Yazılar

Savcı yerine Özgürgün’e davet!

   Cumhuriyet Meclisi komitelerinden biri olan ve 24 Haziran 2019’da resmen kurulan ‘UBP Milletvekili Hüseyin Özgürgün'ün Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması İstemini İncelemek Üzere Oluşturulan Özel Komite’nin bugüne dek ilgili soruşturmayı yürüten Savcı’yı komite toplantısına davet etmediği görüşü hâkim. Komite’nin ilk iş olarak Savcı’yı toplantıya davet etmesi beklenmekteyken neden Savcı’ya böyle bir talep göndermediği bilinmiyor. Komite’nin UBP’li, CTP’li ve HP’li üyeleri Başsavcılığın Meclis’e gönderdiği Özgürgün dosyalarında hemfikir ki Savcı ile bir toplantı düzenlemeye ihtiyaç duymadı.
   Meclis İç Tüzüğü gereğince geçici ve özel komitelerin yapacağı davetlerin Meclis’in web sayfasında yayınlanması zorunlu. Böyle bir davetin yayınlanmamış olması Savcı’nın Komite’ye çağırılmadığını gösteriyor. Birkaç gün önce ise ilginç bir gelişme yaşandı: Hüseyin Özgürgün, 19 Eylül Perşembe günü, yani bugün, saat 10.30’da Komite toplantısına davet edildi. Savcı’dan görüş bile almayan Komite’nin Özgürgün’le ne konuşacağı tartışmaya neden olabilir. Komite’nin Meclis İç Tüzüğü’ne göre Özgürgün’ü toplantıya davet etme hakkı var mı var. Fakat Komite’nin Savcı’yı çağırmayıp Özgürgün’ü Komite’ye davet etmesi düşündürücü.
   Özgürgün’ün hakkındaki iddiaları kesin bir dille reddettiği ve hatta ‘komik’ bulduğu göz önünde bulundurulunca Komite’nin Özgürgün’den ne bilgi alacağı ayrıca merak konusu. Yoksa Özgürgün fikir değiştirdi ve Başsavcılığın hakkında hazırladığı dosyalardaki suçlamaları artık kabul mü ediyor? Veyahut Komite Başsavcılık ne derse desin önemsemiyor, bir de suçlamaları tümüyle reddeden Özgürgün’ü biz dinleyelim mi diyor?
   15 Aralık 2017’den bu yana tartışılan bir konuda, 13 bin TL’lik maaşından başka geliri olmadığını ısrarla beyan eden bir eski Başbakan’ın hesabında milyonlarca TL bulunduğu kanıtlanıyor ama Başsavcılığın talebiyle Polis 16 Şubat 2018’de başlattığı soruşturmayı birçok eksik evrak nedeniyle ancak 13 ay sonra, 20 Mart’ta tamamlıyor. Özgürgün’ün evine 1 Haziran 2019’da giden Polis eski Başbakan’ın dava tebligatını imzalamaktan kaçındığını not olarak düşüyor. 24 Haziran’da Özel Komite kuruluyor, o da sonunda çağıra çağıra 19 Eylül’de Özgürgün’ü Komite’ye çağırıyor!
   19 Ağustos 2019’da, UBP’li üye Yasemin Öztürk’ün başkanlığa, CTP’li üye Fazilet Özdenefe’nin başkan yardımcılığına seçilmesine karar verilen Komite’nin ilk toplantısında, alınan ikinci karar ise Komite çalışmalarına gizlilik getirilmesi olmuştu!
   26 Ağustos’da ikinci kez toplanan Komite’nin UBP’den Oğuzhan Hasipoğlu ve Yasemin Öztürk; CTP’den Fazilet Özdenefe gibi hukukçu üyeleri mevcutken niçin kendilerinden beklenen performansı ortaya koymadığı ise soru işaretleri doğuruyor. Meclis 1 Ekim’de açılıyor ve bilindiği üzere komiteler kurulduktan ve başkanları belirlendikten sonra 45 gün içinde raporlarını Meclis Genel Kurulu’na sunmak zorunda.
   Komite’nin görevi, milletvekilliği yapan eski bir Başbakan’a suç oluşturan bir eylem isnat edilmesindeki ciddiliğe ve dokunulmazlığın kaldırılması isteminin siyasi amaçlara dayanıp dayanmadığına karar vermek ve gerekçeli kararını Genel Kurul’a havale etmek.
   Komite salt çoğunlukla dokunulmazlığın kaldırılmasına karar verebilir veya dokunulmazlığın kaldırılmasının milletvekilliği/bakanlık sıfatının son bulduğu zamana ötelenmesini uygun görebilir. Komite’nin CTP’li ve HP’li toplam üye sayısının 4; UBP’nin üye sayısının 3 olduğu akılda tutulursa Komite’den Özgürgün’ün dokunulmazlığının kaldırılması kararının çıkması beklenilmelidir. Pek tabii CTP’den veya HP’den fire verilmezse…
   Öte yandan ‘değişim’i savunan bir UBP yönetimi var iktidarda ve Komite’nin iki UBP’li üyesinin adları Cumhurbaşkanlığı adaylığı için de geçiyor. Şayet UBP’li üyelerden Oğuzhan Hasipoğlu ve Ersan Saner Hüseyin Özgürgün lehine oy verirse, kendi partilerinde değişimin önünü tıkayan vekil konumuna düşecekler. Bu şartta iki vekilin toplum liderliğine olası adaylıkları tartışma yaratacak ve kamuoyu nezdinde güvenilirlikleri yarış başlamadan yitebilecek.
   İktidara gelen partilerin UBP’lileştiği defalarca görüldü. Toplumun beklentisi artık UBP’de değişimin başlamasıdır ve UBP temiz toplum hedefindeki içtenliğini halka ispat etmekle yükümlüdür.
 

Can Sarvan’a cansarvan@mikro-makro.net’den doğrudan ulaşabilirsiniz.
:

Yorumunuz