İsrail Savunma Kuvvetleri'nin Beyrut'ta düzenlediği ve en az 14 kişinin ölümüne yol açan hava saldırısının daha da yıkıcı bir çatışmaya dönüşmesinden endişe ediliyor.

Birleşmiş Milletler, İsrail'in Beyrut'ta düzenlediği hava saldırısında, aralarında Hizbullah’ın en üst düzey askeri konseyinde yer alan İbrahim Akil’in de bulunduğu en az 14 kişinin ölmesi ve  66 kişinin yaralanmasının ardından, İsrail ile İran'ın müttefikleri Hizbullah ve Hamas arasında şiddetin artmasının yıkıcı bir bölgesel çatışmaya yol açabileceği uyarısında bulundu.

Saldırıda, ABD tarafından 1983 yılında Beyrut'taki ABD büyükelçiliğine düzenlenen bombalı saldırıyla bağlantısı olduğu iddiasıyla aranan İbrahim Akil de hayatını kaybetmişti. Akil, İsrail ile 40 yılı aşkın süredir devam eden çatışmalardan sağ kurtulan Hizbullah'ın askeri kanadının son kurucu üyelerinden biriydi.

İsrail, Hizbullah'ın seçkin Radwan özel kuvvetlerinin lideri Akil'in, birliğin 10 diğer kıdemli komutanıyla birlikte öldürüldüğünü doğruladı. 

Hava saldırısı, Hizbullah üyelerinin sıklıkla taşıdığı binlerce çağrı cihazı ve telsizin aynı anda patlatıldığı iki aşamalı sıra dışı bir operasyonun ardından bu hafta Lübnan'ı sarsan bir dizi saldırının sonuncusuydu. İsrail tarafından gerçekleştirildiği varsayılan operasyonda 3.000'den fazla kişi yaralandı ve en az 42 kişi öldü.

Lübnan'ı kasıp kavuran çağrı cihazı ve telsiz patlamalarıyla, sadece birkaç saat içinde binlerce yaralı hastanelere akın etti. Doktorlar, acil servislerde, yatak yetersizliği nedeniyle bunalmış personelin hastaları yerde tedavi etmek zorunda kaldığı kıyamet sahnelerini anlattı.

Birçok hasta ellerini ve gözlerini kaybetmişti. Çoğu patlama anında çağrı cihazlarına uzanıyordu veya cihazları yüzlerine götürmüştü.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, saldırıları kınayarak, bu saldırıların uluslararası hukuku ihlal ettiğini ve savaş suçu teşkil edebileceğini kaydetmişti.

Turk, BM Güvenlik Konseyi'ne yaptığı açıklamada, "Uluslararası insancıl hukuk, görünüşte zararsız taşınabilir nesneler biçimindeki bubi tuzağı cihazlarının kullanımını yasaklıyor" demiş ve eklemişti: "Siviller arasında terör yaymayı amaçlayan şiddet uygulamak bir savaş suçudur."

BM Siyasi İşler Şefi Rosemary DiCarlo cuma günü geç saatlerde şunları söyledi: "Şu ana kadar tanık olunan yıkım ve acıyı bile gölgede bırakabilecek bir yangın görme riskiyle karşı karşıyayız."
İsrail'in saldırılarını görüşmek üzere toplanan BM Güvenlik Konseyi'nin bir toplantısında konuşan DiCarlo, "Böyle bir çılgınlıktan kaçınmak için çok geç değil. Diplomasi için halen yer var. Ayrıca, taraflar üzerinde nüfuz sahibi olan üye devletleri nüfuzlarını şimdi kullanmaya şiddetle teşvik ediyorum." dedi.

Kaynak: The Guardian