Bilgisayar korsanlığı, şantaj materyali oluşturmak, dezenformasyon yaymak, yanlış istihbarat oluşturmak, seçimleri fiziksel olarak bozmak ve hedefli sosyal medya kampanyalarını dağıtmakta uzmanlaşan ve 33 seçime müdahalede bulunduğunu iddia eden bir grup israilli dezenformasyon uzmanı araştırmacı gazeteciler tarafından deşifre edildi.

Yayın organları Fransa Radyosu, Haaretz ve TheMarker'dan üç gazeteci, seçimleri ertelemek için yardım isteyen, siyasi açıdan istikrarsız bir Afrika ülkesi adına çalışan danışmanlar gibi davranarak, İspanyolca ‘Jorge’ takma adını kullanan Tal Hanan ve ekibine yaklaştı.

Sonradan adının Tal Hanan olduğu ortaya çıkan ekibin lideri, danışman sandığı üç gazeteci ile Temmuz ve Aralık 2022 arasında, İsrail’de Tel Aviv kentine yakın Modi’in şehrindeki ofisinde gerçekleşen ve gizlice filme alınan toplantılar yaptı.

Muhabirler sonunda ‘Jorge’nin gerçek adının, medyada siber güvenlik uzmanı olarak anılan, kendisini terörle mücadele uzmanı olarak tanımlayan Tal Hanan olduğunu keşfetti.

Hanan, ekibinin finans, sosyal medya ve kampanyalarda uzmanlığa sahip olduğunu kaydetti ve toplantılarda dünya genelindeki altı ofisleri üzerinden "psikolojik savaş" yaptıklarını ileri sürdü. Hanan'ın meslektaşlarından dördü, grubun CEO'su olarak tanımlanan kardeşi Zohar Hanan da dahil olmak üzere bu toplantılara katıldı.

Hanan, potansiyel müşterilere yaptığı ilk konuşmada, Afrika'da bir seçime karıştıklarını, Yunanistan'da ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde birer ekipleri olduğunu, 27'si başarılı olmak üzere başkanlık düzeyinde 33 seçim kampanyası tamamladıklarını aktardı. Daha sonra, ABD'de iki "büyük projede" yer aldığını, ancak doğrudan ABD siyasetine karışmadığını iddia etti.

Hanan ve ekibi, gizli gazetecilere verdiği demeçte, Bitcoin veya nakit gibi kripto para birimleri ile birlikte çeşitli para birimlerinde ödeme kabul edeceklerini söyledi. Seçimlere müdahale için 6 milyon ila 15 milyon Euro arasında ücret talep etti.

Ancak, İngiliz The Guardian'a Jorge’nin faaliyetleri ile ilgili sızdırılan e-postalarda, Hanan'ın daha mütevazı ücretler aldığı görüldü. Bunlardan birinde, 2015 yılında Latin Amerika ülkesinde sekiz haftalık bir kampanyaya katılmak için, artık feshedilmiş olan İngiliz danışmanlık şirketi Cambridge Analytica'dan 160.000 dolar istediği belli oluyor.

Sızdırılan diğer belgelerse Jorge ve ekibinin 2015'te Nijerya başkanlık yarışında gizlice Cambridge Analytica ile birlikte çalıştığını ortaya koyuyor.

Toplantılarda Yarı Otomatik Avatar oluşturma ve ağ dağıtım sisteminin herhangi bir dilde kullanılabileceğini ve bunun bir hizmet olarak satıldığını söyleyen Hanan, gizli gazetecilere sistemin arayüzünü gösterdi. Düzinelerce avatar arasında gezinen Hanan, uyruk ve cinsiyet seçmek için sekmeleri kullanarak ve ardından profil resimlerini isimlerle eşleştirerek sahte profillerin anında nasıl oluşturulabileceğini örnekleriyle verdi.

Toplantıda, "İspanyol, Rus, Asyalıları, Müslümanları görüyorsunuz. Birlikte bir aday yapalım" dedi ve beyaz bir kadının görüntüsüne karar vermeden önce, "Sophia Wilde, ismi beğendim. Ingiliz. Zaten e-postası, doğum tarihi, her şeyi var" dedi.

Thje Guardian gazetesi ve diğer gazetelerden ve bağımsız araştırmacı gazetecilik kuruluşlarından gazeteciler görüntülerin gerçek kişilerin sosyal medya hesaplarından toplandığını kanıtlayan birkaç örnek buldu. Örneğin "Sophia Wilde"ın fotoğrafı, Leeds'te yaşayan bir kadına aitti ve bir Rus sosyal medya hesabından çalınmış gibi görünüyordu.

Hanan'ın gizli gazetecilere söylediklerine göre, 30.000'den fazla avatardan oluşan çok uluslu bir troll orduyu kontrol ediyordu.

Hanan, muhabirlere Telegram ve Gmail hesaplarına nasıl nüfuz edebileceğini de gösterdi. Bir vakada, günler süren Kenya'daki genel seçimlerde, "önemli bir adamın asistanı" olarak tanımlanan bir kişinin Gmail hesabını ekrana getirdi.

Hedefin e-postalarını, taslak klasörlerini, kişilerini ve sürücülerini tıklarken, "Bugün birinin Gmail'i varsa, bu, bir e-postadan çok daha fazlasına sahip oldukları anlamına gelir" dedi. Daha sonra şifreli bir mesajlaşma uygulaması olan Telegram'daki hesaplara nasıl erişebildiğini gösterdi.

Nüfuz ettiğini iddia ettiği Telegram hesaplarından biri Endonezya'daki bir kişiy; diğer ikisi ise genel seçimlere katılan Kenyalılara aitti ve Kenya'da cumhurbaşkanlığını kazanan o zamanki aday William Ruto'ya yakın görünüyordu.

Sunumda Hanan,"Bazı ülkelerde Telegram'ın güvenli olduğuna inandıklarını biliyorum. Size ne kadar güvenli olduğunu göstereceğim" dedi ve o sırada Ruto için çalışan Kenyalı bir stratejistin Telegram temaslarını gösterdi.

"Merhaba nasılsın canım" sözlerini yazan Hanan, Kenyalı stratejistin hesabından irtibatlarından birine bir mesaj göndermiş gibi görünüyordu. "Sadece izlemiyorum" diye övünen Hanan, mesajlaşma uygulamasını manipüle etmenin bir rakibin seçim kampanyasında kaos yaratmak için nasıl kullanılabileceğini açıkladı.

Stratejilerinin çoğu, rakip kampanyaları bozmak veya sabote etmek etrafında dönüyor gibi görünüyordu: Ekip, karısına bir ilişki yaşadığına yönelik yanlış bir izlenim vermek amacıyla Amazon aracılığıyla bir politikacının evine bir seks oyuncağı bile gönderdiğini ve teslim ettiğini iddia etti.

‘Jorge’ tarafından açıklanan yöntem ve teknikler, yıllardır hain aktörlerin sahtekârlıkları yaymasını veya sosyal medya platformlarındaki güvenliğin ihlal edilmesini önlemek için mücadele eden büyük teknoloji platformları için yeni zorlukları ortaya koyuyor. Seçimlere yönelik dezenformasyonda küresel bazda özel bir pazarın olduğuna yönelik kanıt ise, dünyadaki demokrasiler için bir alarm niteliğindedir.

Kaynaklar: OCCRP – The Guardian