Özel Haber

'Artık FATF standartlarının etkin bir şekilde uygulanmasına odaklanacağız'

Küresel AML / CFT Konferansı’nda konuşan FATF (Mali Eylem Görev Gücü) Başkanı Dr. Marcus Pleyer önemli açıklamalar yaptı.

Uluslararası Bankacılar Forumu (IBF, International Bankers Forum) tarafından Mali Eylem Görev Gücü'nün (FATF, Financial Action Task Force) desteğiyle 2-3 Haziran tarihleri arasında, online olarak düzenlenen Küresel AML / CFT Konferansı’nda FATF Başkanı Dr. Marcus Pleyer önemli açıklamalar yaptı.

FATF Başkanı Dr. Marcus Pleyer

FATF Başkanı’nın konuşmasında öne çıkan noktalar şöyle:

Sıkıntı FATF standartlarını yasal hale getirmekte değil, pratikte uygulanma oranının düşük kalmasındadır

2014’den bu yana, 120 ülke FATF’in IV’üncü karşılıklı değerlendirme sürecinden geçti. Ülkeler FATF standartlarını kendi yasal sistemlerine uyarlamıştır. Teknik uyumun sağlanması 2012’de, 206 ülkede %36 oranında iken bugün standartlara uyum oranı %76’ya çıkmıştır. Ve sadece 39 FATF üyesi ülkeye bakılırsa bu oranın %85’e çıktığını görüyoruz. Bu büyük bir başarıdır.

FATF standartlarını pratikte etkin bir şekilde uygulayan ülkeler ise dünya genelinde sadece %21’idir. FATF’e üye 39 ülkede bile standartların pratikte uygulanması ancak %43’e çıkıyor.

Finansal olmayan sektörler olarak emlakçılar, avukatlar ve muhasebeciler risk odaklı yaklaşımı uygulamakta oldukça başarısız 

Finansal kurumların, bankalar ve sigorta ve güvenlik firmalarının yarısından fazlası riskleri anlamakta oldukça iyidir. Ama hükümetler ve endüstri risk odaklı yaklaşımı uygulamakta başarısızdır. Daha kötüsü ise finansal olmayan sektörler olarak emlakçıların, avukatların ve muhasebecilerin çok daha başarısız olması ve riskleri anlamaktaki eksiklikleri nedeniyle kolaylıkla bir kurbana dönüşmeleridir.

Karşılık değerlendirme sürecini 11 yıldan 6 yıla indirdik ve artık FATF standartlarının etkin bir şekilde uygulanmasına odaklanacağız

100 saatlik video konferanslar yoluyla geçen mart ayında V’inci tur değerlendirmeleri için yeni sistemimizi kurduk. Bir iki sene içinde başlayacak bu değerlendirme süreci için değerlendirme döngüsü için ayrılan süreyi kısalttık. 205 ülkeyi değerlendirmek şu anda 11 yıl sürüyor. Bu süreyi 6 seneye indiriyoruz. Süreyi daha fazla kısaltamıyoruz çünkü ülkelerin AML (Kara paranın aklanmasının önlenmesi) / CFT (Terörizmin finansmanın önlenmesi) konusunda kendi yapmak zorunda işler için de vakte ihtiyacı var. Bir sonraki karşılıklı değerlendirme süreci 6 yıl olacaktır.

Artık FATF standartlarının etkin bir şekilde uygulanmasına odaklanacağız. Teknik uyum, ülkeler kendi yasal sistemlerinde uyumu gerçekleştirmişse ya da yeni bir standart getirmedikçe kontrol edilmeyecek. Artık standartlarının ne kadar etkin uygulandığına konsantre olacağız. 

Listeye alınmayan ancak eksikleri olan ülkeler her sene düzenli rapor verecek

Önemli bir değişiklik daha yaptık. Karşılıklı değerlendirme sürecinde başarısız olan ülkeleri listeye aldığımızı biliyorsunuz. Ve bu ülkelere yönelik bir aksiyon planımız oluyor ve bu ülkeleri bir an önce listeden çıkmaları için destekliyoruz. Listeye alınmamış ülkelerde de bazı eksiklikler görüyoruz. Bazen bu eksiklikler üzerine gitmeyi gerektirecek kadar ciddi olabiliyor. Bu ülkelere yönelik otomatik bir sistem getiriyoruz ki her sene bize rapor sunabilsinler. Eğer bu eksiklikleri çözmekte herhangi bir gelişme görmezsek, bu ülkeleri kamuoyuna açıklayacağız.

Şirketlerin gerçek faydalanıcılarının kimler olduğunun belirlenmesinde Avrupa öncülük ediyor ancak ABD, Japonya ve Kanada’da halen şirket kayıtlarında şeffaflık uygulanmıyor. Artık yeni bir standardımız var ve tüm ülkeler şirket kayıtlarında, gerçek faydalanıcıların kim olduğunu güncellemek ve şeffaf olmak zorundadır. Ve ülkelerin bu şeffaflığı etkin bir şekilde uygulaması gerekecektir. Bu yeni standardımızı tüm ülkeler uyguladığında, şeffaf şirket kayıtlarıyla dünya genelinde bir bağlantı kurabileceğiz. Çünkü sorun sınır ötesinde birçok düzeyde şirketin gerçek sahiplerinin gizlenmesinde yatmaktadır. Bu alandaki şeffaflığı sağlarsak bilgi alışverişi ile şirketlerin gerçek yararlanıcılarını bağlantılandıracağız. Bu mart ayında kabul ettiğimiz bir standarttır ve bu standardı önümüzdeki yıllarda uygulamaya başlayacağız.

Yılda 280 milyar yasa dışı ağaç kesimi, yasa dışı atık trafiği ile aklanıyor

Yeni fenomenler olarak iklim değişikliği ve sağ kanat terörizmi için ayrı çalışma grupları kurduk. Ve bu çalışmalar sonucunda çevreye karşı işlenen suçların ölçeğinin beklenmedik şekilde yüksek olduğunu gördük. Çevre suçlarının hükümetler ve özel sektör tarafından küçümsendiğini fark ettik. Yılda 280 milyar yasa dışı ağaç kesimi, yasa dışı atık trafiği ile aklanıyor. Kolluk kuvvetlerinin ve mali istihbarat birimlerinin bu suçları daha kolay belirlemesi için bir rapor hazırladık. 

Çevre suçlarında hükümetlere kara paranın aklanması ile mücadele eden otoritelerle işbirliği geliştirmelerini öneriyoruz. Şu anda hepsi kendi balonunda yaşıyor ve birbirleriyle iletişimleri yok. Bu nedenle Glasgow’daki İklim Değişikliği Konferansı’na gittim ve çevre suçlarının ölçeği hakkında bilgi verdim. Viyana’daki Birleşmiş Milletler Suç Ofisi çevre ajansları ile AML otoritelerinin koordinasyonunu sağlayacak.

Bazı ülkelerde sağ kanat terörizmi İslamcı terörizmden daha riskli hale gelmiştir

Sağ kanat terörizmi bazı ülkelerde birinci güvenlik sorunu haline gelmiştir. Hatta artık sağ kanat terörizmi İslamcı terörizmden daha risklidir. FATF, sağ kanat terörizmin finansal yapısını, aşırı sağ terör gruplarının sınır ötesi finansman yapısını inceleyen ilk uluslararası kuruluştur. Ve mali istihbarat birimleri ve kolluk kuvvetlerinin sağ kanat terörizminin para transferlerini daha kolay belirlemesine yönelik bir rapor hazırladık.

Ülkeleri blok zinciri üzerinden göndericileri ve alıcıları tanımlamalarına zorluyoruz

Ayrıca yasa dışı göçmen ticareti ile ilgili olarak da çalışıyoruz. Son bir yıldır ayrıca kara paranın aklanmasının ve terörizmin finansmanının dijital olarak transferi konusunda da çalışıyoruz. Dijital transformasyonda sanal varlıklar konusunda ilk uluslararası standartları koyan kuruluş olarak, ülkeleri blok zinciri üzerinden göndericileri ve alıcıları tanımlamalarına zorluyoruz. Ama aynı zamanda dijital araçların kara paranın aklanmasının ve terörizmin finansmanının önlenmesinde nasıl bize yardım sağlayacağı üzerine de düşünüyoruz. Bir yandan verileri korumalıyız ama bir yandan da bu verileri değiş tokuş edebilmeliyiz. Öteki türlü suçlular bu durumu kötüye kullanıyor. Finansal kurumlar bilgi alışverişinde bulunmadığı sürece kör noktalar oluşuyor.

Suçluların mal varlıklarına çok daha fazla el konulması gerekiyor

IMF’nin nisan ayındaki toplantısına katılan bakanlar 4 öncelik belirledi:
1.)    FATF’in karşılıklı değerlendirme sürecini güçlendirmek,
2.)    Küresel bazda eksiklikleri olan ülkelerde eksikliklerin giderilmesine çalışmak, 
3.)    Dijital transformasyondan kara paranın aklanması ve terörizmin finansmanı ile mücadelede nasıl yararlanılacağı üzerine odaklanmak,
4.)    Suçluların mal varlıklarına el konulmasını artırmak. Bugün %1 olan el koyma oranının kesinlikle yükselmesi gerekiyor.
Kaynak: IBF

Bu haberle ilgili herhangi başka bir bilgi ve/veya belgeye sahipseniz Mikro-Makro’ya iletisim@mikro-makro.net’den veya +90 533 852 60 63’den ulaşabilirsiniz.
:
share
Siteyi Telegram'da Paylaşın
Siteyi WhatsApp'ta Paylaşın
Siteyi Twitter'da Paylaşın
Siteyi Facebook'ta Paylaşın