.

Fentanil ve türevleri binlerce uyuşturucu bağımlısının ölmesine neden oluyor

Fentanil, morfine benzeyen ancak etki olarak 50 ila 100 kat daha güçlü olan sentetik bir opioiddir. Fentanil ve türevleri hem tıp hem de veterinerlik alanında anestezi ve analjezik olarak kullanılan maddelerdir. İlk kez 1950’lerde Janssen Pharmaceutical isimli firma tarafından Belçika’da sentezlenmiştir. Fentanil ve türevleri son zamanlarda uyuşturucu pazarında ortaya çıkan yaşamı tehdit eden oldukça güçlü maddelerdir. 

Son yıllarda fentanil ve türevleri dünyanın çoğu bölgesinde (Kuzey Amerika, Avrupa ülkeleri) artan bir ivmeyle tehdit haline gelmektedir. 2022 yılında ABD’de gerçekleşen toplam 100.000’den fazla aşırı doz uyuşturucu ölümünün 81.806’sı opioid kaynaklıdır. 

Bu ölümlerin yaklaşık 74.000’i fentanil kaynaklıdır. Afganistan’daki gelişmelerden kaynaklı olarak daralan eroin tedariğinin, suç gruplarını sentetik bir opioid türü olan fentanil kaçakçılığına yönlendirmesi ihtimal dahilindedir. Kaldı ki Meksikalı suç gruplarının ABD hedefli yasa dışı fentanil ürettiği de bilinmektedir.

Çeşitli imal yöntemleri ile laboratuvar ortamında üretimi yapılan fentanil türevlerinin Amerika kıtası üzerinde yapılan yakalamalarda diğer uyuşturucu türleri ile de gizlendiği uluslararası raporlarda belirtilmektedir. Halk sağlığını tümüyle tehdit eden bu maddenin ne denli zararlı olduğunun farkında olunmaması ve bilinçsizce kullanıcı tarafından tüketilmesi Kuzey Amerika’da binlerce uyuşturucu bağımlısının hayatını kaybetmesi ile sonuçlanmıştır. Kuzey Amerika Kıtasındaki ülkeleri ciddi boyutta etkileyen fentanil ve türevleri Avrupa’da da görülmeye başlanmıştır. 

2023 yılında Letonya polisi fentanil üretmek üzere kurulmuş bir imalathanenin imha edildiğini ve aynı imalathanede 5 kilogram uyuşturucu yakalandığını bildirmiştir. Yine 2023 yılında, Letonya polisi yasa dışı bir metadon imalathanesinin imha edildiğini bildirmiştir. 2022 yılında Avrupa’da yakalanan fentanil ve carfentanil miktarları 9.2 kilogram, 168 litre ve 8.435 tablet olarak rapor edilmiştir. Mevcut veriler Avrupa’da fentanil türevleri dahil sentetik opioidlerin 2022'de 163 ölümle bağlantılı olduğunu göstermektedir. En fazla opioid kaynaklı ölüm Almanya tarafından (73) bildirilmiştir. 

Bununla birlikte, bu ölümlerin bazılarının yasa dışı fentanil yerine, kaçağa kaydırılmış fentanil ilaçlarıyla ilişkili olabileceği değerlendirilmektedir.

Yeni Psikoaktif Maddeler (NPS) 

Yeni Psikoaktif Maddeler (NPS - New Psychoactive Substance), Birleşmiş Milletler Uyuşturucu Kontrol Sözleşmeleri kapsamında kontrole tabi olmayan ve kannabinoidler, katinonlar, triptaminler, opioidler, benzodiazepinler vb. 14 farklı grupta sınıflandırılan geniş bir yelpazeye sahip uyuşturucu maddeler olarak ortaya çıkmıştır. 

Bu maddelerin çoğu, uluslararası düzeyde kontrole tabi uyuşturucuların (kokain, esrar, eroin, LSD, ecstasy ve metamfetamin, vb.) etkilerini taklit etmektedir ve sıklıkla bunların yerine "yasal-(legal highs)" adı altında küresel uyuşturucu pazarlarına sunulmaktadır. 

Küresel yasa dışı uyuşturucu pazarlarında fazla sayıda NPS’lerin ortaya çıkması, halk sağlığına yönelik ciddi riskler ve ulusal/uluslararası uyuşturucu politikalarına tehditler oluşturmakta ve yeni yaklaşımlara yönelme ihtiyacı doğurmaktadır. 

2010-2012 döneminde 43 ülke NPS yakalaması bildirirken, 2020-2022 döneminde toplam 52 ülke NPS yakaladığını bildirmiştir. 2020-2022 dönemindeki NPS yakalamalarında en yaygın olarak ketamin (2022'de önemli ölçüde artıyor), ardından sentetik katinonlar ve sentetik kannabinoidler ön plana çıkmaktadır. Dünya genelinde farklı NPS sayısı 2021 yılında 618 iken, 2022 yılında 566'ya düşmüş ve bunlardan 44'ü ilk kez tespit edilmiştir. 

Piyasadaki NPS'lerin çoğu uyarıcılar (özellikle katinonlar ve daha az oranda fenetilaminler) olup, bunları sentetik kannabinoidler, sentetik opioidler ve halüsinojenler takip etmektedir. 2024 Haziran ayı itibarıyla, küresel boyutta UNODC NPS veri bankasına toplam 1.240 NPS raporlanmıştır. 

Dünya genelinde 2023 yılında 287 NPS raporlanırken, 2024 yılının ilk yarısında bu sayı 112 olarak gerçekleşmiştir. Avrupa’da 2024 yılı itibarıyla takip edilen NPS sayısı 971’dir. Bunlardan 41’i 2022 yılında, 26’sı 2023 yılında ve 14’ü ise 2024 yılı içerisinde ilk kez tespit edilmiştir. 

Sentetik kannabinoidlerin bitki görünümü vermek amacıyla bitkisel materyal, tütün ve zaman zaman esrar üzerine püskürtülerek sigara şeklinde kullanımının yanı sıra kağıt materyallere emdirilerek ve elektronik sigaralar için e-sıvı formunda görülme sıklığı arttı

Türkiye’de olduğu gibi Avrupa’da da takip edilen en büyük NPS kategorisi olan sentetik kannabinoidler, küresel ve ulusal ölçekte alınan jenerik yaklaşımlar dahil kontrol tedbirlerine karşın farklı formlarda uyuşturucu pazarlarında görülmeye devam etmektedir. 

Geleneksel olarak bitki görünümü vermek amacıyla bitkisel materyal, tütün ve zaman zaman esrar üzerine püskürtülerek sigara şeklinde kullanımı olan kannabinoidlerin son yıllarda kağıt materyallere emdirilerek ve elektronik sigaralar için e-sıvı formunda da görülme sıklığı artmaktadır. 

Avrupa’da esrar ve sentetik kannabinoid içeren yenilebilir ürünler sonucu şiddetli zehirlenmeler görülüyor

Son dönemlerde Avrupa’nın bazı bölgelerinde düşük THC'li kenevir ürünlerinin kolay bulunabilirliğinin bir sonucu olarak, bu tür maddelerin sentetik kannabinoidlerle karıştırıldığı, çocukların dahi ulaşabildiği esrar ve sentetik kannabinoid içeren yenilebilir ürünler şeklinde yeni tehditler de ortaya çıkmıştır. 

2019 yılından bu yana Avrupa’da en az 5 ülkede şeker formunda sentetik kannabinoid içeren yenilebilir gıdaların tespit edildiği bildirilmiştir. Ayrıca Sentetik kannabinodlerin yer aldığı tatlıların tüketilmesinden sonra şiddetli zehirlenmeler görüldüğü raporlandı.

Bu duruma en çarpıcı örneklerden birisi Ağustos 2021’de İsveç gümrüğünde 5F-EDMB-PICA isimli sentetik kannabinoid içeren 37 kg şeker yakalanması olayıdır. Bununla birlikte Avrupa genelinde elektronik sigaraların içeriğinde sentetik kannabinoidlerin tespit edildiği olaylarda bir artış olmuştur. Bazı durumlarda, ürünler “düşük oranda tetrahidrokannabinol (THC) veya kannabidiol (CBD) içeriyor” şeklinde satıldığından, kişiler sentetik kannabinoid kullandıklarının farkında dahi olmamaktadır.

Kaynak: 2024 Türkiye Uyuşturucu Raporu

:
share
Siteyi Telegram'da Paylaşın
Siteyi WhatsApp'ta Paylaşın
Siteyi Twitter'da Paylaşın
Siteyi Facebook'ta Paylaşın