Dünya

'Otoriter rejimler bu tür resmi saldırganlıklar olmadan sürdürülebilir olamaz'

Financial Times, Rusya Federasyonu eski Devlet Başkanı Boris Yeltsin'in ilk Dışişleri Bakanı olarak görev yapmış Rus siyasetçi Andrey Kozirev ile görüştü. Kozirev, 'Maalesef Rus halkını uyandırmak için, boşalan buzdolabının televizyonda gösterilen propagandayı deldiği bir durum yaratmanız gerekiyor' dedi.

Financial Times’in eski Moskova muhabiri, şu anda ABD iş ve siyaset muhabiri olan Courtney Weaver, Ekim 1991'den Ocak 1996'ya kadar, Rusya Federasyonu eski Devlet Başkanı Boris Yeltsin'in ilk Dışişleri Bakanı olarak görev yapmış Rus siyasetçi Andrey Kozirev ile görüştü.

Kozirev, Boris Yeltsin’in dışişleri bakanı olarak göreve başladığında sadece 39 yaşındaydı. SSCB'nin çöküşünün ardından Kozyrev Rusya Federasyonu'nun ilk dışişleri bakanıydı ve Sovyet sonrası ilk ABD-Rusya görüşmelerinde ve eski Sovyet cumhuriyetlerinin NATO'ya girmesine izin verilip verilmemesi konusundaki erken tartışmalarda ön sırada yer aldı.

Kozirev, Boris Yeltsin'le...

Kozirev'in anılarında aile tatillerine beraber gittiği Yeltsin'e dair açık bir sevgi olsa da Yeltsin’e dair hayal kırıklığının, diğer yabancı liderlerin yararlanmaya çalıştığı bir nokta olarak Yeltsin'in içki içmesi olduğunu belirtiyor. Dönemin Polonya cumhurbaşkanı Lech Walesa’nın 1993'te özellikle Yeltsin’in sarhoş olduğu bir gecede Yeltsin'i Polonya'nın NATO'ya katılma hedefini desteklemeye ikna ettiği biliniyor. Kozirev'in nihayetinde kabul ettiği, ancak o zamanlar bunun erken gerçekleştiğini düşündüğü bir hedefti bu...

Rusya'nın demokrasiye dönüşü Batı ve Amerikalılar olarak bir oldubitti olarak görülüyordu

Hem kendi anılarında ve hem de onunla birlikte çalışan ABD dışişleri bakanlığı yetkililerinin anılarında Kozirev, iyi niyetli, reform yanlısı bir demokrat, hem milliyetçi siyasi muhalifler hem de Batı ve ayrıca ülkesinin demokrasiye dönüşünün bir oldubitti olduğuna inanan Amerikalı ortakları tarafından önü kesilmiş biri olarak tanımlanıyor.

Yeltsin'in 1996 yeniden seçim kampanyası sırasında Yeltsin’i umutsuzca Batı yanlısı bir rotada tutmaya çalışırken, yakında görevden alınacağına dair sürekli haberler çıkıyordu. Rus Duması'nda iki dönem görev yaptı, ardından siyaseti ticaret için bıraktı ve bugün ABD’de bir gıda dağıtım şirketine ortak olduğunu söylüyor.

On iki yıl önce, Kozirev ve ailesi ABD'ye yerleşti. Ancak Kremlin'in muhaliflerine yönelik artan tehdit göz önüne alındığında, röportajın yapıldığı şehrin açıklanmasını istemedi. Rus yönetiminin gözünde CIA'den olduğu ileri sürülüyor ve “bunu çok isterdim ama kimse bana iş teklif etmiyor" diyerek hakkındaki iddialarla dalga geçiyor.

Sovyet döneminden kalma iktidar oyuncularının çoğu için “soğuk savaş hiç durmadı”

Bugün iç ve jeopolitik olarak tüm sorunların 1990'ların talihsiz reformlarından kaynaklanıp kaynaklanmadığı sorusuna cevaben Sovyet döneminden kalma iktidar oyuncularının çoğu için “soğuk savaş hiç durmadı” diyor ve ekliyor: “ABD'de, batıda çoğu insanın anlamadığı şey bu. Bu yüzden [son olaylarda] şaşırıyorlar ve ben şaşırmıyorum."

Mühendis babası Sovyet döneminde resmi ticaretle ilgili iki yıllık bir görevdeyken 1951'de Brüksel'de doğan Kozirev, tesadüfen Nato'nun merkezinde doğmuş olmasının milliyetçi muhalifler arasında her zaman şüphe kaynağı olduğunu söylüyor.

Kozirev, okuldan sonra bir fabrikada tamirci olarak çalışmasının ardından diplomatlar için bir eğitim alanı olan Moskova Devlet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü'ne kabul edildi. Dışişleri bakanlığında hızla yükseldi ve 1989'da Sovyetler Birliği'nin ABD ile daha yakın ilişkiler geliştirmesini savunan bir makale yayınlayarak ün kazandı. Aynı makale daha sonra görevden alınmasına yol açmış olsa da, zamanın dışişleri bakanı Eduard Shevardnadze Kozirev’i terfi ettirdi. Bir yıl sonra Yeltsin için çalışmaya başlamıştı.

Clinton yönetimi reformcuları olduğu gibi kabul etti. ABD yönetimi 2 ay içinde her şeyin tersine çevrilebileceğine inanıyordu

Reformcuların ülke içindeki milliyetçi muhaliflerinin üstünlük kazanmasına izin verdiğine inandığı Washington'daki Clinton yönetimiyle olan ilişkilerinde hüsrana uğradı. Kozirev “[George HW] Bush yönetiminin adamları, soğuk savaş savaşçılarıydılar ve Sovyetler Birliği'nin ne olduğunu biliyorlardı ve iki ay içinde her şeyi tersine çeviremezdik. Clinton yönetimi, [reformcuları aralarındaki milliyetçileri görmezden gelerek] olduğu gibi kabul etti" tespitini yapıyor.

Kozirev her iki tarafı da soruna karşı uyarmaya çalıştı. 1992'de Avrupa'da Güvenlik ve İşbirliği Konferansı'nın dışişleri bakanlarına soğuk savaş tarzı bir konuşma yaptı ve Batı'yı kızdırdı. Eski Sovyet cumhuriyetlerinin Rus hakimiyetindeki yeni bir federasyona katılmasını önerdi. Aynı zamanda Yeltsin'e verilen mesaj şuydu: Eğer [demokrat karşıtı] muhalefeti dinlerseniz, yerinizde kalacaksınız."

Yeltsin reformculara sırıtını dönerek muhafazakârlara yakınlaştı ve Putin'i halefi seçti

Birkaç yıl boyunca bu politka işe yaradı. Bununla birlikte, nihayetinde Yeltsin, Kozirev'i ve diğer reformcuları dışlamaya, reformcu kabine üyelerini muhafazakârlarla değiştirmeye ve o zamanlar Federal Güvenlik Servisi'nin direktörü Vladimir Putin'i halefi olarak görmeye başladı.

Rusya'nın işgalinin kendisi için bir şok olup olmadığı sorusunu, ABD istihbarat raporlarına rağmen böyle bir işgali beklemediğini, "Kesinlikle. Çok küstahça. Yani düşünülemez . . . Bu yüzden insanlar [Putin'in] deli olduğunu düşünüyor" cevabınıı veriyor.

“Otoriter rejimler bu tür resmi saldırganlıklar olmadan sürdürülebilir olamaz. Çünkü içeride istikrarsızlar”

Kozirev Putin'in kendi adına mantıklı davrandığını düşünüyor. Zira “otoriter rejimler bu tür resmi saldırganlıklar olmadan sürdürülebilir olamaz. Çünkü içeride istikrarsızlar” diyor. Dahası, Putin'in Ukrayna halkının gerçekten Moskova tarafından özgürleştirilmek istediğine inanmaya başladığını düşünüyor.

Propagandasıyla Rus halkını beslediği tüm bu yalanlara Putin'in de inandığını söylüyor.

Kozirev, Volodimir Zelenski'ye hayranlık duyuyor ve "Churcill gibi gerçek bir savaş zamanı başkanı olduğu kanıtlandı" diyor. Ancak Ukrayna Cumhurbaşkanı’nın Ukrayna'ya yardım etmek için yeterince şey yapmadıklarını savunduğu AB, ABD ve NATO ile olan hayal kırıklığını o da paylaşıyor.

Putin'in Ukrayna'dan geri çekilmekte endişesi olmaz çünkü zaten iktidarda kalmayı garantilemiş durumda

Kozirev, Putin'in Ukrayna'da rotayı değiştiremeyeceği fikrini reddediyor. "Geri çekilemeyeceğine dair tüm bu konuşmalara katılmıyorum. Batılı politikacılar [Joe] Biden, [Boris] Johnson için geri adım atmak, kamuoyunu kaybetmeniz anlamına geliyor” diyor ama Putin'in böyle bir endişesi olmadığını vurguluyor.

Kozirev, mevcut ABD, AB ve İngiltere yaptırımlarının etkili olduğuna inanıyor, fakat batının emrindeki tüm misilleme önlemlerinin derhal ve aynı zamanda uygulanması gerektiğine inanıyor.

"Putin] ile savaşacaksanız, ilk yumrukta elinizden geldiğince güçlü yumruk atmalısınız. Yaymayın, hepsini birden yapın"

Kozirev, “[Putin] ile savaşacaksanız, ilk yumrukta elinizden geldiğince güçlü yumruk atmalısınız. Yaymayın, hepsini birden yapın" ifadelerini kullanıyor.

Oligarklar güçsüz değil

Kozirev, bazı Rus oligarklarının ve ortaklarının, 1990'ların kanlı ve acımasız özelleştirme savaşlarına atıfta bulunarak, Rusya Başkanı’nı etkileme konusunda oligarkların güçsüz oldukları iddialarını da reddediyor ve "Artık varlıkları baskı altında olduğuna göre bunu hatırlayacaklar” diyor.

"Maalesef Rus halkını uyandırmak için, boşalan buzdolabının televizyonda gösterilen propagandayı deldiği bir durum yaratmanız gerekiyor”

Daha geniş ekonomik yaptırımlar altında, Rus nüfusu acı çekecek, ancak bunun gerekli bir kötülük olduğunu söylüyor. Kozirev, “Maalesef Rus halkını uyandırmak için, boşalan buzdolabının televizyonda gösterilen propagandayı deldiği bir durum yaratmanız gerekiyor” diyor.

Rus halkının Ukrayna'da meydana gelen vahşetlerin sorumluluğunu üstlenip üstlenmediğini veya halkın da Putin'in otoriter rejiminin kurbanları olup olmadığı konusuna ilişkin olarak Kozirev, peygamberlerden birinin “İnsanların başlarındaki hükümdarları hak ettiğini” söylediğini anımsatarak, “Şu anda Rus ordusunda savaşan adamlar nereden geliyorlar? Halktan geliyor. Nazi Almanyası gibi. Elbette Almanya'daki herkes Nazi değildi. Ama sonunda bütün bir ulus aklını başına toplamak ve az ya da çok sorumlulukla yüzleşmek zorunda kaldı” diyor.

Kozirev, reformcuların 1996'da Yeltsin’e ve halefi seçtiği Putin’e meydan okumak için kendi adaylarını ortaya koyması gerektiğini söylüyor ve Putin karşıtı muhalefetin yüzlerinden biri haline gelen ve 2015'te Kremlin yakınlarında vurularak öldürülen Kozirev'in reformcu ve arkadaşı olan Boris Nemtsov gibi bir adayın zamanında çıkmış olması gerektiğini belirtiyor.

Kozirev, ölümünden önce Nemtsov'un Putin'in iktidara geldiğinde yaptığı ilk şeylerden birinin Sovyet milli marşını tekrar resmi marş haline getirmek olduğunu belirttiğini kaydediyor.

Rusya'da beyin göçü var: Birçok insan ya Londra'ya ya Türkiye'ye ya da Gürcistan'a gidiyor

Kozirev, daha önce Rusya’da kalan birçok arkadaşının ayrıldığını söylüyor. "Öyle ya da böyle tanıdığım insanlar ya Londra'ya ya Türkiye'ye ya da Gürcistan'a gidiyorlar. Bu bir beyin göçü. Rusya'ya bir darbe daha" diyor.

Kozirev Ukrayna’ya dair ülkenin “önemli ölçüde tahrip olacağına” inanıyor. Ancak yine de, Ukrayna'nın Rusya'yı işgalden bu yana ele geçirdiği topraklardan geri itebileceğine inanıyor. Batı'nın, savaş bittiğinde Ukrayna'nın “müreffeh bir ülke” olabilmesi için yeterli desteği sağlayacağını umuyor. Putin'in korktuğu şeyin bu olduğunu, bunun “Putin’in kabusu" olduğunu düşünüyor.

Rusya'ya gelince, ekonomik çöküşle karşı karşıya kalacağına inanıyor, ancak yeni ve daha iyi bir rejimin ortaya çıkmasını umuyor. Batı'nın Putin'in siyasi ölüm şansı konusunda çok sersem olup olmadığı ve Putin’in halefinin daha da kötü olma ihtimali var mı sorusuna cevaben ise kinaye ile “Muhalefeti hapse atan bir diktatör mü? Ukrayna'da mı yoksa Moldova'da mı savaş başlatacak?" diyor ve Putin'den daha kötüsünün iktidara gelme ihtimalin olmadığını ima ediyor.

Kaynak: Röportajın bütününü Financial Times’dan okuyabilirsiniz.

:
share
Siteyi Telegram'da Paylaşın
Siteyi WhatsApp'ta Paylaşın
Siteyi Twitter'da Paylaşın
Siteyi Facebook'ta Paylaşın