Dünyanın en köklü kuruluşlarından biri olan Paris Darpanesi’nin (Monnaie de Paris) CEO’su Marc Schwartz, doların mutlak gücünün Donald Trump'ın politikaları nedeniyle zayıflatıldığını, ancak düşüşünün yavaş olacağını düşünüyor.

Schwartz, para politikaları konusundaki uzmanlığını, mart ayında yayımlanan ve ekonomist Christian de Boissieu ile birlikte yazdığı "Yeni Para Savaşı" (La Nouvelle Guerre Des Monnaies) adlı kitapta da ortaya koyuyor. 

Schwartz, 9. yüzyıldan (864) bu yana faaliyette olan Fransa’nın madeni para basan, tarihi darphanesini 2018’den beri yönetiyor ve para piyasalarını yakından takip ediyor. 

Dolar sarsıldı ancak bir anda çökmeyecek

Le Monde’a konuşan Marc Schwartz, ABD eski Başkanı Donald Trump’ın ticaret savaşları ve ekonomik politikalarının, doların küresel güvenini sarstığını ancak doların bir anda çökmesini beklemediğini ifade etti.

Schwartz, Trump’ın nisan ayında açıkladığı karşılıklı vergi tarifeleri sonrası, finans piyasalarının dolardan, ABD Hazine tahvillerinden ve hisse senetlerinden aynı anda çıkış yapmasının küresel bazda dolara olan güveni sarstığını belirtti.

" Artık bütün paralar güvene dayanıyor. Bir kağıt parçasının veya bir metal parçasının parasal bir değerinin olduğuna çok güçlü bir şekilde inanmanız gerekir. Peki buna neden inanıyoruz? Çünkü parayı basan kuruma ve zaman içerisinde değerini koruyabilme yeteneğine güveniyoruz. ABD'de Donald Trump'ın açıklamaları ve peş peşe yaptığı açıklamalar genel bir belirsizlik havası yarattı.” dedi.

“Doların küresel döviz rezervlerindeki payı 20 yılda %70’ten %60’ın altına düştü”

Schwartz, doların küresel döviz rezervlerindeki payının yirmi yıl önce %70 seviyesindeyken bugün %60’ın altına gerilediğini vurgulayarak şöyle konuştu:

“Para meselelerinde süreçler uzun vadede işler: Dolar, 20. yüzyılın ilk on yıllarında İngiliz sterlininin yerini alırken bu geçiş yirmi ila otuz yıl sürdü. Bugün de benzer bir süreci açıkça görebiliyoruz: Dünyanın ekonomik plakaları yer değiştirmeye başladı; Amerika Birleşik Devletleri’nin ağırlığı azalıyor, Çin güç kazanıyor ve BRICS ülkeleri [Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika] ekonomilerini 'dolar bağımlılığından kurtarma' isteklerini açıkça ortaya koyuyor." 

10 yıl içinde dolar, euro ve yuanla, rekabet halinde üçlü bir yapı oluşacak

Mevcut uluslararası para sisteminin dolar ve euro arasında asimetrik bir dengeye dayandığını belirten Schwartz, doların %60, euronun ise %20 civarında bir pazar payına sahip olduğunu aktardı. İngiliz sterlini ve Japon yeninin %5, Çin yuanının ise yalnızca %2-3 seviyesinde olduğunu hatırlattı.

Schwartz, önümüzdeki on yıl içinde bu ikili yapının üçlü bir yapıya dönüşebileceğini söyledi:

“Dolar hakimiyetini sürdürecek ama bugünkü kadar değil. Euro, tek geçerli alternatif olması ve doların şu anki düşüşünün mevcut gelişmeleri hızlandırması ve euro için gerçek bir fırsat oluşturması nedeniyle ivme kazanabilir. Ancak Avrupa finans piyasaları Amerikan piyasaları kadar birleşik ve geniş değil. Alman borçları için bir piyasa var, Fransız borçları için başka bir piyasa var vs.

Yuan ise Çin'in artan ekonomik ağırlığına rağmen yükselişte zorlanıyor, çünkü Çin para biriminin tam olarak konvertibl olmasına izin vermiyor. Ancak bir para biriminin uluslararası rol oynayabilmesi için sermayenin tam bir dolaşım özgürlüğüne sahip olması gerekir.” yorumunu yaptı.

Röportajın tamamını Le Monde’dan okuyabilirsiniz.