Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, geçen Perşembe günü düzenlediği yıllık basın toplantısında Rus muhalefet lideri Aleksey Navalni’nin zehirlenmesi ile ilgili bir soruyu doğrudan yanıtladı: ‘Almanya’daki hastayı öldürmek isteseydik bugün yaşıyor olmazdı’. Putin'in basın toplantısında Navalni’nin adını ağzına almaması ve Navalni için ‘Almanya’daki hasta’ ifadesini kullanması dikkati çekti. Ancak, Rusya Federal Güvenlik Servisi’nin (FSB) Navalni’nin zehirlenmesine karıştığına dair yeni ve çok ciddi kanıtlar yayınlandı.
Rusya Federal Güvenlik Servisi’nin Navalni'ye yapılan suikast girişimiyle doğrudan ilgisi olduğu, Bellingcat araştırmacı gazetecilik grubunun Rus medya kuruluşu The Insider, Der Spiegel, CNN ve El Pais'in katkılarıyla hazırladığı kapsamlı bir raporla kesinleşti.
Geçen Pazartesi günü yayınlanan rapor için araştırmacı gazeteciler, cep telefonu konumlarından, havayolu uçuş bilgilerine dek pek çok veriyi kullanarak, Navalni'yi zehirlenmeden önce Sibirya'da izleyen 3 subayın kimliğini tespit etti. Bu üç subayın Aleksey Aleksandrov, Ivan Osipov ve Vladimir Panayev olduğu belirlendi.
Navalni, 20 Ağustos 2020’de Tomsk şehrinden Moskova'ya geri dönerken, ölümcül bir şekilde hastalandı ve uçağın pilotu Omsk yakınlarında acil iniş yaptı. Navalni komada hastaneye kaldırıldıktan iki gün sonra klinik tedavi için havayoluyla Berlin'e götürüldü. Kimya bilimcileri daha sonra Navalni’nin Noviçok grubundan, sadece Rusya tarafından üretilen ölümcül bir sinir ajanı tarafından zehirlendiğini belirledi. Navalni iyileşiyor olmasına rağmen Almanya'da rehabilitasyona devam ediyor.
Rus gizli servisi FSB'nin sivil muhalifleri gözetlemesi yaygın bir uygulamadır ve Navalni de uzun zamandır FSB'nin Rusya'daki seyahatlerinde kendisini takip ettiğinin farkındaydı. Bununla birlikte, Bellingcat’ın araştırmacı gazetecileri yaptıkları analizle, FSB ekibindeki iki kişinin tıp doktoru olduğunu ve Navalni'yi izleyen ekibin FSB’nin adli araştırma enstitüsü kisvesi altında kimyasal silah araştırmalarını yürüten Askeri Birim 34435’de çalıştığını ortaya çıkardı.
Programın, daha önce Shikhany kasabasındaki bir askeri enstitüde çalışan ve Noviçok gibi kimyasal silahlar satın alan Albay Stanislav Makshakov adlı bir bilim insanı tarafından yönetildiği belirlendi.
Analiz edilen telefon verileri, Bellingcat araştırmacılarının Makshakov'un "hem Moskova'da çalışan kimyasal silah uzmanları hem de Rusya genelinde Navalni'yi takip edenler arasında ortak bağlantı noktası olduğu” sonucuna varmalarını sağladı.
Makshakov’un acil işlerden sorumlu amirinin, FSB’nin Bilimsel-Teknik Servisi müdür yardımcısı Tümgeneral Vladimir Bogdanov’un emrinde olduğu da ortaya çıktı.
Bellingcat raporunda, "Araştırmamız, Ağustos ayında Navalni’nin hayatına yönelik zehirlenme girişiminin Kremlin’in en yüksek kademelerinden verilen emirle yapıldığını kuvvetle gösteren telekom ve seyahat verilerini de ortaya çıkardı" diye yazdı.
Geçen salı günü Rus radyo kanalı Ekho Moskvy'de bir programa katılan Rus muhalefet lideri Navalni, Bellingcat'in titiz araştırmasının ayrıntılı bir açıklamasını verdi: ”Bellingcat araştırmacısı Christo Grozev dizüstü bilgisayarıyla yanımda oturuyordu ve nasıl verilere ulaştıklarını gördüm. Yüzbinlerce kayıt var ve hepsinin analiz edilmesi ve karşılaştırılması gerekiyor" dedi.
Rusya, kişisel veriler için giderek büyüyen bir yasadışı pazara sahiptir. Bu nedenle, herhangi bir telefon numarasını almak ülkede çok kolaydır. Araştırmacı gazeteciler ayrıca, Navalni ile tam olarak aynı zaman diliminde Navalni'nin seyahat ettiği bölgelere giden yolculara ilişkin bir yığın uçuşu tek tek inceledi. Navalni’yi takip etmekle görevlendirilen FSB çalışanları bazen gerçek pasaportlarını kullandılar bazen de sahte pasaportlar kullandılar. Bu yüzden kimliklerini belirlemek zorlaştı. Fakat Navalni ile aynı zamanda aynı bölgelerde olduklarını kanıtlamayı başardılar.
“Hayatta kalmam tamamen tesadüftü"
İlginç bir şekilde, Navalni'nin de belirttiği gibi, saldırganlar WhatsApp veya Telegram kullanmak yerine anında mesajlaşma yoluyla mesaj atarak zehirleme operasyonunun FSB'de görevli planlayıcısı Oleg Tayakin ile iletişim kurdular. Ve görevdeyken kontörlü cep numaralarını kullanmalarına rağmen, ekipten biri Aleksandrov, fakirleşmiş olmalı ki rutin, faturalı hattından birkaç kez arama yaptı. Bu da araştırmacıların Navalni'nin hâlâ oradayken Rus ekibin Novosibirsk ve Tomsk'ta olduğunu konum bilgileriyle tespit etmelerini sağladı.
Putin yıllık basın toplantısında haberi ve araştırmayı küçümsedi: “Peskov [Putin'in basın sekreteri Dmitry Peskov] dün bana istihbarat hizmetlerimize ilişkin verilerle ilgili en son uydurmalardan bahsetti… Bu bir tür araştırma değil, bu Amerikan istihbaratının materyallerinin meşrulaştırılması teşebbüsüdür" dedi. Putin şaşırtıcı bir şekilde, FSB çalışanlarının izlendiklerini bildiklerini de söyledi: "Telefonlarını gerekli gördükleri yerde kullanıyorlar ve bulundukları yere saklamıyorlar... Bu, Berlin kliniğinin bu hastasının [Navalni] ABD özel servislerinin desteğini aldığı anlamına geliyor" dedi.
Kremlin, CIA ile birlikte çalıştığını iddia ederek Navalni'yi karalamaya çalışıyor. Bu yeni değil. Ancak Putin'in Bellingcat raporuyla ilgili iddiaları, geçtiğimiz Pazartesi günü The New York Times'da yayınlanan bir makaleden de ilham almış olabilir.
The New York Times muhabiri Michael Schwirtz imzalı bir makalede, Bellingcat raporunu doğrulamanın dışında üst düzey bir Alman güvenlik yetkilisinden bahsedildi ve CIA ve Britanya'nın MI6'sının, Navalni'nin klinik tedavi için Berlin'e gelmesinden kısa bir süre sonra FSB ajanlarının kimlikleri de dahil olmak üzere Alman yetkililere aynı bilgileri verdiği ileri sürüldü.
Putin’in Bellingcat’ın araştırmasını gözden düşürme girişimleri ne olursa olsun, Kremlin, Navalni’nin FSB'nin izleme yaptığını, izleme yapan ekibin Moskova’daki kimyasal silah araştırmalarında yer alan yöneticileri ile iletişimde olduklarını ve aynı ekibin FSB'ye ve Putin'in uzun zamandır müttefiki olan Bortnikov'a rapor vermesini açıklamakta zorlanacak.
Aynı zamanda bir avukat olan Navalni Ekho Moskvy'ye verdiği demeçte şunları söyledi: "Bortnikov bunu asla kendi başına yapmazdı, çünkü bu gerçek bir terörist eylemdir, abartı yok. Bu, Rusya Ceza Kanunu’nda terörist eylem olarak kabul edilmiştir "
Rusya Devlet Başkanı Putin gazetecilere verdiği demeçte, istihbarat Navalni'yi öldürmek isteseydi, ‘Almanyadaki hasta’nın işini bitireceklerini" söyledi. Putin, "karısı bana başvurdu ve hemen Almanya'da tedavi olması için serbest bırakılması emrini verdim" diye ekledi.
Ancak Putin’in emri, Navalni’nin 2 gün hastanede kalmasının ardından, Putin’in yanlışlıkla toksin izlerinin Alman doktorlar tarafından keşfedilmeyeceğine dair güvence alması üzerine verildi.
Navalni aynı röportajda, “Mesele şu ki, hayatta kalmam bir tesadüftü. 2,5 saat daha uçmam gerekti ve o uçakta yaklaşık 45 dakika içinde öleceğim garanti olacaktı. Kimyasal silah uzmanlarının belirttiği gibi, belirli bir zaman diliminde birini öldürecek kesin dozu belirlemek mümkün değildir. Bu sinir ajanından çok fazla kullanılırsa kurban hemen ölebilir ama yakınındaki kişiler de kontamine olabilir” dedi.
Gazeteci ekibi, "Araştırmamız ayrıca, ağustos ayında Navalni’nin hayatına yönelik zehirleme girişiminin Kremlin’in en yüksek kademelerinin emri ile yapıldığını kanıtlayan telekomünikasyon ve seyahat verilerini de ortaya çıkardı" diye yazdı.
Bellingcat raporu, şimdiye kadar Navalni'nin zehirlenmesini soruşturmayı reddeden Kremlin için ciddi zorluklar sunuyor. Pazartesi günü yayınlanan bir videoda Navalni, izleyicilerine kimlikleri ifşa edilen FSB görevlilerinin fotoğraflarını göstererek, bu kişiler hakkında bildiklerini paylaşmaya çağırdı.
CNN, FSB subayı Tayakin'in Moskova'daki evinin kapısına kadar gitti. Rusça konuşan CNN'in baş uluslararası muhabiri Clarissa Ward Oleg Tayakin’e Navalni zehirlenmesine ilişkin sorular soruyordu ki Tayakin kapıyı çarparak kapadı ve sessiz kaldı.
Rus siyasi yorumcu Anton Orekh, “Bu araştırma önemlidir çünkü Rusya'nın nasıl bir hükümeti olduğu ve ülkemizde ne tür insanların iktidara geldiği konusunda artık yanılsamalar olmayacak… Aylarca, hatta yıllarca özel bir operasyonun nasıl hazırlandığını, milyonlarca rublenin nasıl harcandığını, tüm kurumların ve gizli departmanların seferber edildiğini görüyoruz. Ve sonuç, başarısızlık! Bu soruşturma sadece devlet terörizmiyle ilgili bir hikâye değil, aynı zamanda tam olarak bir devletin çöküşüyle ilgili bir hikâyedir" yorumunu yaptı.
Rusya’da Petersburg yasama meclisinden bir milletvekili, Maxim Reznik ise Meclis’te yaptığı konuşmada, "Yetkililer, Aleksey Navalni’nin hayatına yönelik teşebbüsle ilgili soruşturma konusunda sessiz. Herkes çarın yarın söyleyeceği şeyi bekliyor" diyerek tepkisini gösterdi.
Kaynaklar: Bellingcat, Daily Beast
Yorumunuz