Dünya

Mustafa Kemal’in Milli Mücadele yolculuğu

19 Mayıs 1919’da başlayan Milli Mücadele süreci ve Atatürk’ün Samsun’a çıkışı... Bugün, Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı...

Emekli Tuğgeneral, tarihçi ve yazar Naim Babüroğlu, 19 Mayıs 1919’da başlayan Milli Mücadele sürecini ve Atatürk’ün Samsun’a çıkışını tüm boyutlarıyla kaleme aldı. Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nın kutlandığı bugün, Sözcü gazetesindeki yazısındaki anlatımıyla sürecin adım adım nasıl geliştiğini gözler önüne seriyor.

Çanakkale’den Samsun’a uzanan yol

Babüroğlu’na göre Mustafa Kemal’in tarih sahnesine asıl çıkışı, 25 Nisan 1915’te Çanakkale’de, Kemalyeri’nde başlar. Henüz 34 yaşındadır ve yarbay rütbesindedir. Tam dört yıl sonra, bu kez Bandırma Vapuru’nda, Samsun yolculuğundadır.

Mondros ve İstanbul’a dönüş

30 Ekim 1918’de, Osmanlı’yı tarih sahnesinden silen Mondros Ateşkes Antlaşması imzalanır. Bu sırada Mustafa Kemal, Suriye’de 7’nci Ordu Komutanı ve ardından Yıldırım Orduları Grup Komutanı olarak görev yapmaktadır. 7 Kasım 1918’de, Osmanlı Sarayı, Mondros şartları gereği Yıldırım Orduları’nın dağıtıldığını bildirir ve Mustafa Kemal Paşa'yı Savunma Bakanlığı emrine atar.

Ancak o, bu karara itiraz eder ve şöyle der:

“Ateşkes hükümleri kabul edilemez ve ben buna uymayacağım.”

Saray, bu itirazı dikkate almaz. Mustafa Kemal, 10 Kasım 1918’de Adana’dan İstanbul’a trenle hareket eder.

İşgal altındaki İstanbul

13 Kasım 1918 Çarşamba günü Haydarpaşa Garı’na ulaşır. İstanbul, o sırada fiilen işgal edilmektedir. Yaveri Cevat Abbas (Gürer) ve Rasim Ferit (Talay) ile birlikte Haydarpaşa’da işgal donanmasını saatlerce izler. Üç yıl önce Çanakkale’de yendiği düşman donanmasına çaresizce bakar. Öğleden sonra, küçük bir istimbotla karşı kıyıya geçerken tarihe geçen o meşhur sözleri söyler:

“Geldikleri gibi giderler…”

Şişli günleri ve kurtuluş planları

Mustafa Kemal, 184 gün boyunca İstanbul’dadır. 5.5 ayını Şişli’deki evinde geçirir. Babüroğlu’nun vurguladığı gibi bu dönem, vatanın kurtuluş reçetesinin yazıldığı, yeni Türk Devleti’nin planlandığı günlerdir. Ali Fuat Paşa, Kazım Karabekir Paşa, İsmet Bey, Rauf Bey, Refet Bey, Ali Fethi Bey gibi mücadele arkadaşlarıyla görüşür.

Bu sırada İstanbul hükümeti, işgalcilerin baskısıyla Samsun’da güvenliği sağlamak için birini görevlendirmeyi planlar. İçişleri Bakanı Mehmet Ali Bey, bu göreve Mustafa Kemal Paşa’nın gönderilmesini önerir. Sadrazam Damat Ferit ikna olur, padişah onaylar ve Paşa 9. Ordu Müfettişi olarak atanır.

Mustafa Kemal’in heyecanı

Paşa, aldığı bu yetkiyi şöyle anlatır:

“Bakanlıktan çıkarken dudaklarımı ısırdığımı hatırlıyorum. Kafes açılmıştı. Önümde geniş bir dünya vardı. Kanatlarını çırparak uçmaya hazırlanan bir kuş gibiydim...”

Kazım Paşa’ya: “Şu iki noktayı mutlaka ekle, onlar bana yeter. Birinci madde, Samsun’dan başlayarak, bütün Doğu vilayetlerindeki kuvvetlerin komutanı olabilmem ve bu kuvvetlerin bulunduğu vilayetler valilerine doğrudan emir verebilmemdir. İkincisi, bu bölge ile herhangi bir temasta bulunan askeri ve sivil makamlarla yazışmada bulunabilmeliyim” der.

Kazım (İnanç) Paşa, Mustafa Kemal’in arkadaşıdır. Görevlendirme Belgesi’nin alt bölümüne, bu maddeleri ekler. 

Vahdettin ve gerçekler

Babüroğlu yazısında tarihi çarpıtanlara dikkat çekiyor. “İstiklal Savaşı’nı başlatmak için, Mustafa Kemal’i Anadolu’ya Vahdettin gönderdi” iddialarına cevaben daha sonra Vahdettin'in, Mustafa Kemal’i Anadolu’ya Milli Mücadele’yi başlatsın diye göndermediğini, "Mustafa Kemal’i Anadolu’ya gönderen kabineye uydum" diyerek itiraf ettiğini hatırlatıyor.

Samsun’a hareket

16 Mayıs 1919’da, Mustafa Kemal Paşa, annesi ve kız kardeşiyle vedalaşarak İstanbul'da Galata Rıhtımı’ndan bir motorla Kızkulesi açıklarında bekleyen Bandırma Vapuru’na biner. Kendisi dahil 23 subay, 25 erbaş/er ile yola çıkar. Ülke o sırada dört bir yandan işgal altındadır:

İngiltere, Fransa, İtalya ve Yunanistan İstanbul’u,
İngilizler Fransızlarla birlikte ayrıca Çanakkale-Boğazı’nı,
İngilizler ayrıca Gaziantep, Urfa, Maraş, Samsun ve Merzifon'u,
Fransızlar ayrıca Adana, Mersin ve Dörtyol'u,
İtalyanlar ayrıca Antalya, Konya, Kuşadası, Marmaris, Bodrum, Fethiye, Afyon ve Burdur'u,
Yunanlar ayrıca İzmir'i işgal etmiştir.

Samsun’a varış

19 Mayıs 1919 Pazartesi günü, Mustafa Kemal Paşa Samsun’a ayak bastığında şehir İngiliz işgali altındadır. Babüroğlu, o günü Türkiye Cumhuriyeti’nin doğum sancılarının başladığı an olarak tanımlar. Mustafa Kemal, 38 yaşındadır.

İstanbul Hükümeti ile koptuğu an

Mustafa Kemal Paşa, 28 Mayıs 1919’da Havza Genelgesi’ni yayımlar. İzmir’in işgaline karşı ülke genelinde birleşik tepki gösterilmesini ister. Bunun üzerine İstanbul Hükümeti, Paşa’yı 8 Haziran’da geri çağırır. Ancak o, çağrıya uymaz.

Amasya Genelgesi ve İsyan

21-22 Haziran 1919’da Amasya Genelgesi yayımlanır.

“Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.”

Bu ifade, Padişah’a karşı açık bir isyan anlamına geliyordu. İstanbul Hükümeti, 23 Haziran’da Mustafa Kemal’i azleder ve emirlerinin tanınmamasını emreder. Sonrasında bir kez daha geri çağırır. Mustafa Kemal Paşa, 8-9 Temmuz gecesi, padişahın imzasıyla görevden alınmadan ordudan istifa eder. Artık bir sivil olarak mücadelesine devam eder.

Kaderi değiştiren kucaklaşma

Tam bu sırada Kazım Karabekir Paşa, subaylarıyla birlikte gelir ve şöyle der:

“Siz hâlâ komutanımsınız.”

Mustafa Kemal onu kucaklar. Babüroğlu, bu anı "tarihin akışını değiştiren kucaklaşma" olarak tanımlar.

İlk sivil elbise

Mazhar Müfit Kansu’nun anlatımıyla, askeri üniformasını artık kullanamayacak Mustaf Kemal için o zamanlar bir takım bulmak kolay değildi. Paşa’nın ilk sivil elbisesi, Erzurum Valisi’nin sıkılarak verdiği az kullanılmış jacketay takımı ve Kansu'da bulunan temiz bir fes olur. Mustafa Kemal böylece sivil mücadelesine de hazırlığını tamamlar.

Mustafa Kemal hakkında idam kararı ve yokluk içinde mücadele

11 Mayıs 1920’de, Mustafa Kemal hakkında idam kararı verilir ve 24 Mayıs’ta padişah tarafından onaylanır. Oysa bazıları hâlâ Vahdettin’in onu kurtuluş için gönderdiğini söylemeye devam eder. Oysa Vahdettin, önce geri çağırmış, sonra görevden almış, ardından idam cezası vermiştir.

Mücadele ise zorluklarla sürer. Mazhar Müfit Kansu’nun ifadesiyle, Anadolu'ya çıkan yollarını sadece 20 yumurta, bir okka peynir ve 10 ekmekle sürdürebilmişlerdir. Ama o yol, artık geri dönüşü olmayan bir yoldur.

Türk gençliğine emanet

Mustafa Kemal, bu yolculuğu kendi doğum günü olarak görmüş ve 19 Mayıs’ı Türk gençliğine armağan etmiştir. Nutuk’a şu cümleyle başlar:

“1919 yılı Mayıs’ının 19’uncu günü Samsun’a çıktım…”

Ve şu sözlerle bitirir:

“Bugün ulaştığımız sonuç, asırlardan beri çekilen millî felâketlerin yarattığı uyanıklığın eseri ve bu aziz vatanın her köşesini sulayan kanların bedelidir. Bu sonucu, Türk gençliğine emanet ediyorum.”

Kaynaklar: Sözcü, Fotoğraflar: Naim Babüroğlu X hesabı

: