Pek çok perakendeci, öngörülemeyen alışveriş alışkanlıkları ve uzun süreli karantinalarla 2020'yi geride bırakmanın heyecanını yaşıyor.
Çürük bir yılın ardından, 2021’in kayıpların üzerine ticari hayatın yeniden inşa edileceği bir yıl olması bekleniyor. Ancak COVID-19 aşısının herkese yapılmasının tüm yıla yayılması ve virüse karşı savunmasız kalabilecek birçok insanın olması tüketici davranışında yakın zamanda büyük değişikliğin olmayacağını gösteriyor.
Daha büyük olasılıkla 2021, 2020'de perakendeyi şekillendiren bazı temel trendlerin devamının yaşanacağı bir yıl olacak.
Bilinçli tüketicilikten fiziksel mağazanın yeniden canlanmasına kadar, 2021'de küresel ölçekte perakendeyi şekillendirecek olan temel trendleri Forbes dergisi sıraladı:
1- Bilinçli tüketicilik ön plana çıkıyor
Dünya nüfusunun giderek artan büyük bir kısmının daha az satın alıp daha iyi satın alma arzusunda olması yeni değil. Birkaç yıldır ve özellikle 2017'de yayınlanan, plastik kullanımının sonuçlarını irdeleyen İngiliz yapımı belgesel "Blue Planet 2 / Mavi Gezegen 2’den bu yana, tek kullanımlık ürünlere ve tek kullanımlık plastiğe yönelik tüketici tutumlarında büyük bir değişiklik yaşanıyor. Vahşi doğanın insan tarafından işgaliyle doğanın kirletilmesi pandeminin birincil nedeni olarak görüldüğü için salgın bu eğilimi hızlandırdı. Etik ve sürdürülebilir çevreye odaklanan işletmelerden satın alma eğiliminin 2021’de artacağı öngörülüyor.
2021’de bilinçli tüketiciyi kendilerine çekmek isteyen perakendeciler ve markalar sorumluluk sahibi kurumlar olduklarını göstermek zorunda olacak.
2- Yerel ürünlere ve yerel alışverişe ilgi artacak
Yerel alışveriş önemli olmaya devam ediyor 2020'nin beklenmedik en büyük pozitifliklerinden biri yerel alışveriş mekânlarının yeniden canlanması oldu. Müşterilerin daha büyük alışveriş merkezlerine gitmeye isteksiz olması nedeniyle, birçok küçük alışveriş bölgesindeki satışlarda artış sağladı. Yerel alışverişe eğilim 2021'de de devam edecek gibi görünüyor. İlginç bir şekilde, alışverişte etiğe önem veren tüketiciler genellikle yerel mağazaları da destekleme eğilimdedir. Bu da yerel alışverişe olan ilgiyi katlayacaktır.
Boston Consulting Group (BCG) Global Perakende Başkanı Chris Biggs ABD’de yerel ürünlere artan ilgiyi açıklarken, “Tüketicilerin % 41'inin gelecekte daha fazla yerel ürün satın alma niyetinde olduğunu gösteren araştırmamız, bağımsız perakendecilerin öne çıkmak için yerel cazibelerini kullanmaya odaklanması gerektiğini ortaya koyuyor. Yerel ürünleri pazarlamalı ve daha bilinçli tüketicilere hitap etmek için topluluk içindeki olumlu rollerini vurgulamalılar" diyor.
3- Karantina yorgunluğu fiziksel mağazalara geri dönüşü tetikleyecek
Tüketiciler alışveriş yapmak için kolaylık, rahatlık ve daha güvenli yollar ararken, çevrimiçi perakendenin 2020'de açık ara kazanan olarak ortaya çıktığına şüphe yok. Çevrimiçi olarak gerçekleşen alışveriş yüzdesi, karantinalar sırasında üçte birin üzerine çıktı ve belki de daha önce hiç çevrimiçi alışveriş yapmamış olan yeni müşterileri çevrimiçi alışverişle tanıştırdı.
İngiliz Perakende Konsorsiyumu Perakende İçgörüleri ve Analitiği Direktörü Kyle Monk “2020'de, zorunlu olmayan perakendenin karantinada kapatılması nedeniyle çevrimiçi alışverişe kayda değer bir geçiş görüldü. Çoğu kişi salgın sırasında ilk kez çevrimiçi alışverişle tanıştı ve bu alışkanlıkların kalıcı olması muhtemel" diyor. Ancak, çevrimiçi perakendede yaşanan ciddi büyümeye rağmen, insanlarda "karantina yorgunluğu" başladığı için müşterilerin fiziksel mağazaları ziyaret etmek için geri dönmek isteyecekleri öngörülüyor.
4- Teknoloji perakendeyi yeniden şekillendirmeye devam edecek
2021'de teknoloji, internette araştırma yapmak, arama yapmak ve ardından mağazadan satın almak isteyen müşteri profilini etkinleştirmeye devam edecek. Çevrimiçi ve çevrimdışı alışverişin iki ayrı eylem olmadığı, daha ziyade satın almadan önce çevrimiçi ve çevrimdışı arasında geçiş yapabilen bir müşteri yolculuğu olduğu konusunda giderek artan bir anlayış var.
NearSt yazılım şirketinin kurucu ortağı Nick Brackenbury bu süreçleri şöyle açıklıyor: “Pandemi, gerçek mekanda faaliyet gösteren birçok perakendeciyi çevrimiçi alışveriş hizmetlerini hızla denemeye yönlendirdi. Bence 2020'de gördüğümüz hızlı deney gerçekten işe yarayacak ve çevrimiçi dünyada alışveriş yapmak için çekici yollar yaratma eğilimi artacak. Google veya Facebook'ta yerel mağaza içi mevcudiyeti anında kontrol etme yeteneği sayesinde online alışveriş, mağazanın açılış saatlerini kontrol etmek kadar sıradan bir hale gelecek."
Başka bir deyişle, yeni teknoloji, çevrimiçi araştırma ve çevrimdışı satın alma arasında sorunsuz bir geçiş oluşturmaya yardımcı olacak. Bu, sosyal ticaretin artan popülaritesinde de görülebilir. Instagram ve Facebook, alışveriş yapanların sosyal medya uygulamalarında gezinmesine ve satın almasına olanak tanıyan daha fazla özellik sunuyor. Güçlü bir çevrimiçi varlığa sahip işletmeler, müşterilerle etkileşim kurmak ve onları memnun etmek için bu eğilimi kullanabilecek.
2021'de teknoloji geliştikçe perakendeciler müşterilerinin alışveriş deneyimini geliştirmek ve satın alma yolculuklarına uyum sağlamak için teknolojiyi nasıl kullanacaklarına odaklanacaklar. Yazılımcı Brackenbury'nin açıkladığı gibi: "Alışveriş yapanın gerçek mekânda faaliyet gösteren bir mağazadan alışveriş yapmasını kolaylaştırmakta teknoloji kesinlikle önemli bir rol oynuyor ancak nihayetinde mağazanın kendisi, çevrimiçi olarak alınamayacak ürünleri de düşünürek, ilgi çekici bir deneyim sunmak zorunda."
Dikkat: Her şey pespembe de olmayacak
Açık olan bir şey var, 2021 perakende sektörü için büyük bir değişim yılı olmaya devam edecek. Boston Consulting Group (BCG) Global Perakende Müdürü Chris Biggs,“İleriye baktığımızda, 2021 şüphesiz perakende için zorlu bir dönem olmaya devam edecek. Perakendeciler satışları artırmaya ve bu yeni gerçekliğe uyum sağlamaya yardımcı olacak yenilikçi yollar ararken yapay zeka ve kişiselleştirme gibi trendlerin önümüzdeki aylarda yükseleceğini tahmin ediyoruz” diyor.
Kaynak: Forbes
Yorumunuz