Yazılar

Hükümeti kutlamak lazım

Bankaların yasal olmaması gereken transferleri yapabilmeleri ve masrafları şişirmeleri 'doğallaştığı'na göre, hükümetimizden reel sektörü desteklerken bankaların alacağı masraflara bir sınırlama koymasını talep etmek en doğal hakkımız…

Nakit paranın bir hayli deÄŸer kaybettiÄŸi bir dönemden geçiyoruz. Paraya dokunmak demek virüse önce parmağını, sonra aÄŸzını ve yutağını kaptırmak, ondan sonrası ise maalesef akciÄŸerlerini kaybetmek, hatta son nefesini verme riskini almak demek…

Pandemi yorgunları ve salgın maÄŸdurları olarak temassız ödeme yapmakta yarışıyoruz belki ama modern ekonomi tarihinde dünyada bu kadar çok nakdin dolaÅŸtığı bir dönem olmadı. 

Basılı parayı kışkışladıkça mübarek her taşın altından daha çok fışkırıyor. Ne var ki dolaşımdaki para hesaplarımıza uÄŸramıyor.

UÄŸramıyor çünkü dünya piyasalarında dolaÅŸan para karanlığı seviyor: Valizlerle, bazen bir Bitcoin'e yapılan yatırımla, bazen kaçakçılıkla, adını belki de ilk defa duyacağınız denizaşırı bir adanın mini bir bankasına varmak üzere sürekli gece seyahatleri yapıyor. 

Adamızın yarısından diÄŸer yarısına insan geçemezken sınırdan para usulca geçiyor, Gökhan Naim'i öldürenlerin elini kolunu sallaya sallaya geçtiÄŸi gibi! Hava ve deniz limanlarında neler döndüÄŸünü, elektronik ortamlarında hesabı verilmeyen ne kadar para transfer edildiÄŸini bilemediÄŸimiz, birinin ve ÅŸirketinin hesabı varken mahkeme huzurunda yok dedirtebilen bankaların olduÄŸu KKTC’miz ebediyen yaÅŸayacak elbette.

KKTC’de mehtaplı geceleri seven kara paranın romantik akÅŸam yemeklerinde toplam kaç kodamanın midesine yeni bir bonfile olarak indiÄŸini belki de hiç bilemeyeceÄŸiz. Siz muhtemelen en fazlasından tavuk kıymadan köfte yapabiliyorsunuz artık, kara paracılar, tefeciler, kaçakçılar ve uyuÅŸturucu baronları tavuk kıymasından haberli bile deÄŸilken… Kıbrıs köftesi gibi içine patates de rendelerseniz çocuklarınız bol köfteyle doyabilir, sizin gibi onlar da pahalı eti unutalı uzun zaman olmuÅŸtur muhtemelen. Vejetaryenlik bu aralar çok popüler, küresel ısınmayı da azaltıyor hem. Yoksa para, hiç deÄŸilse hayvan ölüsü yemeyi azaltarak iklim deÄŸiÅŸikliÄŸine dur diyebiliyorsunuz böylece. 

Hâl böyle iken hükümetin açıkladığı yeni ekonomik paketin reel sektörü ilgilendiren kısmı büyük sürpriz yarattı ve paketin bütünü olumlu bulundu. 

Kinaye yapmıyorum, ciddiyim. Alkışlanacak bir paketse, tebrik etmek erdemdendir. En azından bir ÅŸeyler yapmaya çalışıyorlar.

Pakete göre, daha önce açıklanan kredi paketinden yararlanmamış olanlar, % 15 faizle ilk yılı ödemesiz, 4 yıl vadeye kadar kredi kullanabilecek. Üstelik faiz destekli bu kredilerde 'sigorta ve ihtiyat sandığı borcu yoktur belgesi' aranmayacak.

Buraya kadar güzel de, mesela daha önce yüksek faizle ötelemek zorunda kaldığınız bir krediyi aldığınız banka size bu krediyi vermeyecek bilesiniz. % 25 faizle öteleyeceÄŸi kredi dururken devlet destekli krediyi % 15’le satar mı size; satmaz. O nedenle baÅŸka bir bankadan paket krediyi alıp yüksek faizli krediyi kapatmanız gerekecek. Dikkatinizi çekeyim, kapatacağınız kredi için bankanın alacağı kapatma ücretleri de kolaylıkla muÄŸlaklaÅŸabiliyor. Daha önemlisi damga pulu parası, vergiler ve evrak masrafları adı altında anaparanın ne kadarının masraflara kesileceÄŸine iliÅŸkin herhangi bir detay da pakette verilmedi. 

Evrak-kırtasiye parası nasıl üreyerek çoÄŸalan bir masrafsa, bankalar kendi hallerine bırakılırsa bu masraf anaparanın % 2’sine, hatta % 3’üne bile çıkartılabilir. Bankalar kırtasiye masraflarının içine müÅŸteri temsilcisinin emeÄŸini de kattıkları için evrak paraları her bankada deÄŸiÅŸebiliyor. Ä°ÅŸin içine emek girince, banka çalışanlarının maaÅŸlarını öderken deÄŸeri düÅŸürülmeye çalışan emek gücü, masraflarda yükseldikçe yükselebiliyor. Böyle olunca da 100 bin TL’lik kredinin % 1’i evrak masrafıysa 1.000 TL’si, % 2’si evrak masrafıysa 2.000 TL’si, banka % 3 isterse 3.000 TL’si bankanın kasasına ekstra olarak girebiliyor. Üzerine bir de pul parasıyla binde 5 vergiyi koyarsanız, en az 1.000 TL’yi de ayrıca banka kesecektir üstelik.

Hesaplarından kurtların, çıyanların, akreplerin ve en zehirlisinden gufilerin geçtiÄŸini bildiÄŸimiz, eskiden tefeci sonradan nasıl bankacı yapıldığı muamma bazı bankalar, bir Golden Retriever kadar uysal müÅŸterilerine altından kalkamayacakları yükleri bindirirken, kendi yüklerini hafifletiyor olabilirler. Yüke gelince kuÅŸ, uçmaya gelince deve olmaya bayılıyorlar doÄŸrusu. Bankalara sorarsanız düÅŸük faizle aldıkları mevduatı yüksek faizli kredi olarak satıyorlar ve baÅŸka türlü de kâr edemezler. Sorumlu oldukları mevduat sahipleri ve çalıştırdıkları personel var. Hesaplarından geçen ve transfer ücreti aldıkları kara paralardan kâr etmiyorlar mı peki? 

FinCEN Dosyaları araÅŸtırması, dünyanın en güçlü bankalarının kara para aklamanın bir parçası olduÄŸunu kanıtlarıyla sundu.

Anılan araÅŸtırmada, ÅŸüpheli havale raporları tek tek incelendi. Terör gruplarının, uyuÅŸturucu krallarının ve siyasal iktidar sahibi kleptokratların dünyanın hemen her köÅŸesinde 2 trilyon dolardan fazla ÅŸüpheli iÅŸlem yaptığı ve bankaların kara paranın aklanmasına yardımcı olduÄŸu belirlendi. 

Bankalar ÅŸüpheli transferleri ÅŸüpheli olduklarını bildikleri halde yapıyor, bu transferlerden havale ücretlerini alıyor ve sadece transfer ücretlerini aldıktan sonra ÅŸüpheli faaliyet raporlarını yetkili kurumlara gönderiyorlar. AraÅŸtırma pek çok ülkede devletlerin ve ilgili kurumlarının bankaları sıkıştırmakta nasıl baÅŸarısız olduÄŸunu ortaya koydu.

HSBC, Standard Chartered Bank ve Deutsche Bank gibi bankalar bu transferleri yapıyor madem, bizde pek meÅŸhur bazıları neler yapıyor, iÅŸin orasını KKTC Merkez Bankası kesinlikle biliyor olmalı…

Bankaların yasal olmaması gereken transferleri yapabilmeleri ve masrafları ÅŸiÅŸirmeleri 'doÄŸallaÅŸtığı'na göre, hükümetimizden reel sektörü desteklerken bankaların alacağı masraflara bir sınırlama koymasını talep etmek en doÄŸal hakkımız…

Can Sarvan’a cansarvan@mikro-makro.net’den doğrudan ulaşabilirsiniz.
:

Yorumunuz