Çalışmaları radikal İslam ve cihatçı guruplar üzerine yoğunlaşan Türkiyeli araştırmacı gazeteci Doğu Eroğlu, Birgün gazetesinde yayımlanan bugünkü makalesinde, IŞİD’in (İslam Devleti) Türkiye Vilayeti'nin faaliyetlerine değindi.

Eroğlu, 28 Ocak’ta İstanbul Sarıyer’deki Santa Maria Kilisesi’ne gerçekleştirilen silahlı saldırının, 1 Ocak 2017 tarihli İstanbul-Reina saldırısının yedi yıl sonrasında IŞİD’in Türkiye toprakları üzerinde gerçekleştirebildiği ilk şiddet eylemi olma özelliği taşıdığına işaret etti.

Santa Maria Kilisesi’ne yapılan saldırının IŞİD’in Türkiye Vilayeti tarafından üstlendiğini hatırlatan Doğu Eroğlu, IŞİD Türkiye Vilayeti’nin 2017’de kurulduğunu ve yönetiminin defalarca değiştiğini belirtti.

Araştırmacı gazeteci, ‘2017’de kurulan ve 2019’da dikkatimizi çeken IŞİD’in Türkiye Vilayeti’nin, önceden iş birliği yaptığı yerli Selefi cemaatlerle ilişkisini sürdürememesi IŞİD’in yabancı topluluklara bel bağlamasına yol açıyor. Ancak Türkiye’nin göç konusundaki üst politikaları, IŞİD’e karşı tasarlanmış bütüncüllükten uzak önleme çalışmalarını daha da zorlaştırıyor’ değerlendirmesini yaptı.

‘Türkiye’de IŞİD’le işbirliği yapmış kadroların yeniden IŞİD’le çalışmaya ilgi göstermemesi, IŞİD’in Türkiye Vilayetini, Mahmut Özden gibi, edindiği titri esnaftan haraç kesmekte kullanmaktan çekinmeyen kişilerle çalışmaya mecbur bıraktı. Benzer sorunların eylemler için lojistik sağlanırken ya da silah ve patlayıcı ayarlanırken meydana geldiğini söylemek de mümkün’ saptamasını yapan gazeteci, yazısını şu değerlendirmelerle bitirdi:

‘Türkiye’de idare, ülkedeki dikkate değer yerli Selefi toplulukların önde gelen figürlerini davalar ve mahkumiyetlerle kontrol altında tutmaya çalıştıysa da, artık bu yönteme ihtiyaç duyulmadığı görülüyor. İslam Devleti’ne katılmış ve bir dönem IŞİD’le yol arkadaşlığı yapmış Türkiyeli Selefiler, IŞİD’in bugün savunduğu değerleri hala benimsiyor olsalar bile, örgütün politik hedefleri ile kendi yerel ajandalarının örtüşmediğini görebiliyor. Liderliği neredeyse buharlaşmış ve dünyanın farklı birkaç coğrafyasındaki nüfuz adacıklarını koruyabilmek dışında somut kazanımı kalmamış örgütün politik çıkarları için Türkiye’deki hayatlarını zorlaştırmak istemeyen yerli Selefi topluluklar ile IŞİD arasındaki mesafenin oldukça açıldığı söylenebilir. 

Ancak aynısını Türkiye’de yaşamını sürdüren yabancı Selefi topluluklar için söylemek mümkün olmayabilir. Güvenlik birimleri çok uzun zamandır güncel IŞİD faaliyetlerini Samsun, Bursa, Sakarya ve İstanbul’da yoğunlaşan yabancı toplulukları arasında arıyor ancak göçe ilişkin üst politikalar yüzünden bu çabalar da giderek güçleşiyor.’

Makalenin tamamını okumak için tıklayınız: Birgün gazetesi, Doğu Eroğlu

Doğu Eroğlu, IŞİD Türkiye Vilayeti ile ilgili olarak gazeteci Hediye Levent’le daha önce yaptığı bir programda, IŞİD’e Türkiye’den aileleri ile birlikte katılanların Türkiye’de yaşanan ‘adaletsizlik’, ‘eşitsizlik’ gibi sorunlar nedeniyle radikalleştiklerini ve İslam Devleti toprağı ilan edilen ülkelere seyahat edebildiklerine dikkat çekmişti. 

Radikalleşmenin sebeplerinin ortadan kaldırılması için çok ciddi sosyal politikalara ihtiyaç olduğunu ifade eden Eroğlu, Avrupa’da radikalleşenlerle benzer şekilde mücadele edildiğini, bu kişilerin bulundukları ülkeleri terk etmesinde kolaylıklar sağlanıp, vatandaşlıktan çıkarılarak kolay yolun tercih edildiğini vurgulamıştı. Gazeteci, Türkiye gibi Avrupa’da da radikal İslam’a yönelişin durdurulması için gerekli sosyal politikaların uygulanmadığını kaydetmişti.

Doğu Eroğlu'nun 2018'de İletişim Yayınları'ndan çıkan 'IŞİD Ağları' isminde bir kitabı bulunuyor.